Onlar, ayakta iken, otururken, yan yatarken Allah'ı zikrederler ve göklerin ve yerin yaratılışı konusunda düşünürler. (Ve derler ki:) "Rabbimiz, sen bunu boşuna yaratmadın. Sen pek yücesin, bizi ateşin azabından koru. (Al-i İmran Suresi, 191)
Tilkiler avlanmak için kendilerine gerekli özel bir sistemle yaratılmıştır. Avlarıyla aralarındaki mesafeyi değerlendirirken tilkiler dünyanın manyetik alanını kullanırlar. Avlarını gördükleri zaman herhangi bir yönde atlarlar. Fakat avları gizlenmiş ise avlarının üzerine neredeyse her zaman kuzeydoğu yönünde olacak gibi atlarlar. Bu seçimin önemli bir sebebi vardır. Tilki saldırıyı bu yönde gerçekleştirirse başarı %72 olurken, diğer yönlerden gelen saldırılarda başarı %18’lerde kalmaktadır. Bir tilki her seferinde aynı yönde atladığında en rahat şekilde avını yakalamaktadır.
Tilkilerin retinasında halka şeklinde bir gölge oluşur ve bu gölge manyetik kuzeye doğru en koyudur. Bu gölge, avın sesinin geldiği yer ile aynı hizaya gelene kadar tilki ilerler. Böylece başarıyla avı yakalamak için en uygun uzaklığı ayarlamış olur. Tilkilerin bu davranışları günün her saatinde ve rüzgârın yönünden de bağımsız olarak, aynı şekilde gerçekleşmektedir. Manyetik alan kullanılarak yön bulmanın yanında, uzaklık ölçümü de yapabilen bilinen ilk canlı tilkidir.
Bu mükemmel mekanizmayı işletebilmek için sadece gözün manyetik alanı algılaması yetmez; bu bilginin en doğru şekilde yorumlanması, uzaklık hesabında kullanılabileceği bilgisi ve ince matematik hesapları da gereklidir. Bu üstün bilginin tilkinin kendisinden gelmediği çok açıktır. Yüce Allah onu böyle bir yetenekle yaratarak yaşaması için ihtiyaç duyduğu özellikleri vermiştir.