Evrim teorisi denildiği zaman insanların aklına farklı kavramlar gelebilir. Bazı insanlar -genelde materyalist çevrelerden kişiler- evrim teorisinin bilim tarafından ispatlanmış bir gerçek olduğunu sanırlar. Oysa gerçek bunun tam tersidir, bilimsel yüzlerce delil evrim teorisinin geçersizliğini gözler önüne sermiştir. Ancak yine de söz konusu insanlar evrim teorisini şiddetle savunur, bu teoriye karşıt her fikri şiddetle reddederler. İnanç sahibi insanların da bir bölümü materyalist telkin ve propagandalar sonucunda evrim teorisini bilimsel bir gerçek zannederler. Bu teori ile Allah'a iman arasında bir "orta yol" aramaya çalışırlar.
Oysa evrim teorisi ideolojik arka planı olan, ateizmi sağlamlaştırmak amacıyla ortaya atılmış ve materyalist düşünceye sahip çevreler tarafından şiddetle sahiplenilmiş din dışı bir düşüncedir. Ortaya atıldığından bu yana insanlığa çatışma, savaş ve dejenerasyondan başka bir şey getirmemiştir. Bu yazı dizisi evrim teorisiyle yaratılış gerçeği arasında ortak noktalar bulmaya, hatta Kuran'dan evrim teorisine delil getirmeye çalışan kişilere bir cevap niteliğindedir ve bu konudaki yanılgılar ele alınmaktadır.
5.Yanılgı: Kuran'a Göre Maymunlarla İnsanlar Arasında Soy Yakınlığı Olduğu Yanılgısı
Evrim teorisi tartışmaları sırasında bazı kimselerce yanlış yorumlanan ayetlerden biri de, Allah'ın geçmişte İsrailoğullarından bir grubu maymun kılmasıyla ilgilidir. Ayetler şöyledir:
" Andolsun, sizden (İsrailoğullarından) cumartesi (günü) yasağı çiğneyenleri elbette biliyorsunuz. İşte Biz, onlara: "Aşağılık maymunlar olun" dedik. Bunu, hem çağdaşlarına, hem sonra gelecek olanlara 'ibret verici bir ceza', takva sahipleri için de bir öğüt kıldık. " (Bakara Suresi, 65-66)
Ayetten evrim teorisine paralel bir mana çıkarılamayacağı aşikardır. Bunun birkaç ayrı sebebi vardır:
Bu durumda, baştan beri incelediğimiz hatalı mantık örgüsüyle hareket edildiğinde, ayette insanın yalnız maymunla değil domuzla arasında da bir evrimsel bağa işaret olduğu gibi gerçek dışı bir sonuca varılması gerekmektedir. Halbuki evrimcilerin dahi domuzla insan arasında böyle bir bağlantı olduğuna dair bir iddiaları yoktur.
Sonuç
Evrim teorisi gibi ideolojik anlam ifade eden ve İslam dininin gerçekleriyle çelişen bir teoriyi savunmak, inanç sahibi bir kişinin şiddetle kaçınması gereken bir yanılgıdır. Belki böyle bir tutumun nedeni, bu teorinin bugüne kadar insanlığa getirdiği belalardan, din ahlakına düşmanlık besleyen çevrelerin bu teoriyi sahiplendiğinden, bu teorinin yaratılış gerçeğini kesin olarak reddettiğinden habersiz olmak olabilir.
Bu durumdaki bir Müslümanın, hakkında bilgi sahibi olmadığı bu konunun peşinden gitmekten şiddetle sakınması şarttır. Çünkü bu, Allah'ın iman edenlere bir emridir. Kuran'da şu şekilde buyrulmaktadır:
" Hakkında bilgin olmayan şeyin ardına düşme; çünkü kulak, göz ve kalb, bunların hepsi ondan sorumludur.`` (İsra Suresi, 36)
Örnek Müslüman tavrı ise, bir konuyu samimiyetle araştırmak, öğrenmek ve ona göre davranmaktır:
"… İşte (Allah'a) teslim olanlar, artık onlar 'gerçeği ve doğruyu' araştırıp-bulanlardır. " (Cin Suresi, 14)
Müslüman evrimcilerin de yukarıdaki ayetlerde bildirilen emir gereği, evrim teorisi üzerinde dikkatle düşünüp, daha sonra kapsamlı bir araştırma yapmaları ve vicdanlarının sesini dinleyerek bu yanılgıdan uzaklaşmaları gerekir.