Denizde yaşayan bir memeliye açıklama getiremedikleri için Darwinistler, balinanın varlığına bir senaryo uyduramazlar. Karadan bir canlının tekrar suya girdiğini iddia etmekle yetinirler. Darwin ise, balinaların karada böcek avlayan ayılardan evrimleştiğini iddia etmiştir. Fakat Celal Şengör, Darwin’in bu utanç verici iddiasını külliyen reddetmiş, Darwin’in kitabının hiçbir baskısında böyle bir iddianın yer almadığını iddia etmiştir. Oysa Darwin, Türlerin Kökeni kitabının 1856 tarihli ilk baskısında bunu açıkça yazmıştır:
Denizde yaşayan bir memeliye açıklama getiremedikleri için Darwinistler, balinanın varlığına bir senaryo uyduramazlar. Karadan bir canlının tekrar suya girdiğini iddia etmekle yetinirler. Darwin ise, balinaların karada böcek avlayan ayılardan evrimleştiğini iddia etmiştir. Fakat Celal Şengör, Darwin’in bu utanç verici iddiasını külliyen reddetmiş, Darwin’in kitabının hiçbir baskısında böyle bir iddianın yer almadığını iddia etmiştir. Oysa Darwin, Türlerin Kökeni kitabının 1856 tarihli ilk baskısında bunu açıkça yazmıştır:
“Kuzey Amerika’da siyah ayı, tıpkı balinalar gibi, ağzı açık bir şekilde suda böcek yakalayabilmek için saatlerce yüzerken görülmüştür. Bu her ne kadar çok uç bir izah olsa da, eğer sürekli olarak böcek sağlanırsa ve eğer iyi adapte olmuş rakipler ülkede henüz ortaya çıkmamışsa, ayı ırkının, doğal seleksiyon ile, yapılarında ve alışkanlıklarında fazla, daha da fazla suda yaşar hale gelerek değişime uğramalarında bir zorluk göremiyorum. Gitgide genişleyen, daha da genişleyen ağızlarıyla, ta kİ bİr balİna kadar dev bİr yaratIk halİne gelİnceye kadar.”(Türlerin Kökeni, 1. baskı, 6. bölüm, s. 184)
Darwin çeşitli baskılar neticesinde kitabın sonraki baskılarından bu alıntıyı çıkarmış, fakat çıkardığına pişman olmuştu. Mektuplarından birinde şöyle demişti:
“Bir ayının ağzının, değişen alışkanlıklarına uygun gelecek derecede genişlemesinde hiçbir zorluk olmadığı konusunda hala ısrar ediyorum.” (More Letters of Charles Darwin, Francis Darwin, 1903, s. 162)