Sayın Adnan Oktar son dönemde Irak’ta meydana gelen kargaşada Türkmenlerin de silahlanması konusunda “zıtlaşmada sorunların meydana geleceği, en güzel davranışın anlaşmaya varmak olduğu” yorumunda bulunmuştu. Nitekim Sayın Davutoğlu da Barzani unsurlarının Kerkük’e girmesine tepki gösteren Irak-Türkmen cephesinin lideri Erşad Salihi ile bir görüşme yaparak “Kürtlerle iyi geçinmek sizin çıkarınıza” görüşünü iletmiştir. 19 Haziran 2014, A9 TV ADNAN OKTAR: Türkmenlerin de yaptığı hataya bak! Ne çatışırsın kardeşim ne gerek var? Belli ki yenileceksin. Çünkü Kuran’a göre bu uygun değil. Bir kere karşındaki Müslüman senin, zaten öyle bir şeye giremezsin. “Müslümanlar arasında fitne çıktığında evinizde olun” diyor Peygamberimiz (sav). “Oklarınızı, yaylarınızı kırın” diyor, yani silah bırakmayın. Gir evinde otur, adam ne yapıyorsa yapsın. Ne oturup çatışırsın? Peygamberimiz (sav) de Mekke müşrikleriyle anlaşma yapıyor. Bakıyor sayıca güçlü müşrikler, anlaşma yapıyor. “Biz size dokunmayız, siz de bize dokunmayın” diyor, bu kadar. Usulü budur bunun. 16 Haziran 2014, A9 TV (Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu twitter hesabından Türkiye’nin Telafer-Sincan arasındaki Türkmenlere barınma, gıda ve tıbbi ihtiyaç için harekete geçtiğini duyurdu.) ADNAN OKTAR: Telafer’e dönsünler öyle bir şey olmaz. Adamlarla konuşup anlaşsınlar. “Biz size ilişmeyeceğiz. Siz de bize ilişmeyin.” Bu kadar. Laf-söz anlamaz bir halleri yok benim gördüğüm. Zıtlaşmada anormallik meydana gelir. Zıtlaşma olmadıktan sonra, “Biz elhamdülillah Müslümanız. İmanlıyız. Sizlerle de alıp veremediğimiz yok. Burada oturacağız biz.” Bu kadar. “Bizim size bir kötülüğümüz olmaz.” O garantiyi verdikten sonra tamam adamların senle alıp veremediği olmaz. Ama buna rağmen yaparsa o ayrı. O zaman Allah vermesin. 15 Haziran 2014, A9 TV (“Ne demek Türkmenler IŞİD’le savaşmasın?” İzleyici mailine cevaben) ADNAN OKTAR: Savaşsın demek intihar demek. Savaşsın dersen kırıp geçirirler hepsini. Bir tane kardeşimiz kalmaz. Kuvvet bakımından da üstünler, alet, edavat teknik her yönden üstünler. Stratejik yönden üstünler. Çembere almış seni. Senin en güzel yapacağın şey müsalahaya gitmek, anlaşmaya gitmek. Diyeceksin: “Arkadaş bize dokunma, biz de size dokunmayalım.” Bu kadar. Müsalaha, barış nedir? Neden o zaman Lozan anlaşmasını yaptın? O anda fitneyi durdurmak... "Ben sana bir şey yapmayacağım, sen de bize ilişme." dersin. Bunda bir şey yok. Öbür türlü pisi pisine çoluğu çocuğu şehit ettireceksin. Ama adam diyordur ki: "Sen ne yaparsan yap ben seni yok edeceğim." O zaman farz-ı ayn olur. Kendini korursun. Kendini korursun derken; Türkiye'nin koruması gerekir, Türkiye'ye farz olur. Çünkü oradaki insanlar kendilerini koruyamaz. Ama müsalaha makul olan, doğru olan budur. |