- Ebru Şimşek, 22 Ağustos 2007 sabahı Star TV'de yayınlanan "Orada Neler Oluyor" isimli programa konuk olarak katılmış ve BAV camiası hakkındaki seviyesiz üslubunu sürdürmüştür. Oysa bu şahsın beyanlarının tamamının iftira mahiyetinde olduğu artık mahkemelerce ispat edilmiş durumdadır ve Star TV bu yayınla suç işlemiştir. Konu hakkındaki kanuni süreç halen devam etmektedir.
- Yaklaşık 8 senedir devam eden BAV davasında, Ebru Şimşek'in söylediği her kelimenin, ortaya attığı her iddianın yalan olduğu mahkemece sürdürülen geniş tahkikat sonucu ortaya konulmuştur. Mahkeme sürecinde, Ebru Şimşek'in, gayri ahlaki yollarla para kazandığına şahit olan tanıkların ayrıntılı beyanlarını dinleyen, geçmişte TV'lere ve magazin basınına konu olan haberleri inceleyen, Ebru Şimşek'in beyanlarını bilirkişilere inceleten mahkemelerin vardığı sonuç kesindir:Ebru Şimşek yalan söylemektedir.
- Örneğin Ebru Şimşek, BAV camiası mensupları tarafından kendisine silah zoruyla hayat kadını rolü yaptırıldığını iddia etmiş ve bu olayın İstanbul'un İstinye semtinde bir BAV camiası mensubunun evinde gerçekleştiğini söylemiştir. Ancak bilirkişiler, Ebru Şimşek'in her iki iddiasının da gerçek dışı olduğunu ortaya koymuşlardır.
- Ebru Şimşek'e ait kamera çekimlerini seyreden psikologlar, bu çekimlerin tam bir fuhuş pazarlığını yansıttığını, Ebru Şimşek'in konuşma ve tavırlarında, baskı ve tehdit altında olduğuna dair hiçbir belirti bulunmadığını, tam tersine son derece şuuru açık ve kendinden emin tavırlar gözlemlediklerini rapor etmişlerdir. Özetle, Ebru Şimşek'in kendi iradesi dışında zorla fuhuş pazarlığı yaptığı ve müşterisi ile olan diyalogları baskı altında yaptığı yönündeki iddiasının yalan ve iftiradan ibaret olduğu bilirkişi tarafından ortaya konulmuştur.
- Ebru Şimşek'in iftira attığının meydana çıkmasına sebep olan ikinci bilirkişi tesbiti ise TV'lere yansıyan gizli kamera çekimlerinin yapıldığı ev ile ilgilidir. Ebru Şimşek, bir BAV mensubuna ait olduğunu öğrendiği bir villayı "çekimler burada gerçekleşti" iddiasıyla polislere göstermiş ve bu durum resmi zabıt tutulmak suretiyle polis tarafından belgelenmiştir. Oysa bunun da yalan olduğu bilirkişi raporlarıyla ortaya konulmuştur. Bilirkişi, Ebru Şimşek'in uygunsuz görüntülerinin, fuhuş pazarlıklarının yer aldığı çekimleri incelemiş ve burada görülen evin Ebru Şimşek'in polislere gösterdiği villa olamayacağını rapor etmişlerdir. Dahası, Ebru Şimşek'in o dönemki ev arkadaşı Filiz Karataş, olayın içyüzünü ve Ebru Şimşek'in yalanlarını -birinci dereceden şahit olarak- tüm açıklığıyla İstanbul 2. Ağır Ceza Mahkemesi huzurunda anlatmıştır.
- Malum medya, defalarca gerçek mahiyetleri ispat edilmiş olan konuları tekrar tekrar gündeme getirmektedir. Ancak bu tip haberleri yapanlar her seferinde mahçup olmakta, her seferinde tekzip yayınlamak zorunda kalmaktadırlar. (Bu tekziplerden bazılarına aşağıda yer verilmiştir.) BAV davası zaten İstanbul 2.Ağır Ceza Mahkemesi'nde beraat ile sonuçlanmıştır. Yargı sürecinin devamı bu beraatin teyidinden ibaret olacaktır. Bunu aksine çevirmek isteyenler boşuna uğraşmaktadır.
- Türk Milleti kimin iyi kimin kötü, kimin hakkın kimin çıkarlarının takipçisi olduğunu çok keskin biçimde ayırt etmektedir. Haksız uygulamalar ve çirkin saldırılar arttıkça Milletimizin BAV camiasına destek ve teveccühü artmaktadır. Yani yapılan psikolojik savaş gerçekte hayırlara vesile olmaktadır.
Ebru Şimşek'in iddialarının gerçek dışı olduğu, İstanbul 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen 2006/26 esas sayılı davada Başsavcılığın verdiği BERAAT MÜTALAASI ve yine 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 2007/7 No.lu BERAAT KARARI ile kesinlik kazanmıştır. Beraat kararında yer alan ifadeler şu şekildedir. "Sanıkların savunmalarına, katılan Ebru Şimşek vekillerinin beyanlarına, Ebru Şimşek ile ilgili izlenen CD görüntülerine, yine Ebru Şimşek ile ilgili CD görüntüleri üzerinde görüş beyan eden bilirkişi Nevzat Tarhan'ın beyanına, inşaat mühendisi bilirkişi Çağlar Göksu'nun Ebru Şimşek'in görüntülerinin alındığı evle ilgili beyanına, EBRU ŞİMŞEK'İN İLİŞKİLERİ konusunda beyanda bulunan savunma tanıkları Özgür Aydemir, Mehmet Ali Yıldırım, Tacettin İnce, Yavuz Coşkun, İbrahim Özcan, Ecevit Şahin'in anlatımlarına göre; sanıklar (..) hakkında TEHDİT İLE MENFAAT SAĞLAMAK (ŞANTAJ) SUÇUNDAN AÇILAN DAVADA ATILI SUÇUN SÜBUT BULMADIĞI (SABİT OLMADIĞI) ANLAŞILMAKLA (...) SANIKLARIN BERAATİNE KARAR VERİLMESİ GEREKTİĞİ SONUCUNA VARILMIŞTIR." |
EBRU ŞİMŞEK'İN İFTİRA MAHİYETİNDEKİ İFADELERİ SEBEBİYLE
MAHKEME KARARIYLA TEKZİP YAYINLAYAN KURULUŞLAR
YAYIN | YAYIN TARİHİ | KARAR MAHKEMESİ | KARAR TARİHİ | KARAR NO.SU |
VATAN GAZETESİ | 10/17/05 | BÜYÜKÇEKMECE 1.SULH CEZA MAH | 11/1/05 | 2005/1946 K. |
VATAN GAZETESİ | 10/17/05 | BÜYÜKÇEKMECE 3.ASLİYE CEZA MAH. | 12/1/05 | 2005/14 MÜT. |
VATAN GAZETESİ | 10/17/05 | BÜYÜKÇEKMECE 1.SULH CEZA MAH | 11/1/05 | 2005/1945 K. |
VATAN GAZETESİ | 10/17/05 | BÜYÜKÇEKMECE 3.ASLİYE CEZA MAH. | 12/1/05 | 2005/11 MÜT. |
TRT2 | 10/17/05 | ANKARA 26.ASLİYE CEZA MAH. | 1/4/06 | 2005/12 K. |
KANALD | 04-05.12.2005 | ANKARA 7.SULH CEZA MAH. | 12/23/05 | 2005/57 K. |
KANALD | 04-05.12.2006 | ANKARA 1.ASLİYE CEZA MAH. | 2/3/06 | 2006/24 MÜT. |
KANALD | 10/17/05 | ANKARA 10.SULH CEZA MAH. | 10/26/05 | 2005/955 MÜT. |
KANALD | 10/17/05 | ANKARA 21.ASLİYE CEZA MAH. | 12/6/05 | 2005/274 MÜT. |
SKYTÜRK | 10/17/05 | ANKARA 4.ASLİYE CEZA MAH. | 1/23/06 | 2005/348 MÜT. |
CNBC-E | 10/17/05 | ANKARA 10.SULH CEZA MAH. | 10/26/05 | 2005/953 MÜT. |
CNBC-E | 10/17/05 | ANKARA 5.ASLİYE CEZA MAH. | 11/16/05 | 2005/275 MÜT. |
KANALTÜRK | 10/17/05 | ANKARA 10.SULH CEZA MAH. | 10/26/05 | 2005/954 MÜT. |
KANALTÜRK | 10/17/05 | ANKARA 5.ASLİYE CEZA MAH. | 12/13/05 | 2005/285 MÜT. |
NTV | 10/17/05 | ANKARA 25.ASLİYE CEZA MAH. | 12/8/06 | 2005/152 MÜT. |
STARTV | 04-05.12.2005 | ANKARA 7.SULH CEZA MAH. | 12/23/05 | 2005/56 MÜT. |
STARTV | 04-05.12.2005 | ANKARA 1.ASLİYE CEZA MAH. | 2/3/06 | 2006/23 MÜT. |
RADYO FOREKS | 10/17/05 | ANKARA 27.ASLİYE CEZA MAH. | 11/12/05 | 2005/160 MÜT. |
RADYO TATLISES | 10/17/05 | ANKARA 20.ASLİYE CEZA MAH. | 12/1/05 | 2005/213 MÜT. |
İSTANBUL FM | 10/17/05 | ANKARA 27.ASLİYE CEZA MAH. | 2/28/05 | 2006/52 MÜT. |
RADİKAL GAZETESİ | 7/2/05 | FATİH 1.SULH CEZA MAH. | 10/31/05 | 2005/1597 K. |
TAKVİM GAZETESİ | 1/6/05 | İSTANBUL 1.SULH CEZA MAH. | 5/10/05 | 2005/443 K. |
TAKVİM GAZETESİ | 1/6/05 | İSTANBUL 2. ASLİYE CEZA MAH. | 5/18/05 | 2005/66 MÜT. |
GÖZCÜ GAZETESİ | 7/15/02 | BÜYÜKÇEKMECE ASLİYE CEZA MAH. | 1/8/03 | 2003/6 K. |
VATAN GAZETESİ | 9/16/02 | FATİH 2.SULH CEZA MAH. | 11/28/02 | 2002/467 K. |
VATAN GAZETESİ | 9/16/02 | FATİH 2.ASLİYE CEZA MAH. | 3/3/03 | 2003/22 K. |
KAPRİS DERGİSİ | 4/5/03 | BÜYÜKÇEKMECE ASLİYE CEZA MAH. | 9/9/03 | 2003/240 K. |
KAPRİS DERGİSİ | 4/5/03 | BÜYÜKÇEKMECE SULH CEZA MAH. | 11/20/03 | 2003/492 K. |
KAPRİS DERGİSİ | 4/5/03 | ZEYTİNBURNU 2.ASLİYE CEZA MAH. | 2004/29K. | |
GALA DERGİSİ | 4/6/03 | BÜYÜKÇEKMECE ASLİYE CEZA MAH. | 8/29/03 | 2003/227 K. |
POSTA GAZETESİ | 5/9/03 | BÜYÜKÇEKMECE SULH CEZA MAH. | 8/7/03 | 2003/917 K. |
POSTA GAZETESİ | 5/9/03 | BÜYÜKÇEKMECE ASLİYE CEZA MAH. | 9/15/03 | 2003/255 K. |
EBRU ŞİMŞEK'İN TEHDİT ALTINDA VE ŞUUR BULANIKLIĞI İÇİNDE ÇEKİLDİĞİNİ İDDİA ETTİĞİ FUHUŞ PAZARLIĞI GÖRÜNTÜLERİ, İSTANBUL 2. AĞIR CEZA MAHKEMESİ YARGIÇLARININ, DURUŞMA SAVCISININ VE BİLİRKİŞİNİN HUZURUNDA İZLENMİŞ, EBRU ŞİMŞEK'İN BU İDDİASININ GERÇEK OLMADIĞI TARTIŞMASIZ BİÇİMDE ANLAŞILMIŞTIR
Görüntülerde en ufak şüpheye mahal bırakmaksızın fark edilebilen hususlar, Ebru Şimşek'in iddialarının gerçek dışı olduğunun açık ve somut delilleridir. Bu hususlardan bazıları şu şekildedir:
- Ebru Şimşek'te herhangi bir sarhoşluk veya şuur bulanıklığı görülmemektedir.
- Hiçbir denge veya kontrol sorunu yaşamaksızın rahatça oturmakta, kalkmakta, yürümekte, giyinmekte, soyunmaktadır.
- Her söyleneni rahat ve kusursuzca algılamaktadır.
- Kendisine verilen parayı saymakta ve hesap yapmaktadır.
- Kavram seçimi, dilbilgisi ve vurgu açısından hatasız cümleler kurmaktadır.
- Hafızası yerindedir. Örneğin görüntüdeki müşteri, aracılık yapan kişinin ismini hatırlayamamakta ve Ebru Şimşek'e sormaktadır. Ebru Şimşek ise aracılık yapan kişinin ismini (Semi) hiç düşünmeden hemen söylemektedir. Aynı şekilde kendisinden telefon numarasını isteyen müşteriye, hiç düşünmeden ve duraksamadan cevap vermektedir.
- Oldukça hazır-cevap konuşmalar yapmaktadır. Her şeye anında (kendi hayat felsefesi doğrultusunda) mantıklı ve tutarlı cevaplar verebilmektedir.
- Konuşmalarında gönülsüz bir rol havası değil, taklidi mümkün olmayan doğal ve istekli bir hava vardır.
- Konuşmalardaki konular spontane olarak yani önceden belirlenmemiş şekilde gelişmektedir.
- Gerektiğinde kendini savunmakta, karşı mantıklar geliştirmektedir. İstemediği şeylere itiraz etmektedir. Menfaatlerini titizlikle korumaktadır.
- Şaşırma, gülme gibi tepkileri tamamen tabiidir.
- O sıradaki konuşma ve davranışlarının kaydedildiğinden habersiz olduğunu gösteren davranışlarda bulunmaktadır. (Örneğin, ışığı kapatmayı teklif etmektedir.)
- Sesinde, konuşmalarında ve hareketinde korku, tedirginlik, endişe, heyecan gibi tehdit belirtileri bulunmamaktadır. Ses titremesi, kesik kesik konuşma, tereddüt, duraksama gibi, kişinin rahat konuşmadığını gösteren belirtilerin hiç biri göze çarpmamaktadır
- Neşeli ve canlı bir ruh halindedir. Espriler yapmaktadır. Karşısındakinin şakalarına gülmektedir.
- Çevreden talimat alan bir kişinin davranışları görülmemektedir. Göz teması doğrudan karşısındaki kişiyledir. Çevrede başka biri olmadığı anlaşılmaktadır. Hiçbir şekilde (göz ucuyla bile olsa) kameraya baktığı gözlenmemektedir.
- Çevrede herhangi bir kişinin (ya da iddia ettiği gibi) "silahlı kişiler"in olduğuna dair gölge, ses vs. hiçbir belirti yoktur. Ebru Şimşek, müşterisi ile tek başınadır.
- Görüntülerin başında ekrana gelen (ve daha sonra kendisiyle röportaj yapılan) Semi Karaş'ın bu gibi gayri meşru para karşılığı ilişkilere aracılık eden, bu çevrelerde "muhabbet tellalı" tabir edilen bir kişi olduğu anlaşılmaktadır. Semi Karaş tevilli olarak bu durumu ikrar etmektedir. Bu husus, para alışverişinin ve para pazarlıklarının mizansen olmadığını göstermektedir.
- Semi Karaş da rol yapmamaktadır. O dünyanın insanlarına has konuşmalar ve davranışlar sergilemektedir.
- Semi Karaş'ın annesi, Show TV'nin Çok Özel programı ekibi tarafından yapılan gizli kamera çekiminde, kaydedildiğinin farkında olmaksızın Ebru Şimşek'in gerçek durumunu açıklamakta, Ebru Şimşek'in para karşılığı erkeklerle birlikte olduğunu ifade etmekte, bu konuyla ilgili olarak Ebru Şimşek'in aradığını ve kendisini ele vermemelerini istediğini aktarmaktadır.
- Ebru Şimşek, o dünyada kullanılan profesyonel müşteri kazanma tekniklerine başvurmaktadır. Müşteri zannettiği gazeteciye yakışıklı olduğunu, onu beğendiğini, kendisinin tam tipi olduğunu söylemektedir.
Bu görüntülerde Ebru Şimşek'in iddia ettiği gibi herhangi bir tehdit, baskı, rol, zorlama veya uyuşturucu ilaç etkisinin söz konusu olmadığı, Ebru Şimşek'in zor ve baskı altında değil tabii ve kendi iradesi doğrultusunda tavırlar gösterdiği, bu görüntüdeki olayın sıradan bir "gayri ahlaki ilişki pazarlığı" olduğu, görüntüleri seyreden herkes tarafından anlaşılmıştır. Nitekim aynı konuyla ilgili iftira soruşturmalarını yürüten 8 ayrı savcılık, bu konuda dava dosyamızda raporları bulunan adli tıp uzmanları, profesörler, doktorlar ve daha birçok kişi, görüntüleri izler izlemez Ebru Şimşek'in iddialarının gerçek dışı olduğu kanaatine ulaşmışlardır.
Dolayısıyla halen bu kişinin beyanlarına ve iddialarına dayanarak yayınlar yapanlar boşuna uğraşmaktadırlar. Yargının tesbit ettiği gerçekleri saptırarak vermenin kimseye faydası yoktur. Türk Milleti bu tip haberlere aldanmaz; bu tip haberleri yapanlar ise kendi güvenilirliklerini ve saygınlıklarını yitirmektedirler.
Ebru Şimşek'in, fuhuş pazarlığı görüntülerinin bir BAV mensubunun evinde çekildiği iddiasının iftira mahiyetinde olduğu mahkemece ortaya çıkarılmıştır.
Ebru Şimşek'in bir BAV mensubunun İstinye'deki evinde çekildiğini öne sürdüğü görüntülerinin, gerçekte bu evle ilgisinin bulunmadığı bilirkişi raporuyla ortaya çıkmıştır. Bilindiği gibi, 1994 yılında, Ebru Şimşek, ortaya attığı "benim görüntülerimi BAV mensupları silah tehdidiyle çekti" senaryosuna kendince inandırıcılık katmak amacıyla, olayın nerede gerçekleştiğini soran emniyet görevlilerine bir BAV mensubunun İstinye'deki evini göstermiştir. Bununla da yetinmeyerek, -daha önce başvurduğu mahkemelerin iddiaların geçersizliğini görerek takipsizlik kararı verdiği- bu ithamını, BAV Davası'na taşımıştır. Bunun üzerine davaya bakan İstanbul 2. Ağır Ceza Mahkemesi, İstinye'deki bu ev ile Ebru Şimşek'in görüntülerindeki evi, mahkeme heyetinin de iştiraki ile resmi bilirkişiye inceletmiştir.
Mahkemenin tayin ettiği İnşaat Yüksek Mühendisi Çağlar Göksu tarafından gerçekleştirilen bu bilirkişi tetkiki sonucunda, EBRU ŞİMŞEK'İN KANAL 6'DA YAYINLANAN GÖRÜNTÜLERİNDEKİ EVİN KESİNLİKLE İSTİNYE'DEKİ EV OLMADIĞI, bu iki evin tamamen farklı yerler olduğu ortaya çıkmıştır. Bilirkişinin buna ilişkin verdiği raporun sonuç kısmında şu ifadeler yer almıştır: "… Söz konusu mekanların AYRI MEKANLAR olduğu, gizli kamera görüntülerinin kaydedildiği mekandaki döşeme sisteminin asmolen döşemeli sisteme çevrilmesinin teknik olarak mümkün olmadığı kanaatindeyim." (18.10.2004 tarihli bilirkişi raporu, sf.3) Başka bir deyişle, Ebru Şimşek baştan sona GERÇEK DIŞI BİR SENARYO ANLATMIŞ, senelerce Türk Halkı'nı YANILTMAYA ÇALIŞMIŞTIR.
Ebru Şimşek'in gösterdiği evin görüntülerdeki evle ilgisi bulunmadığı gibi, anlattığı "silahlı tehdit" hikayesinin de görüntülerdeki gayriahlaki olayla ilgisi bulunmamaktadır. Görüntülerdeki olay gerçek bir GAYRİAHLAKİ PAZARLIĞA aittir ve konunun BAV camiası mensuplarıyla hiçbir ilgisi bulunmamaktadır.
GÖRÜNTÜLERDEKİ EVİN TAVANI: BETONARME PLAK DÖŞEME (SARKAN KİRİŞLİ TAVAN)
İstinye'deki villa ile fuhuş pazarlığı görüntülerindeki evin taşıyıcı sistemleri (kolon-kiriş yapıları) birbirinden tamamen farklıdır.
Ebru Şimşek'in görüntülerindeki yapı "Betonarme plak döşeme sistemiyle" (tavandan sarkan kirişlerin görüldüğü sistem) inşa edilmiştir.
İSTİNYE'DEKİ VİLLANIN TAVANI: ASMOLEN DÖŞEME SİSTEMİ (ASMOLEN TAVAN)
İstinye'deki villa ise "Asmolen döşeme sistemiyle" (kirişlerin tavan içinde gömülü oldukları için görülmediği sistem) inşa edilmiştir.
BAV MENSUPLARI ÇETE İFTİRASINDAN DA MAHKEMELERCE AKLANMIŞLARDIR
İstanbul 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 2007/7 no.lu gerekçeli kararı, BAV camiası mensuplarını çete iddialarından aklamıştır. Bu iddianın mesnetsiz olduğunu belgeleyen kanıtları sayan mahkeme, BAV Davası'nda çete suçunun da bulunmadığını şu ifadelerle kayda geçmiştir:
"Sanıkların savunmalarına, savunma tanıklarının ve bilirkişilerin beyanlarına ve 2004/337 esas sayılı dosyada dinlenen müşteki ve tanıkların yargılama sırasındaki beyanlarına ve yukarıda deliller bölümünde tek tek gösterilen delillere göre sanıkların cürüm işlemek için teşekkül oluşturdukları, bu örgütte yönetici ya da üye oldukları konusunda atılı (...) SUÇLARIN SABİT OLMADIĞI SONUÇ VE KANISINA VARILARAK, sanıkların bu suçtan da BERAATLERİNE..."
Diğer taraftan Ebru Şimşek'in eski avukatı Ercüment Yaltır, 2002 yılında, İstanbul C. Başsavcılığına BAV mensupları aleyhinde, 313. madde (cürüm işlemek için teşekkül oluşturma) çerçevesinde suç duyurusunda bulunmuştur. Başsavcılık suçun oluşmadığını tespit ederek takİpsİzlİk kararI vermiştir. Bu karar, itiraz üzerine, Beyoğlu Ağır Ceza Mahkemesi tarafından da tasdik edilmiştir.
O tarihten bugüne Ercüment Yaltır ve arkadaşlarının başvuruları dolayısıyla çeşitli savcılıklarca tam 7 kere soruşturulmuştur. Bu soruşturmaların tamamında takipsizlik kararları verilmiş ve bu kararlar ağır ceza mahkemelerince tasdik olunmuştur. Ağır Ceza Mahkemeleri kararlarıyla onaylanan bu takipsizlik kararları, davamız yargılananlarının ne eski TCK'nın 313. maddesinde belirtilen ne de yeni yasanın 220. maddesinde belirtilen suçları işlemediklerinin kesin kanıtlarıdır.
Bilim Araştırma Vakfı Başkanı Sedat Altan