... Kim şükrederse, artık o kendisi için şükretmiştir, kim nankörlük ederse, gerçekten benim Rabbim Gani (hiçbir şeye ve kimseye ihtiyacı olmayan)dır, Kerim olandır. (Neml Suresi, 40)
Evreni en ince ayrıntısına kadar Allah yaratmış ve Kendi sıfatlarıyla şekillendirmiştir. Var olan herşey, O'ndandır. Tüm güzellikler, incelikler O'nun aklının tecellileridir. Diğer tüm varlıklar gibi insanlar da O'nun dilemesi ile yeryüzüne gelirler. Anne karnında bir çiğnem et parçası olan insan doğar, büyür, güzel bir yüze sahip olur ve böylece Allah'ın sanatını yansıtır. Nitekim ayetlerde insanın üstünlüğü şöyle bildirilmiştir:
Ey insan, 'üstün kerem sahibi' olan Rabbine karşı seni aldatıp-yanıltan nedir? Ki O, seni yarattı, 'sana bir düzen içinde biçim verdi' ve seni bir itidal üzere kıldı. Dilediği bir surette seni tertib etti. (İnfitar Suresi, 6-8)
Ancak bazı insanlar düşünebilme yeteneğine sahip oldukları halde, böyle mükemmel düzenlenmiş bir dünyaya nasıl geldiklerini, çevrelerindeki sayısız nimetin kim tarafından verildiğini düşünmezler. Kuran'da bu insanlar için şöyle denilmektedir:
Gerçek şu ki, insanın üzerinden, daha kendisi anılmaya değer bir şey değilken, uzun zamanlardan (dehr) bir süre (hin) gelip-geçti. Şüphesiz Biz insanı, karmaşık olan bir damla sudan yarattık. Onu deniyoruz. Bundan dolayı onu işiten ve gören yaptık. Biz ona yolu gösterdik; (artık o,) ya şükredici olur ya da nankör. (İnsan Suresi, 1-3)
Kendisine verilmiş olan yeteneğini kullanan ve görüp akleden bir insan ise; kim tarafından yaratıldığını, kendi başına elde etmeye asla güç yetiremeyeceği sayısız nimeti kimin verdiğini, algılama, düşünebilme, akledebilme kabiliyetlerine nasıl sahip olduğunu düşünür. Bunları düşünen insanın karşısına çıkan gerçek tektir: İnsanı var eden ve asla güç yetiremeyeceği üstün nimetleri ona bağışlayan, son derece cömert olan Allah'tır ve Rabbimiz Kuran'da insanlara şöyle buyurmaktadır:
Oku, Rabbin en büyük kerem sahibidir;
Ki O, kalemle (yazmayı) öğretendir.
Şüphesiz, dönüş yalnızca Rabbinedir. (Alak Suresi, 1-8)
Yukarıdaki ayetlerde de görüldüğü gibi kendisini yaratan 'en büyük kerem sahibi' Allah'a karşı insana düşen görev şükretmektir. Allah insana sayısız nimetler vermiş ve karşılık olarak da yalnızca Kendisine kulluk edilmesini, büyüklenilmemesini istemiştir. Bu Allah'ın samimi kullarının üzerinde taşıdığı ahlaktır. Onlar da dünyada gösterdikleri bu faziletli tavırlarının karşılığını ahirette daha üstünüyle alacaklardır.