Adnan Oktar: Büyük Ortadoğu Projesi yoktur, Büyük Osmanlı Projesi vardır. Büyük Türk-İslam Birliği Projesi vardır. İslam alemi birleşecek. Bütün Türklük alemi, İslam alemi birleşip çok büyük bir süper devlet yapacaklar. Bu devlet Amerika’nın da lehine olacak, İngilizlerin de lehine olacak, Rusların da lehine olacak ve bütün dünyanın lehine olacak. Dünyaya barış, kardeşlik ve huzur getirecek bir sistem olacak. Ve dolayısıyla Amerika’yı da kurtarmış bir sistem olacak bu.
Timetürk, 24 Temmuz 2008
Timetürk: Öyle bir durum söz konusu. Şimdi biz şeye geçelim, oradan tekrar Büyük Ortadoğu Projesi var çok önemli bir konu. Bunun bu bağlamda Amerika’nın İran’a saldırma meselesi var. Ama bunların hepsinin altında sizce ne var, yani bir masonik bağlantı ya da İsrail’in bu tür bağlantıları var mı? Yani Ortadoğu sorununun altında bu mu yatıyor?
Adnan Oktar:Büyük Ortadoğu Projesini Müslümanlar Büyük Osmanlı Projesine çevirecekler inşaAllah. Olay bu. Onlar ortaya şöyle bir kitlevi yapı meydana getiriyorlar, bir hamur veyahut bir alçı, yahut çimento diyelim. Bu sadece şekillendirilecek…
Timetürk, 17 Ekim 2009
İsrailli profesör Zeevi, Yediot Ahronot’taki makalesinde, Arap ülkelerine yakınlanmaşta olan Türkiye’yi kastederek “Yeni Osmanlılara hazır olun” dedi. Türkiye ayrıca son senelerde Kafkas ülkeleri ve doğusunda yer alan Türkçe konuşan halklarla ilişkilerini yeniden başlattı. Türkiye eskiden beri ve hala da oralarda nüfuzu olduğu düşüncesiyle Kafkas bölgesine özel bir ilgi göstermektedir. Türkçe konuşan halklarla - Azeriler, Özbekler, Tacikler ve diğerleri - ilişkisi genişletilmiş milli mefhumunun bir parçasıydı. Ancak bu ilişkiler Sovyetler Birliği'nin tüm bölgeye hakim olduğu Soğuk Savaş döneminde neredeyse tamamen kesildi. Demir perde düşünce ise ilişkiler yeniden gelişmeye başladı ve Türkiye bölgenin diplomatik ve iktisadi faaliyetlerinin merkez noktası haline geldi. Tüm bu gelişmeler Türkiye'yi konumunu yeniden değerlendirmeye ve bölgesel büyük bir devlete dönüşme arzusuna itti. Orada yeni bir Osmanlı'dan ve Türkiye'nin, geçen yüzlerce sene boyunca yaptığı gibi bölgeye barışı getirmek için çabaların sürdürülmesi adına omuzlarına yüklediği görevden bahsediliyor.