Evrim teorisi, ortaya atıldığı tarihten bu yana çok yönlü propaganda yöntemleriyle insanlara telkin edilmiş, bunun neticesinde de konuyu araştırma imkanı olmayan kesimler tarafından geniş kabul görmüştür. Ancak günümüz bilimsel gelişmeleri karşısında evrim teorisi, tüm dayanaklarını yitirmiştir.
Bilimsel yayınları takip eden bir insan, evrim teorisinin büyük bir çıkmaz içinde olduğunu açıkça görebilir. Yapılan bütün araştırmalar, canlıların tesadüfler sonucunda meydana geldikleri yönündeki iddiaları tamamen geçersiz kılmıştır. Nitekim pek çok evrimci de artık, Darwinizm'in canlılığın oluşumunu açıklamasının mümkün olmadığını açıkça itiraf etmektedir. Evrimciler geçmişteki teknolojinin ilkel olmasından istifade ederek toplumları -adeta bir büyü- gibi onlarca yıl aldatmayı başarmışlardı. Ancak başta ülkemiz olmak üzere tüm dünyada son 20 yıldır Darwinizm'e karşı çok kapsamlı bir ilmi mücadele verilmektedir. Bu mücadelenin vesile olmasıyla insanlarımız evrimcilerin aldatmacaları konusunda bilinçlenmiş, etrafımızı saran yaratılış delilleri hakkında bilgi sahibi olmuşlardır. Bu ilmi mücadele, dünya çapında da etkisini göstermektedir. Nitekim yakın dönemde yaşanan gelişmeleri biraraya getirdiğimizde dünyada son derece önemli değişikliklerin meydana geldiğini gözlemleyebiliriz. Özellikle son haftalarda yerli ve yabancı basında ardı ardına çıkan bazı haberler bu değişimi açıkça ortaya koymaktadır. Çeşitli kamuoyu araştırmalarının sonuçları, dünya genelinde çok kuvvetli bir yaratılışçılık akımının var olduğunu ortaya koymuş ve bu durum evrimcileri büyük bir telaşa düşürmüştür. Elde edilen istatistikler insanların artık evrime inanmadıklarını göstermektedir. Bununla birlikte pek çok ünlü bilim adamının, tüm canlılığın yaratılmış olduğunu kabul ederek Allah'a yönelmeleri, evrim teorisinin yolun sonuna geldiğini ve günden güne taraftarlarının sayısının azaldığını gösteren çarpıcı bir başka gelişme olmuştur. Bu değişime vesile olan faktörler arasında uzmanlarca dikkat çekilen ortak nokta ise evrim teorisinin geçersizliğini ortaya koyan bilimsel çalışmaların kalitesi, çeşitliliği ve yaygınlığı olmuştur.
Evrim Karşıtları, Avrupa`da Da Artıyor
Nature`ın 23 Kasım 2006 tarihli sayısında " Evrim Karşıtları Avrupa`da Profillerini Yükseltiyorlar" başlıklı özel bir haber yayınlandı. Haberde İtalya, Almanya, Polonya, Fransa ve İngiltere gibi Avrupa ülkelerindeki okulların müfredatlarında evrim ve yaratılış konularının ne şekilde yer aldığı ele alınıyordu. Haberde Bilim Araştırma Vakfı`nın Türkiye`deki çalışmalarına da yer verilmişti:
"...Hareketin en güçlü olduğu yer Avrupa Birliği`ne girmeye hazırlanan Türkiye`dir... Ana yaratılışçı organizasyon, Bilim Araştırma Vakfı, önde gelen Amerikan yaratılışçıları konferans vermeleri için sık sık Türkiye`ye davet etmekte..."
Haberde ayrıca, Almanya`daki bazı okullarda Yaratılış gerçeğinin öğretilmesinden kaynaklanan tartışmaya ve İtalyan Milli Eğitim Bakanı Letizia Moratti`nin isteğiyle evrim teorisinin ortaöğretim müfredatından çıkarılmasının ardından yaşananlara yer verilmiş. Rusya`daki yaratılış gerçeğini savunan grupların yürüttükleri araştırmalardan da örnekler verilen haberde, özellikle İngiltere`de yaratılışı savunan kişilerin sayısının hızla arttığı belirtilmektedir:
"Evrim hakkında yaygın olarak ders vermiş olan, Londra Üniversitesi Koleji`nden egenetikçi Steve Jones, yaratılışçı grupların artan etkilerinden endişelenenlerden birisi. ``Evrimle ilgili olarak geçen 20 yılda 100 binden fazla İngiliz okul öğrencisinin önünde konuştum, ancak bu zaman zarfında, bana yaratılışçılıkla ilgili hiç soru sorulmadı. Ancak geçen birkaç yıldır, nereye gitsem bu sorularla karşılaşıyorum. "
Jones, haberin sonunda Avrupa ülkelerinde evrim teorisinin hiçbir zaman ABD`deki gibi güç kaybetmeyeceğine, her zaman evrimin güçlü kalacağına inandığını, ancak Türkiye için aynı duyguları taşımadığını dile getirmektedir.
Yaratılış Müzeleri Ve Yaratılışçılığın Yükselişi
Dünyanın en önde gelen bilim merkezlerinden biri olan Harvard Üniversitesi de "dünyada yaratılışçılığın giderek güçlendiği ve bunun küresel merkezinin de Bilim Araştırma Vakfı`nın çalışmaları olduğu" saptamasında bulunuyor. "The Creationists, from Scientific Creationism to Intelligent Design" (Yaratılışçılar, Bilimsel Yaratılışçılıktan Akıllı Tasarıma) isimli kitabın yeni baskısında BAV`ın yaratılış gerçeğini anlatan çalışmalarına özel bir bölüm ayrılmış. Üniversiteye ait bir sitede yer alan ``Yaratılış Müzeleri ve Küresel Yaratılışçılığın Yükselişi`` başlıklı haberde, söz konusu kitapta geçen bölüm şu ifadelerle özetleniyor:
Alışılmadık bir olay son zamanlarda sürekli önümüze çıkıyor: Yaratılış Müzesi. Amerika'nın ilk yaratılış müzesi bu baharda Kentucky eyaletinin Petersburg kentinde açılacak. 26.4 milyon dolarlık tesis, robot dinozorlar ve özel efektlerle dolu son teknoloji bir tiyatroya sahip olmakla övünecek. Tüm bunların amacı ise ziyaretçilere Allah'ın dünyayı tam olarak Kutsal Kitap'ta anlatıldığı şekilde yarattığını öğretmek.Ancak bu sadece ABD'yle de sınırlı değil. Türkiye çapında küçük yaratılışçı müzelerin açıldığı bir kampanyanın da gösterdiği üzere, bugünlerde herşey gibi yaratılışçılık da küreselleşiyor. (İstanbul'da bir kebap restoranında yer alan tipik bir örneği ziyaretçileri Charles Darwin'in kanlar damlayan bir portresiyle karşılıyor).
Matt Mossman, Seed dergisinde şöyle yazmış:
"Bilim Araştırma Vakfı (BAV) en son kampanyasında, Türkiye'nin her yanındaki alışveriş merkezlerinde, restorantlarda ve kamu binalarında 80'in üzerinde müze açtı. Bu müzeler, fosillerle, posterlerle ve istekli gönüllülerle dolu. Adnan Oktar'ın arkadaşları, yoldan geçenleri Evrim'in biyolojinin kompleksliğini açıklamaya yetmediği ve Allah kelamına aykırı olduğu konusunda bilgilendirme gibi yöntemler kullanıyorlar. " Bilim Araştırma Vakfı, web sitelerinde de sergilendiği gibi son derece gelişmiş bir operasyonu yürütüyor. Mossman'a göre sitede, internetten indirilebilen hazır PowerPoint sunumları ve öğrencilerin evrim aşığı öğretmenlerini sıkıştıracakları sorular da yer almakta. ABD ve Türkiye'nin ötesinde, İngiltere'de ve özellikle güçlü göründükleri Avustralya'da yaratılışçı haraketler olması küresel bir eğilime işaret ediyor.
Bilim dünyasının önemli dergisi ``Nature``, yayınladığı özel raporda yaratılış hareketinin en güçlü olduğu ülkenin Türkiye olduğuna dikkat çekti. (Nature, 23 Kasım 2006)