... Bir vechi (sebebi) şudur ki: SİHİR VE MANYETİZMA VE İSPİRTİZMA GİBİ İSTİDRACI HARİKALARIYLA (hipnoz ve ruhlarla bağlantı tarzındaki sahte mucizeleriyle) KENDİNİ MUHAFAZA EDEN VE HERKESİ TESHİR EDEN (büyüleyen, aldatan) O DEHŞETLİ DECCAL’İ (fikren) yok edebilecek, mesleğini değiştirecek; ANCAK HARİKA VE MU'CİZATLI VE UMUMUN MAKBULÜ (mucizeleri olan ve herkesin kabul ettiği) BİR ZAT OLABİLİR Kİ O ZAT en ziyade alakadar ve ekser insanların (insanların çoğunluğunun) Peygamberi olan HAZRET-İ İSA ALEYHİSSELAM'DIR.(Şualar, Beşinci Şua, On Üçüncü Mesele, s. 493)
...HAZRET-İ İSA ALEYHİSSELAM, İsevilik şahs-ı manevisini temsil ederek dinsizliğin şahs-ı manevisini temsil eden DECCAL'İ (fikren) YOK EDER... (Mektubat, Birinci Mektup, s. 6)
Bediüzzaman bu sözleriyle, Peygamberimiz (sav)'in hadisleri doğrultusunda, “Deccal'i fikren etkisiz hale getirip, onun fitnesini dünya üzerinden kaldırabilecek kişinin, yalnızca Hz. İsa (a.s.) olduğunu” belirtmektedir. Hz. İsa (a.s.) ve Hz. Mehdi (a.s.)'ın, hak dine karşı mücadele verecek olan Deccal’i yenilgiye uğratacaklarını ve onun kurmuş olduğu sapkın sisteme son vereceklerini belirtmiştir. Hz. Mehdi (a.s.), tüm insanları Allah’ın Kuran’da bildirdiği hak dini yaşamaya davet edecek, Deccal’in ve onun inkara dayalı sisteminin ortadan kalkmasıyla birlikte, insanlar akın akın din ahlakını yaşamaya yöneleceklerdir. Yeryüzünde Kuran ahlakı hakim olacak ve bu şekilde tüm insanlık barış ve esenliğe kavuşacaktır.
Ancak bunların hiçbiri Bediüzzaman döneminde yaşanmamıştır. Önceki satırlarda da belirtildiği gibi Bediüzzaman, Hz. İsa (a.s.)'ın ikinci kez yeryüzüne gelişine şahit olmamış ve onunla birlikte Deccal'e karşı mücadele vererek Deccal’in fikren yenilgiye uğramasına vesile olmamıştır. Bediüzzaman tüm ömrünü Kuran ahlakının tebliğine adamış ve yaşadığı çok büyük hizmetler yapmıştır. Ancak Hz. İsa (a.s.) ve Hz. Mehdi (a.s.)'ın gerçekleştireceği bu durum, Bediüzzaman döneminde yaşanmamıştır. Nitekim Bediüzzaman da, Hz. İsa (a.s.) ve Hz. Mehdi (a.s.)'ın Deccal le olan bu mücadelesini anlatarak kendisinin Ahir Zaman'da beklenen ‘Büyük Mehdi' olamayacağını açıkça ifade etmiştir.
SONUÇ
Bediüzzaman'ın Hz. İsa (a.s.) ve Hz. Mehdi (a.s.) ile ilgili sözlerinden yalnızca bir kısmınının incelenmesi dahi, Hz. Mehdi (a.s.)'ın yapacağı vazifelerin Bediüzzaman tarafından gerçekleştirilmemiş olduğunu açıkça ortaya koymaktadır.
Bediüzzaman eserlerinde Hz. İsa (a.s.) ve Hz. Mehdi (a.s.)'ın gelişinden, Deccal ile olan ilmi mücadelelerinden ve Hz. Mehdi (a.s.)'ın gerçekleştireceği bazı görevlerden detaylı olarak bahsetmiştir. Bediüzzaman bu anlatımlarıyla kendisine ‘Mehdilik’ iddiasıyla yaklaşan kimselere “Mehdi olmadığını ve neden olamayacağını” yaptığı sayfalar dolusu izahlarla açıklamıştır. Hz. Mehdi (a.s.)'ın seyyid olduğunu, tüm dünyaya manen hakim olacağını, İslam Birliği'ni sağlayacağını, Hıristiyan dünyasıyla ittifak yapacağını, Hz. İsa (a.s.) ile birlikte namaz kılacaklarını, Deccal'i yenilgiye uğratacağını ve Kuran ahlakını tüm dünyada yerleşik kılacağını ayrıntılı olarak anlatmıştır.
Tüm bu bilgiler, Hz. Mehdi (a.s.)'ın yerine getireceği görevlerin, Bediüzzaman tarafından gerçekleştirilmemiş olduğunu açıkça ispatlamaktadır. Buna rağmen aksini savunmak son derece yanlış bir yaklaşımdır. Bediüzzaman'ın bizzat kendisi, 'Mehdi' olmadığını ve Hz. Mehdi (a.s.)'ın özelliklerini taşımadığını binlerce harften, yüzlerce cümleden oluşan ifadeleriyle açıkça ifade etmişken, bunların doğru olmadığını ve aslında tam tersini söylemek istediğini öne sürmek büyük bir yanılgıdır.
Bediüzzaman'ın eserleri samimiyetle incelendiğinde, Ahir Zaman'ın bu büyük müjdelerinin Bediüzzaman döneminde gerçekleşmediği ve Hz. İsa (a.s.) ve Hz. Mehdi (a.s.)'ın gelişinin içerisinde bulunduğumuz bu yüzyılda gerçekleşeceği çok açık bir şekilde görülebilecektir.
İçerisinde bulunduğumuz bu yüzyıl, yani Hicri 1400’lü bu yıllar, Allah'ın izniyle ‘Mehdi Çağı’dır. Bu gerçeği gören tüm Müslümanların birbirlerini bu önemli gelişmeyle müjdelemeleri; inananları bu yönde şevklendirip hazırlamaları ve birlik olup Hz. Mehdi (a.s.)'ın yardımcılarından olmaya gayret etmeleri gerekmektedir. İnşaAllah Allah'ın Kuran'da vadettiği gibi, İslam ahlakı çok kısa bir dönem içerisinde dünyaya hakim olacak, yaşadığımız bu yüzyıl, Müslümanların asırlardır bekledikleri, ‘Asrı Saadet’ten sonraki en güzel dönem olan ‘Altın Çağ’ olacaktır.
'Bediüzzaman kendisinin 'Ahir zamanın büyük Mehdisi' olmadığını delilleriyle birlikte açıklamıştır' makalesine geri dönmek için tıklayın <<<<<<