Rah­me­ti kul­la­rı üze­rin­de sı­nır­sız olan Rab­bi­miz, tüm in­san­la­ra dün­ya ha­ya­tın­da lü­tuf­ta bu­lu­nan, on­la­rı esir­ge­yen ve ba­ğış­la­yan­dır. Al­lah bu aye­tiy­le er­kek ya da ka­dın tüm ha­yat­la­rı­nı Ken­di­si'nin ra­zı ola­ca­ğı şe­kil­de ge­çi­ren, kor­kup sa­kı­nan, Ku­ran hü­küm­le­ri­ni ek­sik­siz­ce uy­gu­la­yan ve din ah­la­kı­nın ya­yıl­ma­sı için ge­ce gün­düz fik­ri bir mü­ca­de­le ser­gi­le­yen sa­lih kul­la­rı­na, hem dün­ya­da hem de ahi­ret­te çok gü­zel bir ha­yat müj­de­le­mek­te­dir. Mü­min­ler da­ha dün­ya­day­ken cen­net ben­ze­ri hu­zur­lu bir ya­şam ile şe­ref­len­di­ri­lir­ler. Ha­ya­tı­nı, ahi­re­ti esas ala­rak dü­zen­le­yen her du­rum­da din ah­la­kı­na gö­re ya­şa­yan bir in­san as­lın­da dün­ya­da da ola­bi­le­cek en gü­zel ve ra­hat ya­şa­mı sür­dü­rür. Çün­kü ken­di ya­ra­tı­lı­şı­na en uy­gun olan ya­şam tar­zı bu­dur. Mü­min­ler de, Al­lah'ın üzer­le­rin­de­ki rah­me­ti­ni ve ko­ru­ma­sı­nı kav­ra­dık­la­rı ve din ah­la­kı­nı ya­şa­dık­la­rı için, dün­ya ha­ya­tı­nın her anın­dan zevk alır­lar. Yü­ce Al­lah, Ken­di­si'ne yö­ne­len, O'nun kul­la­rı için se­çip be­ğen­di­ği ah­la­kı ya­şa­yan her mü­mi­ni ger­çek mut­lu­lu­ğa ulaş­tı­rır. Al­lah, mü­min­le­rin sa­mi­mi, ka­tık­sız ola­rak ahi­ret yur­du­nu dü­şü­nen ah­lak­la­rı­na kar­şı­lık ola­rak on­la­rı da­ima rı­zık­lan­dı­rır, gü­zel ve te­miz ni­met­ler için­de ya­şa­tır. Bu ni­met­ler ise iman eden­le­rin Al­lah'a şük­re­dip O'nu an­ma­la­rı­na ve­si­le olur.

Bu dün­ya­da sa­lih olan, iyi­lik ya­pan in­san­lar, kı­sa­cık bir ömür­de yap­tık­la­rı iyi­lik­le­re kar­şı ise ahi­ret­te son­suz bir gü­zel­lik­le kar­şı­lık gö­re­cek­ler­dir. El­bet­te cen­net eş­siz ih­ti­şa­mıy­la, gü­zel­lik­le­riy­le ve son­suz ni­met­le­riy­le Rab­bi­miz'in kul­la­rı­na çok bü­yük bir mü­ka­fa­tı­dır. Rab­bi­miz'in kul­la­rı­na olan ih­sa­nı­nın, rah­me­ti­nin ve sev­gi­si­nin çok önem­li bir te­cel­li­si­dir.