Adnan Oktar’ın 9 Temmuz 2017 tarihli A9 TV röportajından
VTR: Pembe otobüsler bence çözüm değil, bunun yerine Türkiye'de cezaların daha çok arttırılması gerektiğini düşünüyorum. Türkiye çok fazla özgür bir ülke, ne kadar eleştiri gelse de cezalar çok hafif özellikle kadın hakları konusunda, bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz?
Adnan Oktar: Güzeller güzeli dediğin doğru da cezayla netice pek alınamıyor. Yani dünyanın her tarafında çok acımasız cezalar uygulanıyor. En güzel çözüm kadına sevginin, saygının yüceltilmesidir. Kadın sevgisi Allah sevgisinden bağımsız olmaz. Allah'ı coşkuyla seven bir insan, Allah'ın en mükemmel tecellisi olan kadına müthiş değer verir ve saygı duyar. Bir kere kadını korumayı bütün toplumun yapması lazım. Yani adamın eylemini yapamaması lazım. Bak ceza ne zaman geliyor? Eylem yapıldıktan sonra. Eylem yapıldıktan sonra cezayı versen ne olur? Cezayı vermezsen ne olur? Ama adam yapıyor yani bunu. Ceza da eylemi durdurmuyor. Mesela kadın öldürüyor, şehit ediyor kadını. Cezası ne?- müebbet. Adam ne yapıyor? Çekip vurup öldürüyor. Yani istediğin kadar ceza. Bir de diyorlar ki müebbet cezasını hücre hapsine çevirelim. Adamı istesen bir metrelik yerde tut sen, yapıyor yani. İnsanların kadınlara karşı sevgisini, saygısını en yüksek noktaya getirmek için derin Allah sevgisini, derin Allah korkusunu insanların kalbine nakşetmek lazım. Bunun için de iman hakikatleri, Kur'an mucizelerinin anlatılması lazım. İnsanların imanının derinleştirilmesi lazım. Yani özetle Mehdiyet gerekir. Mehdiyetin olduğu ortamda kadınları kimse öldüremez. Dövemez, sövemez ve ezemez. Yani kadın kutsal bir varlıktır. O kutsal yerini Mehdiyet döneminde alacaktır. Dolayısıyla şu an, mesela otobüslerde hanımlara saldıranlar oluyor. Dövmeye kalkan oluyor falan. Seyrediyorlar biz görüyoruz. Filmde, orada kamerayla tespit edilmiş oluyor görüntüler. Halkın epey bir bölümü seyrediyor. Halbuki öyle bir şeyde daha önce de söyledim: Arabanın karakola çekilmesi gerekir. Kapılarını kapatalım. Adama dersin "Ya yolu şaşırdım. Efendim yolu bulmaya çalışıyorum" dersin. Yani 155 arabasının yanına da götürebilirsin. Mesela en yakın nerede polis arabası sorarsın, şurada tamam oraya götürürsün. 155'in olduğu yere indirirsin, hanımı da ayrı birisi korur ve adamın yaptığına yapacağına 100 bin kere pişman etmek lazım. Yani oradaki diğer minibüslerin de geri olay yerine gelmesi lazım. Onlar da inecek. Oradaki müşteriler de inecekler. Adamı ayıplayacaklar, hanımı koruyacaklar. Bunu yaptığımızda bu tip olaylar mümkün değil bir daha olmaz. Cezanın bin misli daha etkili olur. Ama hanım kardeşimizin tabii canı yangın. Haklı, ama çözüm böyle olursa daha güzel olur.