ADNAN OKTAR'IN KAÇKAR TV'DEKİ CANLI RÖPORTAJI (15 ARALIK 2010)
ADNAN OKTAR: “Kendisine bereketler kıldığımız yerin doğusuna da, batısına da o hor kılınıp-zayıf bırakılanları (müstaz'afları) mirasçılar kıldık.” Bak ‘hor kılınıp’, hor kılınmak ne demek? Hakarete uğrayan, baskıya uğrayan, iftiraya uğrayan, engellenen, iftiralar atılan, nefes aldırılmayan, dövülen, sövülen, hapsedilen. “Hor kılınıp zayıf bırakılanlara.” Nasıl zayıf bırakıyor? Ekonomik ambargo uyguluyor, ticaret yapmıyor, tecrit ediliyor, “ve böylece zayıf bırakılan” diyor. “Hor kılınıp-zayıf bırakılanları (müstaz'afları) mirasçılar kıldık.” Burada kastedilen kimdir? Mehdi (a.s.) ve talebeleridir, inşaAllah, ve İsa Mesih (a.s.) ve talebeleri. “Rabbinin İsrailoğulları’na olan o güzel sözü (vaadi), sabretmeleri dolayısıyla tamamlandı (yerine geldi).” Demek ki sabredilmesi gerekiyor. Bu asrın İsrailoğulları da Mehdi (a.s.) ve talebeleridir. Bu asrın Ben-i İsrail’i budur.