Tam olarak 109 derece 28 dakikalık birbirine bitişik altıgen şekiller yapmak söz konusu olduğunda, bu şekilleri belirtilen açıda, kusursuz olarak yapabilmek için çeşitli açı ölçerlere ve düzgünlüğü sağlayabilmek için cetvellere ihtiyaç vardır. Bir insan için bu şekilleri çizerken arada yanlışlık yapma ihtimali çok büyüktür. Ayrıca çeşitli düzeltmeler yapmak, gerekirse bazı altıgenleri baştan çizmek ve buna muhtemelen oldukça uzun bir vakit ayırmak gerekecektir. Şaşırtıcı olan, insan, akıllı ve şuurlu bir varlık olarak tüm bunlarla uğraşırken, aynı çalışmayı bal arılarının hiçbir açı ölçer veya cetvel kullanmadan hatasız ve aralıksız şekilde gerçekleştirmeleridir. Bal arıları, dünyanın her yerinde bu kusursuz açıyı kullanarak petekler yaparlar. Kovan etrafında yüzlerce arı bulunmasına rağmen bunların tek bir tanesinin bile hata yapması söz konusu değildir. Bu canlılar, peteklerini inşa ederken tam olarak 109 derece 28 dakika ve 70 derece 32 dakikalık iki açı kullanırlar. Hesapta en ufak bir sapma olmaz. Peteklerin uçlarını ise 13'er derece yükselterek inşa ederler. Bu önemlidir, çünkü bu eğim sayesinde bal, petekten dışarıya akmaz.
Bir peteğin yakınlarında dursanız oradan oraya uçuşan arılardan başka bir şey görmezsiniz. Oysa uçan her arı, taşıdığı balmumunu hangi açıyla peteğin neresine yapıştırması gerektiğini bilen üstün bir matematikçi gibi hareket eder. Bir arı, insandan daha iyi hesap yapabilme kabiliyetine sahip midir? Elbette arı ne matematik bilgisine ne de üstün yeteneklere sahiptir. Peki bu kusursuz peteği oluşturmayı tesadüfen mi öğrenmiştir? Kuşkusuz insanın sahip olmadığı bu yeteneğe, bir arının tesadüfen sahip olması mümkün değildir. Bu canlıları, üstün özellikleri ile birlikte meydana getiren, sonsuz kudret ve güç sahibi Yüce Allah'tır.