İngiliz Hükümeti yasa değişikliği yaparak başkent Londra’yı Batı Dünyası’nın İslami finans merkezine dönüştürmeye hazırlanıyor. Geleneksel bankalar ve finans kuruluşları da artık müşterilerine İslami finans ürünlerini sunmayı tercih ediyorlar.
İçinde bulunduğumuz, finansal açıdan gelgitlerin yaşandığı bir dönemde, artık İslami usüllerle faaliyetlerini yürütmeyi tercih eden bankalar, istikrarın kalesi olarak görülüyorlar. Gittikçe daha fazla sayıda birey ve şirket Kuran ilkelerine dayanarak çalışan İslam bankalarını benimsiyorlar. Dolayısıyla İngitlere’de gittikçe büyüyen İslami finans sektörü, geleneksel bankaların yapamadığı şekilde güven telkin ediyor ve global olarak, İslami finans piyasasında kullanılan hizmetlerin geçtiğimiz on yıla göre üç kat arttığı tahmin ediliyor.
Ayrıca İngiliz otoriteler, her türlü faiz ödemesini yasaklayan İslami finansın hukuk prensiplerine uyum sağlamak adına sukuk denilen İslami bonoyu ilk kullanan batı hükümeti olmayı da planlıyorlar. (Sukuk, finansal sertifikanın Arapça adıdır ve faizsiz bono olarak tanımlanmaktadır.)
İngiltere’nin mali hizmetler endüstrisini temsil eden ve bağımsız bir organizasyon olan Londra Uluslararası Finansal Hizmetler’in (International Financial Services Londra) yeni yapmış olduğu bir araştırmaya göre, İslami finans sektörünün yaşanmakta olan global krizden büyük ölçüde yarasız beresiz çıkacağı sonucu çıkmıştır Bunun sebebi de temel yapısının geleneksel finans sektöründeki bazı unsurları kullanmamasına dayanmaktadır.
“İslam bankacılığı … daha güvenli …. Ve geleceğimiz için daha berrak.” diyerek düşüncelerini dile getiriyor Shabaz Bhatti adlı Müslüman bir İngiliz vatandaşı.
İngiltere’de, HSBC gibi büyük şirketler de dahil, 26’dan fazla banka, müşterilerine İslami finans ürünlerini sunmaya başladılar. Londra, Birmingham ve Manchester gibi büyük şehirlerde şubeleri olan Britanya İslam Bankasının (Islamic Bank of Britain) ise toplam 64000 hesap sahibi bulunmaktadır.
Geçtiğimiz hafta Bahreyn’de gerçekleştirilen Dünya İslam Bankacılığı Konferansına katılan İngiliz Hükümet delegasyonunda yetkili memur Patrick Lamb, sayıları gittikçe artan Müslüman topluluğunun Londra’nın finans merkezi olarak ününün yayılması için yardımcı olduklarını dile getiriyor ve şöyle diyor “İslami finans konusunda Avrupa’daki herhangi bir yerden açık farkla en çok dikkati toplamış durumdayız.”
İnsanın rızkını veren, güven içinde barındıran, merhamet ederek her türlü ihtiyacını karşılayacak şekilde maddi imkanlarla donatan Allah’tır. Tüm ticari yatırımlar ve edinilen kazançlar en ufak miktarlarına kadar Allah Katında belirlidir. İnsan ölümlü bir varlıktır. Yüce Allah ise gökte ve yerde olan tüm maddiyatın asıl sahibidir ve dilediği kişiyi dilediği miktarda nasiplendirir, işlerinde bereket kılar. Kuran"da bu önemli gerçek şöyle bildirilmiştir:
Hiç bir şey yoktur ki, hazineleri Bizim Katımızda olmasın; ancak onu belirlenmiş bir miktar olarak indiririz. (Hicr Suresi, 21)
De ki: "Ey mülkün sahibi Allah"ım, dilediğine mülkü verirsin ve dilediğinden mülkü çekip-alırsın, dilediğini aziz kılar, dilediğini alçaltırsın; hayır Senin elindedir. Gerçekten Sen, her şeye güç yetirensin. Geceyi gündüze bağlayıp-katarsın, gündüzü de geceye bağlayıp-katarsın; diriyi ölüden çıkarırsın, ölüyü de diriden çıkarırsın. Sen, dilediğine hesapsız rızık verirsin." (Ali İmran Suresi, 26-27)