11 Eylül saldırılarından sonra Amerika’da Müslüman olanların sayısı arttı. Eğitim İktisadı dalında doktora yapmak için gittiği Amerika"da yaşamaya başlayan Dr. Furkan Aydıner, İslam"ın terör dini olduğunu ispatlamak için İslam"ı araştıranların, hakikati görüp Müslüman olduğunu ve Amerikalı Müslümanların eskisi gibi izole yaşamayıp İslam"ı anlatmaya başladıklarını söylüyor. Aydıner, 11 Eylül"den sonra İslam"a girenlerin sayısında artış olduğunu ifade ediyor.
İslam"a girenlerdeki bu artışın 11 Eylül nedeniyle değil, 11 Eylül"e rağmen olduğunun altını çizen Aydıner, “Müslümanlar 11 Eylül"den sonra "Eğer Amerika"da yaşayacaksak, bu insanlarla dostane ilişkiler kurmak zorundayız" dediler ve Gayr-ı Müslümlerle diyaloğun zorunlu olduğu noktasına geldi herkes. Çeşitli aktiviteler düzenlendi. Camilerin kapıları yöre halkına açıldı. Programlar düzenlendi. Müslümanlar, kiliselere sinagoglara davet edildiler.
11 Eylül"den bu yana Amerikan halkının İslam"a bakışında önemli bir düzelme olduğunu anlatan Aydıner, “İnsanlar eskisi gibi düşünmüyor” diyor. Amerikan halkının bu dönemde finansal kasırganın yanı sıra bir mutsuzluk kasırgası yaşadığına dikkat çeken Aydıner, “Bu kadar çok tüketim gücüne ulaşan insanlar hayatın kolaylaşmasını saadetin gelmesini beklerken mutsuzluk kasırgası dediğim başka bir kasırgayla karşılaştılar. Saadetin eşyada metada olmadığını gördüler. Geçen sene sadece mutlulukla ilgili 5000 üzerinde yeni kitap basıldı. Finansal kasırga değil ama gittikçe büyüyen mutsuzluk kasırgası kapitalist sistemi tehdit ediyor.” diyor. Aydıner"e göre dinlerin yükselişi bu arayışa bir cevap olabilir.
Kuşkusuz ki 11 Eylül olayları, insanların İslamiyeti araştırıp öğrenmeleri için Allah"ın yarattığı vesilelerden yalnızca bir tanesidir. Allah, dilediği anda yeryüzündeki tüm insanların kalbine iman ahlakını yerleştirmeye kadirdir. Ancak Allah, İslam ahlakının dünyaya hakim olması için belirli bir zaman takdir etmiştir. Peygamberimiz (sav)"in hadislerinde bu durumun, içerisinde bulunduğumuz bu dönemde Hz. İsa (a.s.) ve Hz. Mehdi (a.s.) vesilesiyle gerçekleşeceği bildirilmiştir. Nitekim hemen her geçen gün, dünyanın dört bir yanından insanların imana daha da yaklaştıklarına, hidayete yöneldiklerine dair pek çok gelişme meydana gelmektedir. Allah"ın izniyle, çok yakın bir gelecekte, tüm yeryüzünü samimi imanın huzuru, mutluluğu ve bereketi saracak, Peygamberimiz (sav)"in müjdelediği Altın Çağ’ın güzelliği tüm insanları saracaktır.
