Allah (cc) Kuran'da, razı olduğu takva sahibi kullarının, Kendisi'ni çok sevmelerinin yanında, Kendisi'nden güçlerinin yettiği kadar korkup sakındıklarını bildirmektedir. Allah'ı (cc) tüm sıfatlarıyla tanıyan, O'nun büyüklüğünü gereği gibi takdir edebilen, akıl ve vicdan sahibi her insan, Allah'tan (cc) gücü yettiğince korkup sakınır. Allah (cc), Kendisi'nden korkup sakınan kullarına doğru ile yanlışı birbirinden ayırt edebilme yeteneği verir; Allah'ın (cc) sınırlarına eksiksiz olarak uymaları, daima vicdanlarına göre hareket etmeleri için onlara güç kazandırır. Allah (cc), iman edenler üzerindeki bu nimetini Kuran'da şöyle bildirir:
"Ey iman edenler, Allah'tan korkup-sakınırsanız, size doğruyu yanlıştan ayıran bir nur ve anlayış (furkan) verir, kötülüklerinizi örter ve sizi bağışlar. Allah büyük fazl sahibidir." (Enfal Suresi, 29)
Örneğin, Allah'tan (cc) korkup sakınan bir kişi asla yalan söylemez. Çıkarları zedelense de, Allah'ın (cc) rızasını kazanamamaktan ve O'nun kendisine verebileceği karşılıktan korkup sakınır ve dürüst davranır. Bir anlık bir gaflet sonucunda yanlış bir şey söylese bile, hemen günahından dolayı Allah'a (cc) tevbe eder ve hatasını düzeltir. Bunun gibi, bir insanın, çok büyük bir ihtiyaç içindeyken bile, haram yollardan para kazanmaya asla yanaşmaması da, yine onun Allah (cc) korkusundandır.
Allah (cc) korkusu olmayan insanların kendilerine göre sınırları vardır; o sınıra kadar dürüst ve doğru olsa bile, bir yerden sonra nefislerine göre hareket ederler. Allah'tan (cc) korkup sakınan bir insan ise, ne kadar zor durumda kalırsa kalsın, hiçbir zaman için Allah'ın (cc) razı olmayacağını düşündüğü bir yolu seçmez. Bir zorlukla karşılaştığında Allah'a (cc) dayanıp güvenir, kendisine bir çıkış yolu göstermesi için Rabbimiz'e dua eder ve tevekkül eder.
Allah (cc), kullarını seven, onlar için güzellik dileyen, onları bağışlayan, merhamet eden, onlara yardım eden ve karşılıksız olarak lütufta bulunandır. Müşrikler ve inkar edenler ise Allah'ın (cc) rahmetinden uzak tutulmuşlardır.
Rabbimiz'in sonsuz gücünü ve ahiretteki sonsuz azabı gereği gibi takdir edebilen bir insan, hayatının her anında, yaptığı her işte Allah'tan (cc) içi titreyerek korkar. Bu korkusundan dolayı Rabbimiz'in razı olmayacağı bir tavır içerisine girmekten titizlikle kaçınır. Ancak bir yandan da, Allah'a (cc) samimi bir sevgi ve sadakatle bağlanmış olmasından dolayı, Allah'ın (cc), hatalarını bağışlayıp tevbelerini kabul etmesini, Allah'ın (cc) rızasını kazanmak için gösterdiği ciddi çaba nedeniyle kendisini cennetiyle mükafatlandırmasını umar.