Sunucu: Batı dünyası Suriye’deki durum karşısında büyük ölçüde kayıtsız kaldı. Bunun nedeninin ne olduğunu düşünüyorsunuz?
Luca Steinmann: Batı dünyası Suriye’de olup bitenle doğrudan bağlantılı. İlk başta, yani her şeyin en başında, Suriye’de ülkenin içine gelen ve olup biteni etkilemeye çalışan bazı Batılı güçlerin etkisi görülüyordu. Bunları söylerken Fransa’nın oynadığı rolü ve daha sonrasında, ikinci aşamada, terörist olarak tanımlanan bu asileri desteklemeye çalışan ABD’nin oynadığı rolü düşünüyorum. Benim bu söylediğim yeni bir şey değil; geçen hafta, Suriye içindeki asilerin eğitiminin durdurulması emrini verdiğinde Donald Trump’ın sözleriyle de teyit edilmiş bir gerçek. Ama Batı’nın bu sessizliğinin bir başka nedeni de Suriye çatışmasında çok önemli rol oynayan aktörlerin, Batı’daki önemli ülkelerle güçlü bağlantıları olan bazı yabancı aktörlerin varlığı. Örneğin, hükümet aleyhinde, Suriye hükümeti aleyhinde 2011 yılında başlayan ilk gösterilere katılan bazı kişilerle röportaj yaptım ve gördüm ki ilk anda, bu gösteriler gerçekten de değişim isteyen halkın içinden geliyor olsa bile, ilk bir kaç günden sonra adım adım bazı dış güçlerin etkisi de onlar arasına katılmış. Ve böylece insanlar Şiiler aleyhine, İran aleyhine, Hizbullah aleyhine – ki bunların hiçbiri o sırada Suriye’de sahada değildi- sloganlar dinlemeye başladı. Yani en başından bu yana, bunun bir iç savaş değil de bugün olduğu gibi uluslararası bir savaş haline gelmesi için Şii dünyası ve Sünni dünyası arasındaki çatışmayı, rekabeti kullanmaya çalışan dış aktörler olduğu ortada.