Allah’ı tanımadan, dinini öğrenmeden yetişen bir çocuk hiç kuşku yok ki hayatında birçok zorlukla karşılaşacaktır. Allah sevgisi ve Allah korkusu kendisine en başta öğretilmediği için, karşılaştığı olaylarda hep nefsi ile hareket edecek, yalan söyleyerek kendini kurtaracağını zannettiği için kolaylıkla yalan söyleyecek, haksız yoldan menfaat sağlamayı normal karşılayacak, yardımsever ve yumuşak başlı olmak yerine asi ve bencil olacaktır. Her şeyden önemlisi, dünyada sürekli olarak zarara uğrayacağı gibi, ahiretini de kaybedecek, Allah’tan ve dinden uzak bir hayat sürdüğü için cennete girme imkanını sonsuza dek yitirmiş olacaktır.
Bu nedenledir ki, bir anne babanın çocuğunun iyiliği için ilk yapması gereken şey, Allah sevgisini ve Allah korkusunu küçük yaşta ona öğretmektir. Çocuğa öncelikle kendisini Allah’ın yarattığı, bütün evrenin yaratıcısının Allah olduğu açıklanmalı, O’ndan başka kimsenin hiçbir şeye güç yetiremeyeceği, bütün gücün Allah’tan olduğu, O’nun her şeyi gördüğü, bildiği, duyduğu, tüm insanlara karşı çok merhametli ve çok adaletli olduğu, sahip olduğu her şey için O’na şükretmesi gerektiği, ahiretin kesin bir gerçek olduğu, bir gün ölüp Allah’ın huzuruna gideceği ve dünyada sergilediği tüm davranışlar için hesap vereceği öğretilmelidir. Çocuk çevresinde gördüğü her canlıyı Allah’ın yarattığını, rengarenk çiçekleri, hayvanları, bitkileri, topraktan mükemmel tat ve kokuya sahip bir şekilde çıkan çilekleri, elmaları, portakalları, narları, muzları Allah’ın yarattığını, hastalandığı zaman ona şifa verenin Allah olduğunu, Allah’ın onu çok sevdiğini, dualarını işittiğini öğrenmeli, tek dostu ve yardımcısının Allah olduğunu en küçük yaşlarından itibaren bilmelidir.
Ayrıca çocuk Kuran’da tarif edilen güzel ahlak üzere yetiştirmelidir. Aslında Kuran’da emredilen güzel ahlakın yaşandığı bir evde yetişen çocuk doğal olarak güzel ahlakı benimseyecektir. Allah için sevmesi gerektiğini, sahip olduğu her şeyi başkalarıyla paylaşmayı, her şartta güzel söz söylemeyi, fakirlere yardım etmeyi, insanlarla alay etmemeyi, egoist olmamayı, fedakar olmayı, mütevazı olmayı büyüklerinden gören çocuk, güzel ahlakı hızlı bir şekilde uygulayacaktır.
Kısaca tekrar etmek gerekirse; çocuklara yapılacak en büyük iyilik, onlara bütün gücün Allah’a ait olduğunu hissettirmek ve O’nu dost edinmesini sağlamak olacaktır. Eğer bir çocuk inançlı ve tevekküllü yetiştirilirse sağlam bir karaktere sahip olur. Ama tüm gücün Allah’tan olduğunu bilmezse, hayatı boyunca insanlardan korkacak, insanlara yaranmaya çalışacak, onlardan medet umacaktır. Öte yandan çocuk imanlı ve tevekküllü yetiştirildiği takdirde, bu onun tüm hayatı boyunca rahat ve huzurlu yaşamasına vesile olacaktır. O zaman çocuk ne kadar küçük olursa olsun, olgun bir mümin aklına ve ahlakına sahip olacak, karşılaştığı olaylar karşısında duygusal açıdan çöküntüye uğramayacak, hoşuna gitmeyen bir şeyle karşılaştığında ağlamayacak, yakınmayacak, olayların hep Allah’ın kontrolünde olduğunu bilecek, tevekkül edecek, güzel tavır gösterecektir. Unutmamak gerekir ki, dinimiz bir çocuğun dahi anlayacağı kadar açık ve kolaydır. Bu nedenle çocuklara mutlaka Kuran’ı okumak, ayetleri onlara açıklamak, Peygamberimiz (sav)'in güzel ahlakını anlatmak, her şeyin gerçek yönünü onlara öğretmek gerekmektedir.