* Akbabaların koku duyuları neden güçlüdür?
* Güvercinlerin güçlü koku alma duyularının bu canlılara sağladığı avantaj nedir?
* Kivi kuşunu diğer kuşlardan ayıran koku alma duyusunun özelliği nedir?
* Kutup bölgesinde yaşayan kuşların koku alma duyuları neden hayati önem taşır?
Günümüzden 30 sene kadar önce bilim çevrelerinde, kuşların hemen hiç koku almadıkları görüşü hakimdi. Ancak daha sonra bunun yanlış olduğu anlaşıldı. Araştırmalar, göreceli olarak küçük koku soğancıklarına sahip kuşların bile kokuları algıladıklarını gösterdi. Kuşlar, yiyecek ararlarken, yuvalarında kullanacakları malzemeleri seçerlerken, kendilerine yabancı olan uçsuz bucaksız araziler üzerinde gezerlerken koku alma duyularını kullanmaktadırlar. Allah’ın yaratmasının sonu yoktur, eşsiz ve mükemmeldir. Yüce Allah canlıların yaratılışlarında mucizeler olduğunu Kuran’daki bir ayetinde şöyle bildirir:
“Sizin yaratılışınızda ve türetip-yaydığı canlılarda kesin bilgiyle inanan bir kavim için ayetler vardır.” (Casiye Suresi, 4)
Kokuya Duyarlı Bazı Kuş Türlerine Örnekler
Bazı akbaba türleri leşlerin yerini çevreye yaydıkları kokulardan tespit ederler. Hatta akbabaların doğal gaz boru hatlarındaki gaz kaçağı olan mevkiler üzerinde daireler çizerek uçtukları gözlenmiştir. Bu davranışın nedenini tahmin etmek güç değildir. Akbabalar, doğal gaza katılan ve leş gibi kokan özel bir kimyasal maddenin kokusunu algılamaktadırlar.
Değişik güvercin türleri, beyinlerinde farklı büyüklüklerde koku alma bölgeleri ve soğancıklarına sahiptirler. Bununla birlikte laboratuvarda yapılan deneylerde, her kuşun kokulara belirli bir tepki gösterdiği belirlenmiştir. Uzun mesafelerden bırakıldıkları halde kümeslerine dönen güvercinler görme duyularıyla birlikte koku duyularını da kullanırlar. Burun delikleri tıkanarak koku almaları engellenen güvercinlerin yuvalarına dönmekte başarısız oldukları defalarca kanıtlanmıştır. Güvercinlerin yuvalarına yakın çevrelerde ağırlıklı olarak görsel işaretleri, aşina olmadıkları ortamlarda ise daha ziyade rüzgarların taşıdığı kokuları değerlendirdikleri düşünülmektedir. Bunlara ek olarak, güvercinler dünyanın manyetik alanını algılayarak da yollarını bulabilirler.
Avrupa’daki sığırcık kuşları yuvalarını inşa ederlerken, zararlı mikrop ve parazitlerin oluşumunu en aza indirecek bitkileri tercih ederler. Böyle bitkileri de koklayarak bulurlar.
Kivi kuşunu özel kılan bir yönü koku duyusudur. Kuşlarda genelde çok güçlü koku duyuları bulunmaz. Bunun sebebi, karınlarını genelde avlanarak doyurmalarıdır. Bu nedenle, birçok kuş türünün çok keskin görüşü olur; çünkü avlanmak için ihtiyaçları olan iyi bir görüş özelliğidir. Ancak kivi kuşları karınlarını avlanarak doyurmadıklarından iyi bir görüşe ihtiyaçları yoktur. Genellikle geceleri yiyecek bulmaya çıktıklarından, etrafın karanlık olduğu saatlerde görmenin kuşa avlanma esnasında pek bir faydası olmayacaktır. Onların ihtiyacı olan, toprağın altındaki böcekleri rahatlıkla kazıp çıkarmalarına ve ağaç dibine düşen meyveleri hemen tespit etmelerine yardımcı olacak güçlü bir koku sistemidir. Bu koku sistemi, son derece kompleks bir yapıya sahiptir. Tüm kuşlarda bulunan gaga yerine, kivi kuşunun uzun bir hortumu andıran çok hassas bir burnu bulunur. Bu burnun yapısı çok özeldir. Vücudunun üçte biri uzunlukta olan burnunun ucunda burun delikleri bulunur. Bu burun delikleri en hassas şekilde civardaki tüm böcek ve meyve kokularını kuşun çok hızlı bir şekilde algılamasını sağlar.
Dünyanın en sevimli kuşlarından biri olan kivi kuşları, Rabbimiz’in Yaratma Sanatı’nın ne kadar zengin olduğunun en güzel tecellilerinden biridir. Bu kuşun koku sistemini oluşturan her bir parça, her bir hücre, her bir molekül ve her bir atom yaratıldığı ilk günden itibaren onu yaratan sonsuz ilim ve akıl sahibi Allah’ın ilham ettiği şekilde hareket etmektedir. Allah her birine nasıl hareket etmesi gerektiğini tüm detaylarıyla, sürekli bildirmektedir. Bu gerçek bir Kuran ayetinde şöyle açıklanmaktadır:
“Allah, yedi göğü ve yerden de onların benzerini yarattı. Emir, bunların arasında durmadan iner; sizin gerçekten Allah’ın herşeye güç yetirdiğini ve gerçekten Allah’ın ilmiyle herşeyi kuşattığını bilmeniz, öğrenmeniz için.” (Talak Suresi, 12)
Canlılar Yaşadıkları Ortamlara En Uygun Koku Alma Sistemleriyle Donatılmışlardır
İnsanlar ile hayvanların, burunlarını kullanım amaçları farklıdır. Hayvanlar alemindeki canlılar, koku alma organlarını genellikle yiyecek aramak, avlanmak, kendi aralarında haberleşmek, yön bulmak, eşlerinin, yavrularının yerini belirlemek için kullanırlar. Bunu yaparken de birbirinden ilginç teknikler kullanırlar.
Kuşlar, memeliler, sürüngenler, balıklar, böcekler ve diğer hayvanlar yaşadıkları ortamlara en uygun koku alma sistemleriyle donatılmışlardır. 21. yüzyılın ileri teknolojik koşullarında, bilim adamlarının, araştırmacıların ve mühendislerin tüm çabalarına rağmen bu mükemmel sistemlerin benzerleri hiçbir şekilde üretilememektedir. Yüce Allah canlılarda bulunan koku duyularını onların ihtiyaçlarına göre en ideal özelliklerle yaratmıştır. Yüce Allah hayvanların yaratılışlarından ders alınması gerektiğini Kuran’daki bir ayette şöyle bildirir:
“Gerçekten hayvanlarda da sizin için bir ders (ibret) vardır...” (Müminun Suresi, 21)
Güney Kutbu’nda yaşayan kuşların besin kaynağı olan canlı öbekleri sık sık yer değiştirirler. Üstelik bunların yerini belirlemeye yardımcı olacak görsel işaretlerin sayısı çok azdır. Dolayısıyla bu bölgede yaşayan kuşların avlarını gözleriyle bulmaları, samanlıktaki hareketli bir iğneyi bulmak kadar güçtür. Ancak kutup kuşları özel bir koku alma donanımıyla yaratılmışlardır; kokuları takip ederek avlarının yerlerini saptarlar. Koku alma duyuları, Güney Kutbu’nun zor koşullarında yiyeceklerini temin etmelerine olanak sağlar. Kutup bölgesinde yaşayan kuşların koku alma sistemlerinin rastlantılar sonucunda, geliştiğini iddia etmek imkansızdır. Bunlar, Allah’ın kusursuz ve uyumlu yaratışının delillerindendir. Allah gökten yere herşeyi mükemmel bir düzen ile yarattığını ayetlerde şöyle bildirmektedir:
“... Göklerde ve yerde her ne varsa O’nundur, tümü O’na gönülden boyun eğmişlerdir. Gökleri ve yeri (bir örnek edinmeksizin) yaratandır. O, bir işin olmasına karar verirse, ona yalnızca “Ol” der, o da hemen olur.” (Bakara Suresi, 116-117)
Uzmanlara göre kuşlardaki koku almanın detaylarını anlayabilmek için daha çok araştırma ve deney yapılmalıdır. Kuşkusuz yeni bilimsel çalışmalar kuşların koku duyularındaki bilinmeyen harikaları da gün ışığına çıkaracaktır. Kuşlardaki işaretler Kuran’da şöyle bildirilir:
“Göğün boşluğunda boyun eğdirilmiş (musahhar kılınmış) kuşları görmüyorlar mı? Onları (böyle boşlukta) Allah’tan başkası tutmuyor. Şüphesiz, iman eden bir topluluk için bunda ayetler vardır.” (Nahl Suresi, 79)
Arılar kendi kolonilerine ait olan diğer arıları kokularından tanırlar. Bu nedenle koloni dışından bir arı kovana girmeye kalkarsa, farklı kokusundan hemen tanınır ve kovandan atılır.
Rabbimiz, Tüm Canlıları Mükemmel Bir Çeşitlilik İçinde Yaratmıştır
Allah, tüm canlıları çeşit çeşit yaratmıştır. Bir insan, kuş resmi çizmeye kalksa, hayal gücü ne kadar zengin olursa olsun çizebileceği kuş şekilleri sınırlıdır. Muhakkak çizdiği kuşlar birbirine benzeyecektir. Bunun sebebi, insanın aciz olması ve yanlızca Allah’ın dilediği kadarının ona ilham edilmesidir. Rabbimiz ise, Sonsuz Akıl ve Sonsuz İlim Sahibi’dir. Allah’ın yaratmasının eşi ve benzeri yoktur. Rabbimiz, tüm canlıları mükemmel bir çeşitlilik içinde yaratmıştır. Birbirine benzemeyen binlerce farklı türde kuş yaratmıştır. Her biri eşsiz binlerce böcek, binlerce bitki, binlerce balık vardır. Hiç şüphe yok ki kuşların burunlarındaki sistem de, koku almak için özel olarak yaratılmıştır ve onu yaratan Allah’ın sonsuz ilminin bir göstergesidir. Allah, Kuran ayetlerinde yeryüzünün her noktasında görülen bu uyum ve kusursuzluğu şöyle bildirmiştir:
“O, biri diğeriyle ‘tam bir uyum’ (mutabakat) içinde yedi gök yaratmış olandır. Rahman (olan Allah)ın yaratmasında hiçbir ‘çelişki ve uygunsuzluk’ (tefavüt) göremezsin. İşte gözü(nü) çevirip-gezdir; herhangi bir çatlaklık (bozukluk ve çarpıklık) görüyor musun? Sonra gözünü iki kere daha çevirip-gezdir; o göz (uyumsuzluk bulmaktan) umudunu kesmiş bir halde bitkin olarak sana dönecektir.” (Mülk Suresi, 3-4)