Her yıl Ramazan ayında, katılımımla gerçekleşen geleneksel A9 TV iftar ziyafeti, barış ve birliktelik adına bu yıl yine İstanbul'da Çırağan Sarayı Balo Salonu'nda gerçekleştirildi. Düzenlediğimiz geleneksel iftar daveti her yıl, gösterişli ikramları ve konukları ile gündem olmakta; birbirinden farklı din, kültür ve etnisiteden insanları bir araya getirme ve insanlar arasında birlik ve beraberliği güçlendirme misyonlarıyla dikkat çekmektedir. Bu seneki iftar daveti de aynı şekilde farklı dinleri, farklı mezhepleri, farklı görüşteki grupları bir araya getiren; sanatçıları, siyasetçileri, din adamlarını, akademisyenleri, diplomatları, her kesimden basını aynı ortamda buluşturan özel bir davet olmuştur.
8 Haziran 2017 akşamında gerçekleştirilen ve yaklaşık 750 kişinin katıldığı iftar davetinde yine, geçmişte olduğu gibi birbirinden değerli konuklar vardı. Bu özel davete, davetlim olarak İsrail ve Amerika'dan gelen Musevi ve Hristiyan din adamları teşrif ettiler. Aynı şekilde Türkiye Süryani Cemiyeti, Ermeni Cemaati, Rum Ortodoks Cemaati ve Katolik Kilisesi'nin değerli mensupları konuklar arasındaydılar. Müslüman tarikat ehlinden Caferi, Alevi ve Bektaşi camialarının kıymetli isimleri, Nakşibendi, Kadiri tarikatları, Nur talebeleri, Milli Görüş Camiası, Hüda Par camiası da olmak üzere muhafazakar kesimin değerli isimleri iftarın katılımcılarındandılar. Bakanlar, milletvekilleri ve farklı kanatlardan çeşitli partileri temsil eden saygın politikacılar, yabancı ülkelerin Türkiye Başkonsolosları ve diplomatlar, aynı zamanda profesörler davete katılanlar arasındaydılar. Çeşitli işadamları ve mason camiasından saygın isimlerin katıldığı davette çok sayıda sanatçı da bulunmaktaydı. İftar davetinde hem Türk hem de yabancı basından da oldukça fazla temsilci bulunuyordu.
İftar davetine renk katan en güzel jestlerden biri, Likud Partisi milletvekili Haham Yehuda Glick'in şahsıma göndermiş olduğu görüntülü Ramazan mesajıydı. Sevgili ve kadim dostum Haham Glick sözlerine, "Çok sevgili dostum, çok değerli Sayın Adnan Oktar, tüm dinlere saygının, her insana sevgiyle yaklaşmanın ve Allah'ın ahlakının dünyaya yayılmasının önderi" şeklinde oldukça içten sözlerle başlıyor ve şöyle devam ediyordu: "Allah'ın seçip kutlu kıldığı barış şehri Kudüs'ten sizlere sesleniyorum... Allah'ın mescit kıldığı Tapınak Tepesi tüm milletleri bir araya getirecek, orada kalpler Bir ve Tek olan Allah'a bağlanacaktır. Kudüs'ten sizin Ramazan ayınızı kutluyorum. Barış şehri Kudüs'ten Şalom." Tapınak Tepesi, tüm milletleri barış şemsiyesi altında bir araya getirecektir. Allah'ın izniyle, dostum Yehuda Glick'in de söylediği gibi dünyanın barış ile buluştuğu o dönemde tüm güzel insanlarla Tapınak Tepesi'nde buluşacağız.
Yine özel misafirim olarak İstanbul'da bulunan Amerika'dan Mason Rahip Todd William Kissam ve İsrail'den Haham Abraham Sherman ve Haham Jeffrey Seidel iftara teşrif ettiler. Rahip Todd William Kissam, iftar öncesinde katıldığı A9 TV'deki canlı yayın programımda Bizi bir araya getirenin Allah'a olan sevgimiz olduğunu bizimle görüşmesi ile şahit olduğu samimiyetin, hikmetin, sevgin kendisini derinden etkilediğini belirtti İsrail Üst Hahamlık Mahkemesinde 32 sene görev yapmış emekli Mahkeme Başkanı haham Abraham Sherman ise, canlı yayınıma misafir oldu ve Nefret etmemenin, bencil olmamanın önemi üzerinde durarak bunlar Allah'ın hepimize emri olduğunu, Allah'ın hepimizin kutsal kitabında barışı emrettiğini söyledi.
Gece yarısına kadar süren ziyafet sonrasında özel davetlilerimden biri olan İsrail ILTV Kanalı program yapımcısı Natasha Kirtchuk, canlı yayınım sırasında benimle özel bir röportaj yaptı. İftardaki çeşitlilik, seçkinlik, uyum ve sevgi ortamından oldukça etkilendiğini belirten Kirtchuk, aynı masada bir haham, bir rahip ve bir imamın oturup birbirleriyle oldukça iyi geçinmelerini gerçekten müthiş bir ayrıcalık ve olağanüstü bir olay olarak nitelendirdi. Bu şekilde insanların zihinlerin değişeceğini umduğunu söyleyerek düzenlemiş olduğumuz toplantının çok önemli olduğunu ve gelecekte de devam ettirilmesi gerektiğini söyledi.
Kendisine rahiplerin, hahamların ve imamların aynı ortamda, aynı sofrada davet edilmelerinin Peygamberimiz Hz. Muhammed (sav)'den gelen bir gelenek olduğunu ve bu görüntüyü görünce bağnaz insanların doğal olarak geri adım attıklarını söyledim. İsrail-Türkiye ilişkilerinin nasıl bir yol alacağı yönündeki soruya cevaben ise Türkiye ve İsrail'in daima bir arada hareket edeceklerini, ittifaklarını daha da güçleneceğini, bunun böyle olması gerektiğini, buna mecbur olduklarını söyledim. Natasha'nın dünyada bazı kesimlerdeki yanlış Musevi ve İsrail algısı nasıl değişeceğine dair sorusuna ise bunun çaba ve telkinle mümkün olacağını, örneğin Türkiye'de yaptığımız bu tip toplantılar ve ısrarlı anlatımlarımızın Musevilere yönelik yanlış bakış açısını büyük ölçüde değiştirdiğini ifade ettim. Natasha'nın "dünyanın her yerinden misafirinizi ağırladığınız bir iftar davetine sahiplik yapmak nasıl bir duygu?" sorusuna ise iftarda tüm katılımcıların yüzlerinde yüksek bir sevgi düzeyi olduğunu, mükemmel bir atmosfer bulunduğunu, insanların yüzlerindeki sevgiyi görmenin mutluluk verici olduğunu söyledim. Çünkü kainatın yaratılma amacı sevgidir.
Umarım bu ve bunun gibi pek çok davet, insanların barışa bir adım daha yaklaşmalarına ve birlik ve beraberliğin mümkün olduğuna inanmalarına vesile olacaktır. Dünyadaki tüm yanlış algıları kaldırmak ve nefreti tümüyle yok etmek adına bu yöndeki çabalarım devam edecektir. Dünyanın her kesiminden, her inançtan her görüşten insanın mutluluk içinde bir araya geldiği ortamları oluşturmayı ve teşvik etmeyi sürdüreceğim. Allah'ın izniyle dünya, iyilerin ittifakı ile yakın bir zamanda barış yurdu haline gelecektir.
Adnan Oktar'ın Jerusalem Post & Jefferson Corner'da yayınlanan makalesi:
http://www.jeffersoncorner.com/traditional-a9-tv-iftar-banquet-a-place-where-different-ideas-meet/