Discover dergisinin internet sitesinde, Jim Holt imzalı 27 Haziran 2008 tarihli ve “Laughter May Outlive Humans—and Even Numbers” (Kahkaha İnsanlardan Daha Uzun Yaşayabilir-Hatta Sayılar Bile-) başlıklı bir makale yayınlandı. Makalede, insanın sözde evrimsel gelecekte muhtemelen ortadan kalkabileceği, buna rağmen insanın kahkaha ve sayı sayma özelliklerinin, evrimcilerin daha sonra ortaya çıkacağını varsaydığıhayali evrimsel türlerde devam edebileceği öne sürülüyordu.
Discover dergisinin internet sitesinde, Jim Holt imzalı 27 Haziran 2008 tarihli ve “Laughter May Outlive Humans—and Even Numbers” (Kahkaha İnsanlardan Daha Uzun Yaşayabilir-Hatta Sayılar Bile-) başlıklı bir makale yayınlandı. Makalede, insanın sözde evrimsel gelecekte muhtemelen ortadan kalkabileceği, buna rağmen insanın kahkaha ve sayı sayma özelliklerinin, evrimcilerin daha sonra ortaya çıkacağını varsaydığıhayali evrimsel türlerde devam edebileceği öne sürülüyordu. Bazı istatistiksel yöntemlere dayandırılmaya çalışılan bu tahminle birlikte, bilindik Darwinist yöntem bir kez daha kullanılmış, insanın şempanzelerle günümüzden 5 ila 7 milyon yıl önce ortak bir atadan ayrıldığı öne sürülmüştü.
Ancak bu tamamen hayalgücü ve önyargıya dayalı bir iddiadır. Gerçekte fosil kayıtlarında insan ve şempanze soylarını zaman içinde geriye doğru izlemeyi mümkün kılarak hayali bir ortak atada buluşan serilerden eser bulunmamaktadır. Darwinistlerin bu iddiayı haklı çıkarabilmek için hayali “ortak ataya” doğru giden sayısız ara form gösterebilmeleri gerekmektedir. Fakat Darwinistler, hiçbir canlı için sunamadıkları gibi, insanın hayali evrimi için de tek bir tane bile ara form sunamamaktadırlar. Darwinistler yine demagoji ile ortaya çıkmışlardır. Laf karmaşasından başka ortaya koyabilecekleri bilimsel hiçbir dayanakları yoktur.
Görüldüğü gibi Holt’un bir gerçek gibi göstermeye çalıştığı insanın ve şempanzenin evrimi senaryoları fosil kanıtlarla desteklenmemektedir. İnsanın hayali soyağacında araformlar olarak gösterilmeye çalışılan türler, belirgin morfolojik farklılıklarla birbirlerinden ayrılmaktadırlar. Bu canlılar, açık ve net özellikleriyle, ya insan ya da maymundurlar. Bunların arasında bir özellik sergilememektedirler. Australopithecus türleri, şempenzeye benzeyen soyu tükenmiş bir maymun kategorisi iken; Homo erectus’tan itibaren Homo sapiens’e kadar olan tüm fosiller de tümüyle dik yürüyen ve günümüz insanının iskeletine sahip, hiçbir ilkel özellik barındırmayan insanlara aittir.
(daha detaylı bilgi için bkz. http://www.darwinizminsonu.com/insanin_kokeni.html)
Eğer Holt, evrimci önyargılarını bir yana bırakıp kanıtları objektif bir şekilde incelerse öne sürdüğü insanın evrimi senaryosunun hayal ürünü bir yanılgı olduğunu görebilecektir. İnsan ve şempanze tesadüfi bir süreçte türeyerek ortaya çıkmamış, Allah’ın “OL” emriyle kusurca yaratılmışlardır.