Bilindiği üzere, Peygamberimiz (sav)`in hadis-i şeriflerinde detaylı olarak bildirilen ahir zaman (kıyamet öncesindeki son dönem) özelliklerine göre iki dönemden oluşmaktadır. Bu kutlu zamanın ilk dönemi bozulmaların, dejenerasyonun, felaketlerin, çatışmaların, savaşların, yoklukların yaşanacağı bir dönemdir. Ahir zamanın ikinci dönemi ise, Hz. İsa`nın tekrar yeryüzüne gelişi ve Hz. Mehdi`nin ortaya çıkışıyla birlikte, yeryüzüne barışın, huzurun, özgürlüğün hakim olduğu, bolluğun ve bereketin yaşandığı, insanların her açıdan memnun oldukları güzelliklerle dolu bir dönemdir. Dolayısıyla, ahir zamanı bir bütün olarak düşünmek, Peygamber Efendimiz (sav)`in müjdesi olarak, öncesinde felaketlerin, sonrasında ise güzelliklerin yaşanacağını bilmek gerekir. Ahir zamandan bahsederken yalnızca bu dönemin alametleri olan zorlukları, darlıkları, felaketleri anmak, ancak tüm bu karanlıkların aydınlığa döneceğinden hiç bahsetmemek yanlış olur. Zira Rabbimiz`in de Kuran-ı Kerim`de buyurduğu gibi, ``Her zorlukla birlikte bir kolaylık vardır.`` (İnşirah Suresi, 5) Ahir zamanda da, Allah`ın izniyle, darlıklar bolluklara, zorluklar kolaylıklara dönecek, tüm sıkıntılar çözüme kavuşacaktır.
Altınçağ ve İslam Ahlakının Hakimiyeti
Ahir zamanda fitnelerin ve bozulmaların yaşanacağı pek çok kaynakta yer alan bir gerçektir. Günümüzde yaşanan pek çok olay, hadislerde verilen bilgilerle hayranlık uyandırıcı şekilde benzerlik göstermekte, bu gelişmeler ahir zamanın yaşanmakta olduğuna işaret etmektedir.
Peygamberimiz (sav)`in verdiği bilgilere göre, alametlerin belirmesinin ardından iman edenler için kutlu ve mübarek yeni bir dönem başlayacaktır. Asr-ı Saadet dönemini andıran özelliklere sahip olan bu dönemde, Hz. Mehdi zuhur edecek, İslam ahlakı tüm dünyaya Allah`ın izniyle hakim olacak ve ``Altınçağ`` olarak adlandırılan mükemmel bir dönem yaşanacaktır.
Peygamberimiz (sav)`in İslam ahlakının dünyaya hakim olacağı dönemi tasvir ederken cennet benzeri özelliklerle anlatması bu devreye ``Altınçağ`` isminin verilmesine neden olmuştur. Hadislerde haber verildiğine göre, her çeşit ürün ve mal bolluğu, emniyet, güven ve adaletin temini, huzur ve saadet, her türlü teknolojik gelişmenin insanların rahatı, konforu, neşesi ve huzuru için kullanılması, ihtiyaç içinde olan kimsenin kalmaması, isteyene istediğinden sayılmadan, kat kat fazlasıyla verilmesi, bu devrin başlıca özelliklerindendir.
``... Dini, Peygamberin (sav) zamanında olduğu gibi aynen uygulayacak. Yeryüzünde mezhepleri kaldıracak. Halis hakiki dinden başka hiçbir mezhep kalmayacak.`` (Muhammed B. Resul El Hüseyin El Berzenci, Kıyamet Alametleri, s.186-187) hadisinde buyrulduğu gibi, Hz. Mehdi`nin liderliğinde Altınçağ'da gerçek din ahlakı yaşanacaktır. Nitekim, bu dönemin tüm insanların hoşnut olacağı bir zaman olmasının temel nedenlerinden biri de gerçek Kuran ahlakının ve sünnetin eksiksiz olarak yaşanacak olmasıdır.
Teknolojik gelişmeler ahir zamanın bu devresinde doruğa ulaşacak, insanlar teknolojinin bütün nimetlerinden alabildiğine faydalanacaklardır. Tıpta, tarımda, iletişimde, sanayi teknolojisinde, ulaşımda çok büyük gelişmeler yaşanacak, sürekli yeni buluşlar yapılacaktır. Her yeni buluş bir başkasına öncülük edecek, gelişmeler çok büyük bir hız kazanacaktır. Sanatta çok büyük ilerlemeler kaydedilecek, müzikte, resimde birbirinden güzel eserler ortaya çıkacak, Allah`a olan imanın insanlara verdiği geniş ufuk ve derin düşünce, tüm sanat dallarına öncülük edecektir. İnsanların Altınçağ`da hayatlarındaki memnuniyetleri için bir hadiste ``zamanın nasıl geçtiğinin farkına varmayacaklar, bu güzelliklerden daha fazla yararlanmak için Allah`tan ömürlerinin uzatılmasını isteyeceklerdir" ifadesi geçmektedir. Hadislerde bildirilen bu dönemin diğer bazı özelliklerini şöyle sıralayabiliriz:
Hz. Mehdi döneminde görülmemiş bir bolluk olacaktır:
… Yeryüzü içindeki hazineleri dışarıya fırlatacaktır. (El-Kavlu`l Muhtasar Fi Alamatil Mehdiyy-il Muntazar, s. 45)
…Arz, içerisinde gizlediği bütün zenginliklerini, altından ve gümüşten sütunlar halinde dışarı atacak. (Ölüm-Kıyamet-Ahiret ve Ahir Zzaman Alametleri, s. 464)
Hz. Mehdi`nin cömertliği:
Mehdi insanlara malı ve eşyayı dağıtırken, saymadan bol bol verecektir. (El-Kavlu`l Muhtasar Fi Alamatil Mehdiyy-il Muntazar, s. 24)
Hz. Mehdi dönemindeki adalet:
Mehdi bendendir, yeryüzü zulüm ve işkence ile dolduğu gibi onu doğruluk ve adaletle doldurur. (Sünen-i Ebu Davud, s. 5/93)
Hz. Mehdi döneminde yeryüzü güvenlikli olacaktır:
Yeryüzü emniyetle dolacak ve hatta birkaç kadın, yanlarında hiç erkek olmaksızın, rahatlıkla, Hacca gidecektir. (El-Kavlu`l Muhtasar Fi Alamatil Mehdiyy-il Muntazar, s. 23)
Hz. Mehdi dönemine duyulan özlem:
Ben Mehdi`ye yetişene kadar ölmeyeyim istedim. Zira onun döneminde iyi insanların iyiliği artar, kötülere karşı bile iyilik yapılır. (Kitab-ül Burhan Fi Alamet-il Mehdiyy il Ahir Zaman, s. 17)
… Küçükler ``keşke ben büyük olsaydım``, büyükler de ``keşke ben küçük olsaydım`` diye temenni ederler... İyi insanların iyiliği artar, kötülere karşı bile iyilik yapılır. (Kitab-ül Burhan Fi Alamet-il Mehdiyy il Ahir Zaman, s. 17)
Hz. Mehdi herkes tarafından çok sevilecektir:
Mehdi zuhur eder, herkes sadece ondan konuşur, onun sevgisini içer ve ondan başka bir şeyden bahsetmezler. (Kitab-ül Burhan Fi Alamet-il Mehdiyy il Ahir Zaman, s. 33)
Onun hilafetinden yer ve gök ehli, hatta havadaki kuşlar bile razı olacaktır. (El-Kavlu`l Muhtasar Fi Alamet-il Mehdiyy-il Muntazar, s. 29)
Sonuç
Ahir zaman, tüm iman edenlerin büyük şevk ve heyecan duyacakları çok önemli olayların yaşandığı bir dönemdir. Bu döneme şahitlik edecek Müslümanlar için bu, çok güzel bir nimettir. Dolayısıyla samimi olarak inananların bu nimetin bilincinde olmaları, Allah`ın bu lütfu nedeniyle sevinç duymaları son derece önemlidir.