Sonuç

dağlar

İman hakikatleri üzerinde tefekkür etmek, insanların kendi isteğine bırakılmamış, Kuran'da emredİmilmiştir. Bu nedenle tüm evreni kapsayan iman hakikatleri üzerinde düşünmek, müminler için sürekli bir ibadet niteliğindedir.

Müminler Allah'ın varlığını her an ve daha güçlü hissetmelerini sağlayan iman hakikatleri sayesinde Allah'ın sıfatlarını ve sıfatlarının üstünlüğünü daha iyi kavrayıp, O'na daha fazla yakınlaşmaya çalışırlar. İman hakikatlerinden kaynaklanan derin tefekkürleri nedeniyle Allah'ın ilim ve kudretinin sınırsızlığını gördüklerinden, Allah'a karşı duydukları korku kat kat artmış olarak, dünyada her an Allah'ın rızasına, rahmetine ve cennetine kavuşmanın arzusu ve özlemiyle yaşarlar. Sonunda ise Allah'ın dilemesiyle, Allah'ı hakkıyla takdir ettikleri ve O'nun rızası dışında hiçbir beklentileri olmadan yaşadıkları dünyadan ayrılarak, altlarından ırmaklar akan cennetlerdeki köşklerine yerleştirilirler. Kuran'da iman edenlere cennetin müjdelendiği ayetlerden biri şöyledir:

İman edip salih amellerde bulunanlar ise Cennet halkıdırlar, orada süresiz kalacaklardır. (Bakara Suresi, 82)

İnkar edenler ise şuursuzluk ve bilgisizliğin sebep olduğu gaflet hali ile Allah'ın varlığının açık dellilerinden yüz çevirirler. Bunların sonu ise Kuran'da şöyle haber verilmiştir:

İnkâr edip ayetlerimizi yalanlayanlara gelince; onlar da içinde sürekli kalıcılar olmak üzere, ateşin halkıdırlar. Ne kötü bir dönüş yeridir o. (Teğabün Suresi, 10)

Kuran'da bildirilen bu hükümler doğrultusunda cehennemden korunup-sakınan; sonsuz güzellikte, nefsin arzuladığı her şeyin en mükemmel ve kusursuz bir şekilde yaratılarak müminlere sunulduğu cenneti arzulayan herkes, Rabbimizi daha yakından tanıyarak O'nun rızasını, dostluğunu ve sevgisini kazanmaya çalışmalıdırlar. Bunun için de iman hakikatleri üzerinde derin tefekkür ederek, Allah'ın üstün sıfatları hakkında daha fazla ilim ve kavrayış sahibi olmalıdırlar. Öğrenmek ve tefekkür etmenin yanı sıra, iman hakikatlerini anlatmak da insanların imanlarına vesile olmak, imanlarını artırmak açısından oldukça önemlidir. İman hakikatlerini anlatarak insanları düşünmeye davet etmek, tüm iman edenlerin üzerine düşen önemli bir sorumluluktur.

Sizi sarsıntıya uğratır diye yerde sarsılmaz dağlar bıraktı, ırmaklar ve yollar da (kıldı). Umulur ki doğru yolu bulursunuz. (Nahl Suresi, 15)