" Ve insanların Allah'ın dinine dalga dalga girdiklerini gördüğünde, Hemen Rabbini hamd ile tesbih et ve O'ndan mağfiret dile. Çünkü O, tevbeleri çok kabul edendir." (Nasr Suresi, 2-3)
Yüce Rabbimiz Kuran ayetleriyle tüm insanlara, İslam dinini tüm dinlere üstün kılacağını ve Kuran ahlakını tüm dünyaya hakim kılacağını müjdelemiştir. Peygamberimiz (sav) ise hadislerinde, bu müjdeli olayın gerçekleşmesinde Allah'ın, Hz. Mehdi'yi vesile kılacağını haber vermiştir. Resul-ü Ekrem Efendimiz (sav), bu dönemde Müslümanların manevi lideri olacak olan Hz. Mehdi'nin, tüm insanlığın ve İslam dininin hayrına yönelik pek çok hizmeti olacağını ve çok önemli faaliyetler yürüteceğini bildirmiştir. Hz. Mehdi, Allah`ın izniyle, çeşitli hurafe, batıl inanç ve yanlış uygulamalarla aslından uzaklaştırılmış olan din ahlakını özüne döndürecek, Hz. İsa ile biraraya gelecek, yegane hak din olan İslam ahlakını yeryüzüne hakim kılacaktır. Güzel ahlakı ile Peygamberimiz (sav)'e benzetilen Hz. Mehdi, hadislerdeki bilgilere göre tüm insanların dünyada ve ahiretteki kurtuluşları için samimi çaba harcayacak, dünyada huzur, barış, bolluk ve bereketin oluşmasına vesile olacaktır.
Peygamberimiz (sav)'in hadislerinde bu şerefli ve üstün görevini yerine getirirken Hz. Mehdi'nin çevresinde çok az sayıda insan olacağı da haber verilmiştir. Ancak bu kadar sınırlı sayıda olmalarına rağmen, -Allah'ın izniyle- Hz. Mehdi vesilesiyle, İslam ahlakı dünya çapında hakim olacaktır. Elbette ki bu, Allah'ın bir mucizesidir. Allah Kuran'da "... İşte Allah, dilediğini yardımıyla destekler. Şüphesiz bunda, basiret sahipleri için gerçekten bir ibret vardır." (Al-i İmran Suresi, 13) buyurmuştur. Allah, İslam ahlakının tüm dünyaya hakim kılınmasını dilemiştir ve bu sonucu istediği şekilde yaratmaya da kadirdir. Nitekim günümüzde yaşanan gelişmeler Allah'ın izniyle bu sonucun çok yakın olduğunun bir müjdecisi niteliğindedir.
Dünya Çapında Yapılan Tüm Faaliyetler, Hz. Mehdi'ye ve İslam Ahlakının Hakimiyetine Hizmet Etmektedir
Peygamberimiz (sav)`in hadislerinde bildirildiği üzere, Hz. Mehdi'nin çevresinde ona yardım eden, destek olan çekirdek bir grup vardır. Önceki satırlarda da belirtildiği gibi, bu grubun sayısı oldukça azdır. Ancak Allah`ın dilemesiyle, İslam`ın gelişmesine, Kuran ahlakının yayılmasına yönelik çaba harcayan her insan, bilerek ya da bilmeyerek Hz. Mehdi'ye hizmet etmektedir. Dolayısıyla dünyada yapılan her faaliyet, aslında Hz. Mehdi'nin hizmetindedir. Bu yönde kitap hazırlayan, dergi ya da gazete çıkaran, yazı yazan, konferans veren her insan, istesin ya da istemesin Allah'ın takdiri üzere Hz. Mehdi'ye yardım etmekte, onu desteklemekte ve Hz. Mehdi'nin manevi önderliğinde İslam ahlakının hakimiyetine zemin hazırlamaktadır.
Kuşkusuz bu, Allah'ın salih kullarına olan vaadinin ve yardımının bir tecellisidir. Allah'ın takdirinin önüne geçebilecek yoktur. Allah, İslam ahlakının tüm yeryüzünde yerleşik kılınmasını dilemiştir; Allah'ın izniyle bu büyük vaad gerçekleşecektir. Kuran'da Allah'ın dilemesiyle müminlerin üstün geleceği şöyle bildirilmiştir:
"Onlara yardım ettik, böylece üstün gelenler oldular." (Saffat Suresi, 116)
Hz. Mehdi Aleyhinde Yapılan Tüm Faaliyetler de, Hz. Mehdi'nin Gelişine ve Yapacağı Çalışmalara Hizmet Etmektedir
İçinde bulunduğumuz asrın, ahir zaman alametlerinin art arda gerçekleştiği müjdeli bir dönem olması sebebiyle, tüm Müslüman alemi kutlu bir bekleyiş içindedir. Kuran ayetlerinde ölmediği ve yeryüzüne yeniden döneceği işaret edilen, Peygamberimiz (sav)'in hadislerinde ise çok detaylı olarak müjdelenen Hz. İsa'nın ikinci kez yeryüzüne gelişi heyecanla beklenmektedir. Aynı şekilde Peygamber Efendimiz (sav)`in tevatür derecesindeki hadislerinde, ismiyle, vasıflarıyla ve yapacağı işlerle ayrıntılı olarak tarif edilen Hz. Mehdi`nin ortaya çıkışı da tüm İslam aleminin beklediği tarihi bir olaydır.
Peygamberimiz (sav)`in Hz. İsa`nın ikinci kez yeryüzüne geleceğini ve Hz. Mehdi'nin çıkışını bildirdiği hadislerinden bazıları şöyledir:
Nefsim kudret elinde olan Allah`a yemin ederim ki, Meryem oğlu İsa`nın adalet sahibi olarak inmesi yakındır... (Ebu Hureyre r.a. / Buhari, Büyu 102, Mezalim 31, Enbiya 49; Müslim, İman 242 (155); Ebu Davud, Melahim 14 (4324); Tirmizi, Fiten 54 (2234))
Dünyanın ömründen sadece bir gün kalsa bile, Allah (c.c.) benim Ehl-i Beytimden bir adam gönderecektir. O dünyayı, (daha önce) zulümle olduğu gibi, adaletle dolduracaktır. (Sünen-i Ebu Davud Terceme ve şerhi cilt. 14, Şamil yayıncılık, K. el-Mehdi (35), s. 402)
Dünyanın ancak bir günlük ömrü kalmış olsa, onun (Hz. Mehdi`nin) başa geçmesi için Cenab-ı Allah o günü behemehal (nasıl olursa olsun, mutlaka) uzatır. (Enes b. Malik, "Sünen-i İbn-i Mace", c. 2, s. 519.)
Peygamberimiz (sav)'in hadislerinde yer alan bu müjdeler hakkında tüm Ehl-i Sünnet alimleri ittifak halindedirler. Peygamberimiz (sav)'in müjdelediği bu kutlu şahısların geleceği ve İslam ahlakını yeryüzüne hakim edeceği hakkında muteber İslam alimleri arasında hiçbir görüş ayrılığı yoktur. Dolayısıyla Hz. İsa ve Hz. Mehdi'nin gelişleri, örtbas ve tevil edilemeyecek kadar kesindir.