Darwinistler, ortamda bütün gerekli nükleotidlerin bulunduğunu, bunların aralarında bağlanması için gereken bütün kompleks moleküllerin ve bağlayıcı enzimlerin hepsinin hazır olduğunu farz etsek bile, bu nükleotidlerin istenen sırada dizilmesi ihtimalinin 41000'de bir, diğer bir ifadeyle, 10600'de bir (yani matematikte sıfır) ihtimal olduğunu düşünmezler.
Darwinistler, hücrenin içinde; enerjiyi üreten santraller; yaşam için zorunlu olan enzim ve hormonları üreten fabrikalar; üretilecek bütün ürünlerle ilgili bilgilerin kayıtlı bulunduğu bir bilgi bankası; bir bölgeden diğerine hammaddeleri ve ürünleri nakleden kompleks taşıma sistemleri, boru hatları; dışarıdan gelen hammaddeleri işe yarayacak parçalara ayrıştıran gelişmiş laboratuvar ve rafineriler olmadan çalışamayacağını, dolayısıyla hücrenin tesadüflere yer vermeyecek mükemmellikte bir yaratılış harikası olduğunu düşünmezler.
Darwinistler canlılığın mutasyonlar sonucunda evrimleştiğini iddia ederken mutasyonların %99'unun canlılara zarar verdiğini düşünmezler.
MIT'de (Massachusetts Institude of Technology), Elektrik Mühendisliği Fakültesi Profesörü Murray Eden, 'Neo-Darwinist Evrimin Bilimsel Teori Olarak Yetersizliği' başlıklı makalesinde, adaptasyon amaçlı bir değişimi meydana getirmek için altı mutasyon gerekiyorsa, bunun tesadüf eseri ancak bir milyar yılda bir gerçekleşeceğini, eğer iki düzine gen dahil olacaksa, bu durumda Dünya`nın yaşından daha uzun bir sürenin, daha doğrusu 10,000,000,000 (on milyar) yıla ihtiyaç olacağını göstermiştir. (İngiliz bilim yazarı Gordon Rattray Taylor)
Darwinistler canlılığın kör tesadüfler sonucu oluştuğunu iddia ederken ortalama büyüklükteki bir protein molekülünün tesadüfen oluşma ihtimalinin 10300'de bir ihtimal olduğunu düşünmezler.
Darwinistler işlev gören bir proteinin tesadüfen oluşması için ise 10950'de bir ihtimal gerektiğini hiç düşünmezler.