Sayın Adnan Oktar, yaptığı açıklamalar da Şii, Sünni, Vahabi tüm Müslümanların kardeş olduğunu birbirlerinin arkasında namaz kılabileceklerini, birbirlerini yardımcısı ve dostu olduğun ve İran'ın da Türkiye'nin liderliğinde Türk İslam Birliği'nin kurulmasını istediğini ifade etmiştir. Sayın Ahmedinejad da İstanbul ziyareti sırasında, Sünni bir imamın arkasında namaz kılmış ve bu uygulamasıyla Sünni'lerle Şii'lerin aralarında İslam kardeşliğinin, İslam bağının olduğunu; bir Şii'nin arkasında bir Sünni'nin, bir Sünni'nin arkasında bir Şii'nin namaz kılabileceği açıkça ortaya koymuştur. Sayın Mahmud Ahmedinejad'ın, Sayın Adnan Oktar'ın öncülüğünü yaptığı gibi, Türkiye'nin önderliğinde bir İslam Birliği'ne ve İslam kardeşliğine son derece sıcak baktığı anlaşılmaktadır. Bu gelişmenin ardından, İran'ın Türkiye'ye karşı sevgisini ve Türk İslam Birliğini ifade eden başka önemli gelişmeler de yaşanmıştır, bu güzel gelişmelerden biri de İran Üniversitelerinde Türk Dili okutulacak olmasıdır. Başkent TV, 13 Ocak 2009 Adnan Oktar: Üç kıtaya nizam vermiş ve bir tecrübesi var. Bir devlet tecrübesi var, imparatorluk tecrübesi var. Biz bu tecrübeyi yeniden ortaya çıkararak, Türk İslam Birliği’nin lideri olarak bütün bölgeyi yönetmeyi istiyoruz ve bunu herkes istiyor. Suriyeliler istiyor, Iraklılar istiyor, Mısır istiyor, İran istiyor, hatta Ermenistan istiyor, Azerbaycan istiyor, Türkistan istiyor, Doğu Türkistan istiyor, herkes istiyor. Yani Türk’ün adaletine, Türk’ün akılcılığına, fedakârlığına herkes güveniyor ve Türk askerleri bütün dünyada seviliyor. Dinsizi, imansızı, Müslümanı, kafiri hepsi seviyor. Associated Press of Pakistan, 6 Eylül 2008 Adnan Oktar: Benim daha önceki röportajlarımda mezhep ayırımının Müslümanlar arasında düşünülemeyeceğini belirttim. Dedim ki; Sünni bir imam arkasında bir Şii namaz kılabilir, Şii'nin arkasında Sünni kılabilir. Ayrıca Vahabiler de çok takva insanlardır, Caferiler çok takva insanlardır. Aleviler, Bektaşiler bunların hepsi bizim kardeşimizdir, dolayısıyla ayırım yapılmaz. Allah’ı seven, peygamberi seven herkes bizim kardeşimizdir. Bu ayırıma mutlaka son verilmesi gerekir demiştim. İran Cumhurbaşkanı Ahmedinejat Türkiye’ye geldi biliyorsunuz. Sultanahmet’te –bir Osmanlı camisidir bu- burada, -Osmanlıdan kalan bir camidir- Sünni bir imamın arkasında namaz kıldı ve dedi ki; bunun siyasi mesajı çok büyük dedi ve çok önemli olduğunu söyledi. Bu benim dediğimin işte uygulaması. Benim söylediğim konunun uygulamasıydı bu. Ve onun için Allah’a hamdolsun, çok büyük bir güzellik bu. Bu ne demektir? Eğer Sünni bir lider olursa, Türk İslam aleminin başına geçerse, biz İran olarak onlara uyacağız, ayırım yapmayacağız ve arkalarında namaz da kılacağız, sözlerini de dinleriz, yeter ki samimi bir birlik olsun. Bunun mesajını verdi. |
İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinecad, üniversitelerde Türk Dili ve Edebiyatı okutulacağını söyledi. Ahmedinecad, buradaki konuşmasında, "Türk Dili ve Edebiyatı'nın üniversitelerde okutulması için Kültür Şurasında karar aldıklarını ve bunun bir süre önce tebliğ edildiğini" belirtti ve Türkçeyi İran kültürünün bir sermayesi olarak nitelendirdi. İran Cumhurbaşkanı, Türkçe'nin her bakımdan mükemmel bir dil olduğunu, İran ve İslam kültürü için önem arz ettiğini söyledi. Türkçe'de az kelimeyle çok ve derin anlamlar ifade edildiğini kaydeden Ahmedinecad, bu özelliğiyle Türkçenin birçok dilden üstün olduğunu belirtti. |