Evrimsel paganizm
ucgen

Evrimsel paganizm

44251

İnsanların bir kısmı, kendilerine Allah'ın vahyetmiş olduğu İlahi dinlere inanırlar. Diğerleri ise kendi kendilerine ürettikleri ya da içinde yaşadıkları toplum tarafından üretilmiş olan dinlere bağlanırlar; kimisi totemlere tapınır, kimisi Güneş'e ibadet eder, kimisi "uzaylılar"a yakarır. Bu ikinci grup, Allah'a ortak koşan kimselerdir ve Batı literatüründe "pagan" olarak isimlendirilirler.

Evrimciler de, evrim teorisini -ve aslında genel olarak bilim kavramını- bir din olarak benimserler. Bu kimseler kendi dinlerinin doğruluğunu somut verilerle ispat edilmiş "bilimsel bir gerçek"miş gibi telkin etmektedirler. Ve kendilerini dinler üstü somut bir gerçeğin temsilcisi saymaktadırlar. Evrimci paganların bu aldatıcı iddiaları, onları diğer dinlerin üzerinde hayali bir konuma yerleştirmektedir. Buna göre, diğer dinler "subjektif inançlar"dır, ama evrim "objektif gerçek"tir. Bu aldatmacanın verdiği sahte otoriteyi kullanarak da, diğer dinleri kendilerine tabi olmaya çağırmaktadırlar. Evrimci bir argümana göre, diğer dinler, eğer evrimi ve onun doğurduğu kavramları kabul ederlerse, evrime dayandırılan her türlü sosyo-politik girişimi "ahlaki bir öğreti" olarak yaşamalarına izin verilecektir. Neo-Darwinist akımın en önemli birkaç isminden biri olan George Gaylord Simpson bunu şöyle ifade eder:

Elbette dini olarak tanımlanan ve dini duygulara dayanan ve hala varlıklarını koruyan bazı inanç sistemleri vardır. Bunların evrimle uyuşmaları kesinlikle söz konusu değildir ve dolayısıyla duygusal etkilerine rağmen, entelektüel olarak savunulmaları mümkün değildir. Ancak duygusal alanda kalmaları şartıyla, ben bunların evrimle birarada var olabileceklerini savunuyorum. Bir başka deyişle, evrim ve doğru din birbirleriyle uyuşabilirler.163

Bu, şu demektir: Evrim ve onun üzerinde gelişen "bilimsel" öğretiler, diğer dinleri yargılama otoritesine sahiptirler. Bu dinlerin hangilerinin ya da hangi yorumlarının "doğru din" olarak kabul edileceğine karar vermek, evrimci bilime düşecektir. Doğru din denen şey ise, gözlemlenebilen evren hakkında hiçbir iddiası olmayan, sadece ve sadece insanlar arasındaki ahlaki kıstasları belirtmekle yetinen bir öğretidir. Gözlemlenebilen evren ile ilgili her türlü alan -yani pozitif bilimler, ekonomi, siyaset, hukuk vs.-ise, evrimci bilim anlayışı tarafından belirlenecektir.

Bu totaliter yaklaşım, kendi iman ettiği evrim teorisini somut bir gerçek gibi toplumlara empoze ederken, bir yandan da bilimsel çevreleri baskı altında tutar. Günümüz biyologlarının çoğu, söz konusu pagan dinine iman etmiş durumdadırlar, ama bu inancı paylaşmayanlar olursa onların da susturulması sağlanır. Bu sistem içinde evrim bir tabuya dönüşür. Evrimi reddeden bilim adamları yükselme imkanlarını yitirirler. Ünlü anatomi profesörü Thomas Dwight, bu durumu entelektüel bir diktatörlük olarak nitelendirerek şöyle der:

Evrim konusunda kurulmuş olan diktatörlük, meselenin dışında olanların tahmin edemeyeceği kadar despot hale gelmiştir. Sadece düşünce sistemimizi etkilemekle kalmıyor; aynı zamanda terör çağlarını aratan bir baskıyı da sürdürüyor. Acaba bilim dünyası liderlerinden kaç tanesi düşüncelerini aynen açıklayabiliyorlar.164

163 Philip E. Johnson, Darwin on Trial, 2.b. Illinois: Intervarsity Press, 1993, s. 128.
164 Milli Eğitim Bakanlığı, Evrim Teorisinin Özet Raporu, Ankara: MEB Yayınları, 1985

PAYLAŞ
logo
logo
logo
logo
logo