Bireysel özgürlükler ve kılık kıyafet yönetmeliği
ucgen

Bireysel özgürlükler ve kılık kıyafet yönetmeliği

2301

Tarih içinde farklı anlamlar yüklenen özgürlük, en basit tanımla herhangi bir dış baskı, engel ve müdahale olmaksızın belli davranış ve eylemlerde bulunabilmektir. Herkes aynı insanlık değerine sahip doğmuştur, dolayısıyla din, dil, milliyet, ırk, görüş farkı gözetilmeksizin aynı oranda özgür yaşamalı, aynı insanlık haklarına sahip olmalıdır. Hak ve özgürlükler çoğunluk ve gücü elde tutanlar tarafından keyfi olarak kısıtlanamaz; yaşatılıp korunmaları ise müreffeh bir toplumun ardındaki en önemli itici güçlerdendir.

Bireysel hak ve özgürlüklere, farklılıklara, özel hayatlara saygı konusunda gelişmiş ülkeler, demokrasi alanında da aynı oranda ileridirler. Doğru işleyen demokratik toplumlarda kişilerin hak ve özgürlükleri diğerleri tarafından beğenilmese ve tasvip edilmese de saygı görür, korunur ve geliştirilir. Demokratik yapısını geliştirememiş ülkelerde ise çoğunluk ya da güç sahipleri kendine benzemeyeni, kendisinden olmayanı kısıtlayabilmektedir.

Hiç kuşku yok Türkiye özellikle son dönemde daha şeffaf, daha gelişmiş bir demokrasi için gayret sarf eden bir ülke. Son yıllarda gerçekleştirdiği köklü reformlarla demokrasi yolunda önemli gelişmeler kaydetti. Son olarak da ilkokul 5. sınıftan itibaren ortaokul ve liselerde geçerliliği kabul edilen başörtüsü serbestisi Türkiye'deki demokratik açılım sürecini pekiştiren güzel bir gelişme oldu ve tüm ülkede dileyen öğrenciler derslere başörtüsüyle girmeye başladılar. Ancak Milli Eğitim Bakanlığı'nın Öğrenci Kılık ve Kıyafetlerine Dair Yönetmeliği'nde önceden de var olan saç boyama, makyaj, bıyık ve sakal yasağı bütünüyle korunduğu gibi, listeye piercing ile dövme yasağı da eklendi. Buna göre öğrenciler okullarda saçlarını boyayamayacaklar, dövme yaptıramayacak, piercing takamayacaklar. Bu durum demokrasi tartışmalarını yeniden ülke gündemine taşıdı. Söz konusu kısıtlamaların son yılların demokratik kazanımları üzerine gölge düşürdüğünü dile getirenlerin sayısı oldukça fazla.

Nitekim dünya değişiyor, zihniyetler değişiyor, beyinlerin üzerindeki baskılar ortadan kalkıyor. Demokrasi yolunda olabildiğince güçlenmeye, ilerlemeye ve değişime ayak uydurmaya çalışmak en doğru olanı.

Dünyadaki değişimin en çok etkilediği kesim şüphesiz gençler. Gençler artık özgür olmak, en güzel yıllarını baskıdan uzak, rahat ve mutlu yaşamak istiyorlar. Koyu disiplin istemiyorlar. Piercing veya dövme yaptırmak isteyen genç de, başörtüsü takmak isteyen genç de; hepsi özgür olmak, engellerle karşılaşmadan dilediğini yapmak, gençliğini kendi tercih ettiği şekilde yaşamak istiyor. Güzel görünmek için makyaj yapmak isteyen genç kızlar ya da sakal bıraktığında kendini daha yakışıklı hisseden delikanlılar artık kısıtlanmak istemiyorlar. Ortaokul ve lise yılları onların en güzel görünmek istedikleri yıllar. Bırakalım istedikleri gibi giyinsinler, baskıdan kurtulsunlar, mutlu olsunlar. Okullar renkli olsun, rengarenk olsun, cıvıl cıvıl olsun. Özgür olmanın verdiği huzur, sevinç ve enerji her yerde hissedilsin. Kısıtlamaların ardındaki sebep gençliğin dejenere olma kaygısı ise, bilinmeli ki renkler insanları dejenere etmez. Aynı şekilde sakal, bıyık, dövme ya da küpe de...

Gerçek şu ki bireysel özgürlükler hangi düşünce, din ve miletten olursa olsun dünyada en çok talep edilen insanlık haklarının başında geliyor. Bireylerin özgürlükleri ellerinden alındığı takdirde üzerlerinde bir korku, huzursuzluk, endişe ve güvensizlik başgösteriyor, bu ise kaçınılmaz olarak hastalıklı bir yapının gelişmesine yol açıyor. Özgürlükleri ellerinden alınan bireyler neşelerini, şevklerini, heyecanlarını, üretme kabiliyetlerini yitiriyorlar. Özgür olduklarında, kendilerini diledikleri gibi ifade ettiklerinde son derece huzurlu ve üretken olacak iken, sağlıksız, içe kapalı bir nesil gelişiyor. Kuşkusuz bu kimsenin lehine değil. Zira baskıdan kurtulmuş, hür düşünen bir gençlik bir milletin umudu, geleceğinin güvencesidir. Dahası gençlik bir millet için en önemli kuvvetlerden biridir. Genç bir nüfusu olan ülkemiz bu vasfını iyi değerlendirmeli, gençlerinin özgür olmasını, özgür düşünmesini, büyük sorumluluklar almasını mümkün kılacak bir akla sahip olabilmesi için hür yetişmesini teşvik etmelidir. 

Adnan Oktar'ın Arabian Gazette ve Urdu Times'da yayınlanan makalesi

http://www.arabiangazette.com/individual-freedoms-rights-regulations-clothing/

PAYLAŞ
logo
logo
logo
logo
logo
İNDİRMELER