Domuz gribi nasıl ortaya çıkar ve hangi koşullarda bulaşır?
Bu bulaşıcı hastalık hangi yönüyle Dünya Sağlık Örgütü’nde ve dünya çapındaki devlet yetkililerinde büyük bir tedirginlik oluşturmaktadır?
44 ülkede binlerce kişiye bulaşan ve ölüme yol açan domuz gribine, Peygamber Efendimiz (sav)’in hangi hadisinde dikkat çekilmiştir?
Kuran-ı Kerim’de yasaklanan bir yiyecek olan domuz etinin haram kılınmasının hikmetleri nelerdir?
Sayın Adnan Oktar domuz gribi hakkında hangi tespitlerde ve çözüm önerilerinde bulunmuştur?
Bu çözüm önerilerinden hangileri hayata geçirilmeye başlanmıştır?
Domuz eti, hüküm ve hikmet sahibi Yüce Allah’ın Kuran’da haram olarak bildirdiği yiyecekler arasındadır. Samimi iman eden bir Müslüman, Allah’ın emir ve yasaklarına uyarken hikmetlerini bilmese de kesin bir kararlılık gösterir. Fakat Allah dilerse, haram kıldıklarının ardındaki hikmetleri de bizlere gösterebilir. Son günlerde hızla artan ve ölümcül bir hastalık olan domuz gribi vakaları da, hem domuz etinin haram kılınmasının hikmetlerini göstermesi açısından hem de ahir zamana işaret eden yönü ile büyük önem taşımaktadır.
Domuz Gribi Nasıl Ortaya Çıkıyor?
Domuz gribi, A grubu virüslerden “H1N1” isimli virüsten kaynaklanan bir hastalıktır ve insandan insana hava yoluyla da bulaşabilmektedir. İnsanlardaki grip virüsü gibi, domuz gribi virüsü de domuzlarda sürekli değişim göstermektedir. Domuzların solunum yollarında domuz, insan ve kuş gribi virüslerine duyarlı alıcılar bulunur. Dolayısıyla domuzlar, virüslerin eş zamanlı bulaşması halinde yeni grip virüslerinin ortaya çıkma ihtimalini artırır. A/H1N1 virüsü, insan, domuz ve kuş gribi virüslerinin karışımından oluşan bu virüs de, ancak domuzların solunum yollarındaki reseptörlerde meydana gelmekte, yani domuzlar, virüslerin birleşmesinde bir ara konak görevi görmektedirler. Virüse karşı insanın doğal bağışıklığı bulunmadığından ve çok hızlı bir yayılma izlediğinden, Dünya Sağlık Örgütü, hastalığın kontrolden çıkmak üzere olan geniş çaplı bir salgın olabileceği uyarısında bulunmaktadır.
Bu salgının en korkutucu yönlerinden biri de, Eylül 1918 – Haziran 1920 arasında 50 milyonun üzerinde insanın hayatını kaybetmesine yol açan ve “İspanyol Gribi” olarak anılan hastalıkla aynı hastalık olmasıdır. Her iki salgında da hastalığa yol açan virüs A tipi H1N1 virüsüdür. İspanyol gribi de 1918’de ilk olarak Amerika’da domuzlardan insanlara bulaşmış ve tüm dünyaya yayılarak dünyanın en büyük salgınlarından biri olarak tarihe geçmiştir. Dolayısıyla domuz gribinin de kontrol altına alınamadığı takdirde tüm dünyaya yayılabilme ihtimali yüksektir.
Domuz gribi, domuzlarda görülen, oldukça bulaşıcı olan ve influenza A virüsü H1N1 alt grubu ile oluşan akut üst solunum yolu enfeksiyonudur. Solunum yoluyla, direkt veya indirekt temasla ya da belirti göstermeyen taşıyıcı domuzlar aracılığı ile bulaşabilir.
DOMUZ ETİNİN HARAM KILINMASININ HİKMETLERİ
Bu tehlikeli hastalığın oluşumu için domuzların solunum sistemlerinin en önemli görevi üstlendiğini belirtmiştik. Bu da, Allah’ın domuz eti yemeyi yasaklamasının hikmetlerinden biridir. Bunun dışında Yüce Allah’ın domuz etini haram kılmasının başka birçok hikmeti vardır. Bunlardan sadece birkaçını şu şekilde sıralayabiliriz:
Domuz Etinde Aşırı Miktarda Büyüme Hormonu Vardır
Domuz etiyle alınan aşırı miktardaki büyüme hormonu, vücutta doku şişliklerine ve deformasyonlara yol açar. Vücutta ani ve aşırı yağlanma meydana gelir. Genel olarak domuz eti ile beslenenlerde obezite oluşma ihtimali artar. Burun, çene, el ve ayak kemiklerinin anormal bir şekilde büyümesine sebep olur. Büyüme hormonunun fazla olmasının en tehlikeli yönü, kanserin gelişmesine zemin hazırlamasıdır.
Domuz Etinde Aşırı Miktarda Kükürt Bulunur
Domuz etinde çok yoğun kükürt bulunduğundan, yenildiği takdirde vücuda aşırı miktarda kükürt alınmış olur. Bu fazlalıksa; kıkırdak, kas ve sinirlerde birikerek eklemlerde enfeksiyon, kireçlenme ve bel fıtığı gibi çeşitli hastalıklara yol açar. Domuz eti sürekli olarak yenirse, vücuttaki sert kıkırdak maddesinin yerini, domuzdan geçen yumuşak bağ dokusu alır. Bunun sonucu olarak, kıkırdaklar vücut ağırlığına dayanıksız hale gelir, böylece, eklemlerde bozulmalar meydana gelir.
İnsanlar domuz gribini ilk olarak virüsü taşıyan domuzlardan almaktadırlar. Ancak sonrasında, virüsün insandan insana bulaşma pandemilerinin (tüm dünyayı etkileyebilecek salgınların) hızlı gelişmesine neden olmaktadır.
Domuz Eti Tüketimi, Cilt Hastalıklarının Oluşmasına Yol Açar
Domuz etinin ihtiva ettiği “histamin” ve “imtidazol” denilen maddeler, deride kaşıntı hissi uyandırır. Egzema, dermatit, nörodermatit gibi iltihabi deri hastalıklarına zemin hazırlar. Bu maddeler ayrıca; kan çıbanı, apandisit, safra yolları hastalıkları, toplardamar enfeksiyonları gibi hastalıklara yakalanma ihtimalini artırır. Bu sebeple doktorlar, kalp hastalarına domuz eti yememelerini tavsiye ederler.
Domuz Eti Çok Yağlıdır ve Zehirli Maddeler İhtiva Eder
Domuz eti çok yağlıdır. Yenildiği takdirde kana karışan yağ, atar damarların sertleşmesine, tansiyon yükselmesine ve kalp enfarktüsüne sebep olur. Ayrıca, domuz yağı içerisinde “sutoksin” denilen zehirli maddeler mevcuttur. Vücuda giren bu zehirli maddelerin dışarı atılması için, lenf bezlerinin fazla çalışmaları gerekir. Bu da özellikle çocuklarda lenf düğümlerinin şişmesi şeklinde kendini gösterir. Hastalığın ilerlemesi halinde, bütün lenf bezleri şişer, ateş yükselir, ağrı başlar.
Virüsün insandan insana asıl bulaşması, hava ve solunum yoluyla gerçekleşmektedir. Virüs taşıyanların solunum yolu salgılarının öksürme ve hapşırma sırasında havayla karışarak asılı kalabilen damlacıklara dönüşmesi, sağlıklı kişilerin bu havayı soluması esas bulaşma yoludur. Bu solunum yolu salgılarına bulaşmış el de virüsün taşınmasında rol oynar. Bu nedenle ellerin su ve sabunla sık yıkanması kritik önem taşımaktadır. Bir diğer önlemse genel olarak kişisel temizlik kurallarına dikkat etmenin yanı sıra, kalabalık ve havasız ortamlardan mümkün olduğunca kaçınmaktır.
Sonuç: Hadislerde Ahir Zamanda Domuzların İtlaf Edileceğine İşaret Edilmektedir
Yüce Allah’ın tüm kullarına bir rahmet ve yol gösterici olarak peygamberlik göreviyle şereflendirdiği Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed (sav)’den rivayet edilen hadislerde ahir zamanın ve Altınçağ’ın alametleri haber verilmiştir. Günümüzde gerçekleşen olayları bu alametler ile kıyasladığımızda ise, ahir zamanın, içinde yaşadığımız dönem olduğunu gösteren ve aynı zamanda Altınçağ’ın gelişini müjdeleyen pek çok işaret görmekteyiz. Bu olayların, içinde bulunduğumuz dönemde birer birer gerçekleşiyor olması Peygamberimiz (sav)’in mucizelerinden biridir. Hz. Muhammed (sav) kendi yaşadığı dönemden 1400 yıl sonrasında meydana gelecek olayları, sanki bu yüzyılı izlemiş gibi detaylı olarak anlatmıştır. Domuzların itlaf edilmesi de bu olaylardan biridir. Peygamberimiz (sav) 1400 yıl önce ahir zamanda domuzların itlaf edileceğine şu şekilde işaret etmiştir:
Hz. Mehdi (a.s.), adil bir hakem olarak çıkacak... domuzu öldürecek ve eşyayı, malı dağıtacak, fakat bolluktan dolayı kabul eden olmayacaktır.
(Ahmed İbn-i Hacer-i Mekki, El-Kavlu’l Muhtasar Fi Alamet-il Mehdiyy-il Muntazar, s. 31)
Bu hadiste Hz. Mehdi (a.s.) devrinde domuzların toplu olarak itlaf edilmek zorunda kalınacağına dikkat çekilmektedir. Hali hazırda dünya çapında etkili olmaya devam eden ve tehlikeli bir salgın halini alan domuz gribinin önünü kesmek için devletler bu hastalığın kaynağı olan domuzların toplu olarak itlafına başvurmak zorunda kalabilirler. Sayın Adnan Oktar bu çözüm önerisini röportajlarında sık sık dile getirmiştir. Nitekim şu anda Mısır ve Kanada, salgından korunmak için domuzların itlafına başlamıştır. Sürekli hastalık bulaştıran sivrisineklerin üreme yeri olan bir bataklığın kurutulması gibi, domuz gribinin kaynağı olan domuzların ahir zamanda itlaf edilmek durumunda kalınacağına Peygamberimiz (sav) hadislerinde yer vermiştir.
Belirtmek gerekir ki yazı boyunca aktardığımız tüm açıklamalar, Allah’ın domuz etini haram kılmasının hikmetlerinden yalnızca birkaçıdır. Bunlara ek olarak Allah, ahir zamanda domuz gribini yaratarak bu yasağın bir hikmetini daha bizlere göstermektedir. Allah’ın herhangi bir şeyi niçin yasakladığının hikmetleri bilinmese de salih bir mümin için Allah’ın sınırlarını korumak esastır. Fakat son günlerde yaşanan salgın ile Allah müminlere hikmetlerinden birini daha açıklamaktadır. Bir Kuran ayetinde domuz etinin Müslümanlara haram kılındığı şöyle bildirilmiştir:
“Ölü eti, kan, domuz eti, Allah’tan başkası adına kesilen, boğulmuş, vurulmuş, yüksek bir yerden düşmüş, boynuzlanmış yırtıcı hayvan tarafından yenmiş, -(henüz canlıyken yetişip) kestikleriniz hariç,- dikili taşlar üzerine boğazlanan (hayvanlar) ve fal oklarıyla kısmet aramanız size haram kılındı. Bunlar fısktır (günahla yoldan sapmadır.) Bugün inkâra sapanlar, sizin dininizden (dininizi yıkmaktan) umut kesmişlerdir. Bugün size dininizi kemale erdirdim, üzerinizdeki nimetimi tamamladım ve size din olarak İslam’ı seçip-beğendim...” (Maide Suresi, 3)
DÜNYA DOMUZ GRİBİNE KARŞI ALARMDA...!
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), önceki günlerde 4’e çıkardığı alarm seviyesini 5’e yükseltti. Beşinci derece, ciddi ve yakın bir salgın tehlikesi olduğunu, altıncı derece ise küresel bir salgına işaret ediyor. DSÖ Başkanı Margaret Chan, tüm ülkelerin hastalığa karşı teyakkuzda olmaları ve salgının yayılmasını engellemeye yönelik planlar yapmaları gerektiğini söyledi. DSÖ’nün bu kararı, ABD’de 23 aylık bir Meksikalı çocuğun Teksas’ta bu hastalıktan ölmesinin ardından geldi. Bu arada, üst düzey bir Avrupa Birliği (AB) yetkilisi, bir domuz gribi salgını durumunda kıtadaki binlerce kişinin ölebileceği uyarısı yaptı. 1
17 Nisan’da Meksika’da domuz gribi hastalığının ilk duyurusu yapıldı. Virüsün ortaya çıktığı Meksika hastalığa 200 kurban verdi. Devlet Başkanı, “Evinizde kalın” diye uyardı. Halk korkup sokağa çıkmayınca, dünyanın en gürültülü şehirlerinden Mexico City sessizliğe büründü. 2
Mısır’da ülke genelindeki çiftliklerde bulunan yaklaşık 300 bin domuz itlaf edilmeye başlandı. 3
Avrupa'da-insanda ilk domuz gribi vakasının tespit edildiği ülke İspanya oldu. Söz konusu hastanın, Meksika'dan dönen 23 yaşındaki bir İspanyol olduğu belirtildi. Yapılan son açıklamalarda ise ülkede domuz gribi taşıyanların sayısının 54’e yükseldiği belirtildi. 4
İngiltere’de H1N1 virüsü taşıdığı belirlenen hasta sayısı 18’e yükselirken, hastalığa yakalananlar arasında başkent Londra’da bir lise öğrencisinin de bulunduğunun tespit edilmesinin ardından okulda öğretime ara verildi. 5
Fransa'da, domuz gribi olarak da bilinen H1N1 virüsü taşıyanların sayısı 15'e çıktı. 6
Kanada genelinde son tahlil sonuçları ile vaka sayısının 281'e çıktığı açıklandı. Kanada Gıda Kontrol Ajansı'na bağlı ekiplerin, domuz çiftliklerinde yaptıkları denetimlerde, H1N1 virüsü saptanan binlerce domuz itlaf edilmeye başlandı. 7
Dünya Bankası, Meksika’da 103 can alıp, ABD’ye sıçrayan ve tüm dünyayı ürküten domuz gribi salgını üzerine yaptığı incelemede, dünya grip faturasının 3 trilyon doları bulabileceğini hesapladı.8
---------
Domuz gribinin ahir zaman alameti olduğu hadislerde belirtilmiştir
Adnan Oktar’ın 4 Kasım 2009 tarihindeki Tv Kayseri, Samsun Aks ve Gaziantep Olay Tv röportajından
SAYIN ADNAN OKTAR’IN DOMUZ GRİBİ İLE İLGİLİ YAPTIĞI AÇIKLAMALAR
“DOMUZ GRİBİ SALGINI AHİR ZAMAN ALAMETİDİR”
“Hadislerde Hz. Mehdi (a.s.) devrinde böyle hastalıklar olacağı, böyle hayvanlardan dağılan hastalıkların dünyaya yayılacağı belirtilmiştir. Ve büyük, kitlevi ölümlere neden olacağı da belirtilmiştir. Bunlar oluyor şu an. Hatta domuzların kitlevi olarak itlaf edileceğini de Peygamberimiz (sav) söylüyor. Muhtemelen yakın bir gelecekte onu da uygulayacaklar. Böylece bu hadisin tahakkuku da oluşmuş olacak.” (Sayın Adnan Oktar’ın 4 Mayıs 2009 tarihinde EKİNTÜRK ve Kaçkar TV’de yayınlanan röportajından)
“DOMUZ GRİBİ VİRÜSÜ EVRİMLEŞMEZ”
SUNUCU: İnsanlar önlemler almaya başladı. Atatürk Hava Limanı’nda özellikle dış hatlardan gelen yolcular denetleniyor, sağlık kontrolleri yapılıyor. Bu arada haberlerde diyor ki bazı kanallarda ‘domuz gribi virüsünün evrimleşmesinden korkuluyor’. Böyle bir rivayette bulunuyorlar.
ADNAN OKTAR: Evrimleşmez. Allah ona yeni yeni özellikler kazandırır. Çünkü grip milyarlarca sene önce aynı virüstü. Grip virüsü yine aynı virüstür. Mikrop milyonlarca yıl önce vardı yine var. Bunları bıraksınlar. Yani bunlar laf değil. O vasfını koruması Allah’ın ona verdiği bir özelliktir yani mikrop, eğer kolayca yok edilmiş olsaydı dünyada zaten mikrop kalmazdı. Allah onun bünyesini kendini koruyacak şekilde yaratmıştır. Mesela tek hücreli bir hayvan var. Onun fotoğrafı geldi geçen günlerde. Kendine kumlardan ev yapıyor. Ve içine giriyor tek hücreli hayvan. Yani bakın Allah ona muazzam bir akıl veriyor. Mesela AIDS’te muazzam bir akıl vardır. Muazzam bir teknik uyguluyor AIDS virüsü ve bakın insanlar AIDS’in aklıyla baş edemiyor. Bütün dünyadaki profesörler tek bir virüsün aklıyla baş edemiyorlar. Onlarla adeta alay ediyor, oyun oynuyor ve Allah onu sürekli kendini geliştirecek şekilde yaratmış. Ama AIDS bir gün gelişip karşımıza bir profesör olarak çıkmaz. Hep AIDS virüsüdür. Ama hiçbir şekilde kendine dokundurtmuyor. Çünkü görevli… Çünkü Allah’ın emriyle hareket ediyor. Fakat hep aynı virüstür. Dolayısıyla bu evrim değildir. Allah’ın ona kodladığı harika sistemden kaynaklanır. (Sayın Adnan Oktar’ın 2 Mayıs 2009 tarihinde Kanal 35 (İzmir) TV’de yayınlanan röportajından)
“DOMUZLARI İTLAF ETMEK ZORUNDA KALACAKLAR”
SUNUCU: Aslında düşündükleri zaman zaten küçücük bir virüsün milyonlarca insanın hayatını kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya bıraktığı düşünüldüğü zaman aslında oradaki hikmet gerçekten çok daha net bir şekilde anlaşılabilir, değil mi?
ADNAN OKTAR: Evet, şimdi AIDS de, bu domuz gribi virüsü de ahir zamanda olacağı belirtilen olaylardandır. Ama muhtemelen domuzları itlaf edecekler. Muhtemelen bu olacak. Hadislerde var çünkü. Ama vakti ne zamandır bilemiyorum. Ama bu illaki olacak. Hadisler çünkü bu konuyu detaylı açıklıyor. Bakalım, eğer çok sıkışırlarsa ki 5. alarm düzeyine ulaştılar. 1’den 2’ye, 2’den 3’e, 3’ten 4’e, 4’ten 5’e. Şimdi 6’ya dayandı. 6’ya dayandığında Allahu alem benim anladığım ne kadar domuz varsa hepsini itlaf edecekler ve hadisin ifadesi de gerçekleşmiş olacak. (Sayın Adnan Oktar’ın 2 Mayıs 2009 tarihinde Kanal 35 (İzmir) TV’de yayınlanan röportajından)
“En vahimi, trişin vardır. İnsan beynine yerleşiyor, karaciğere yerleşiyor. Domuz trişini, bu çok tehlikelidir, öldürücüdür. O yönüyle çok tehlikeli. Bir de bu, domuz gribinin kaynağıdır. O yönüyle de çok tehlikeli. Ve bütün insanlık için de çok tehlikeli. Benim kanaatim, bir zaman gelecek dünyada domuz bırakmayacaklar. Yani hadislerin işareti de onu gösteriyor. Çünkü, Hz. İsa (a.s.) zamanında da, Hz. Mehdi (a.s.) zamanında da bir domuz itlafı olacağı ve yeryüzünde domuz kalmayacağı belirtiliyor. Zannediyorum sağlık nedeniyle böyle bir uygulama yapılacak. Yani yakın bir zamanda yapılabilir.” (Sayın Adnan Oktar’ın 4 Mayıs 2009 tarihinde EKİNTÜRK ve Kaçkar TV’de yayınlanan röportajından)
1 www.turkiyegazetesi.com/haberdetay.aspx?haberid=407204
2 www.turkiyegazetesi.com/haberdetay.aspx?haberid=407204
3 A.g.e.
4 www.haber7.com/haber/20090427/Ulke-ulke-domuz-gribinde-son-durum.php
5 www.cnnturk.com/2009/dunya/05/04/domuz.gribi.gunlugu/525024.0/index.html
6 www.milligazete.com.tr/haber/domuz-gribi-fransada-artti-125669.htm
7 www.ensonhaber.com/dunya/202585/kanadada-domuz-itlafi.html
8 www.hurriyet.com.tr/ekonomi/11527078.asp?gid=254