"Yalan, yanlış, boş ve faydasız şeyleri uzun süre dinlemek, kalpteki ibadet lezzetini söküp atar. Kim hayatını dipdiri sürdürmek istiyorsa, kalbinden her türlü tamahı ve ihtirası atsın." Abdullah b. Hubayk
Erkek olsun, kadın olsun, bir mü'min olarak kim salih bir amelde bulunursa, hiç şüphesiz Biz onu güzel bir hayatla yaşatırız ve onların karşılığını, yaptıklarının en güzeliyle muhakkak veririz. (Nahl Suresi, 97)
İman etmeyen insanlar kendilerini Yüce Allah`tan bağımsız görürler. Olayları yönlendirenin kendileri olduğunu düşündüklerinden sürekli bunun gerilimi içlerinde yaşarlar. Herşeyin Allah`ın dilemesiyle kaderlerinde yaratılan değşmez bir gerçek olduğunu, herşeyde Allah`ı vekil kılarak huzurlu ve tevekküllü yaşayabileceklerini bilmemeleri, çok sıkıntılı, stresli ve zorlu bir yaşam sürmelerine neden olur. Örneğn hayatının kendi kontrolünde olduğu yanılgısında olan bir insanı düşünelim, bu kişinin hayallerini gerçekleştirmek için bir dizi planı olur. Rahat yaşamak ister. Fakat bunun için paraya ihtiyacı vardır. Para kazanmak için iyi bir okul bitirip meslek edinmesi gerektiğni düşünür. Yıllarca çalışıp istediğ parayı elde ettiğndeyse aile kurma telaşı içine girer. Kafasındaki herşey tamamlansa bile bu sefer ailesini, çevresini, malını, işini ve bunun gibi hayatına hakim bir çok detayı elinde tutabilmek için gerilim yaşar. Sürekli kendi kontrolüyle hayatını yönlendirdiğni düşündüğü için kaderin konforunda hissedilen mutmainliğ yaşayamaz. Örneğn kazandığı parayla araba alır, bu sefer arabanın kaza yapma tehlikesini böyle bir durumda oluşabilecek yaralanma tehlikesini, kaza sonrası gerekli hastane masraflarını veya ölüm durumunda cenaze işlemlerinin ayarlanmasını detay detay düşünüp gerilim içinde yaşar. Elbette ki insanın dünya hayatına ilişkin; nasıl yaşayacağı, nasıl para kazanacağı, ne tür faaliyetlerde bulunacağı gibi konularda düşünmesi, bunlara yönelik maddi manevi tedbirler alması son derece normaldir. Önemli olan insanın gerçek yaratılış amacını unutmaması ve yapacağı tüm bu işlerde mutlaka Allah'ın en razı olacağı seçeneğ görüp, hayatına bu şekilde yön vermesidir. Bunları hayata geçirirken de, yukarıda anlatıldığı gibi Allah'ın kainattaki ve tüm insanlar üzerindeki sonsuz gücünü ve kontrolünü unutmayarak tevekkülü son noktasına kadar yaşamasıdır.
www.kuranfihristi.net
Nitekim akılcı ve samimi bakıldığında insanın kendini kontrol edebilecek bir akıl ve güçte olmadığı açıktır. Allah`ın gücüne ve aklına teslim olmayı reddetip sıkıntılı, gerilimli ve stresli bir hayatı tercih eden inkar edenler Allah`ın ayette bildirdiğ gibi ‘kendi nefislerine zulmederler`.