Gaziantep Kanal 5 TV, 20 Eylül 2008 Adnan Oktar: Hatta Ermenistan Cumhurbaşkanının demeçleri. Dağlık Karabağ’ı da vermeye biz hazırız diyor. Yeter ki birleşelim diyor. Ermeniler de bizim kardeşimiz. Onlar da bizim canımız, ciğerimiz. Biz onları aç, sefil oralarda bırakmayız. Osmanlıdan bize mirastır onlar. Bizim kardeşlerimizdir... Darwinizm’in çıktığı dönemde bir ırkçılık fitnesi ortaya attı masonlar. Darwinizm fitnesini ortaya attılar ve mahvettiler ortalığı. Biz Ermeni kardeşlerimiz ile sevgi ile muhabbet ile yaşıyorduk. Ermeni ustalar çok mükemmel mobilyalar yaparlardı, resimler yaparlardı, inşaatlar yaparlardı, Osmanlı ülkesini güzelliştirirlerdi. Siyasetçiler vardı, doktorlar vardı. Nerede bu insanlar şu an? Bir fitnedir, bir yaygaradır koptu, darmakeşan oldu her yer. Niye bizden kopsun Ermenistan? Niye ayrı olsun? Kırım Gazeteleri, 14 Kasım 2008 Adnan Oktar: Ermeniler de öyle bizim canımız, ciğerimiz, eski dostlarımız, eski kardeşlerimiz. Bizden zorla ayırdılar onları. Biz onlara Millet-i Sadıka diyorduk, sadık millet. Paşalarımız var bizim Ermeni, sanatçılarımız var, bilim adamlarımız var. Yani, adeta bir adamın ciğerini söker götürürler ya öyle oldu yani. Niye ayrılsın Ermenistan bizden? Türk-İslam Birliği içinde yerini alması gereken bir ülkedir Ermenistan. Gürcistan da öyle. Kucaklaşalım, hep beraber olalım. Ticaret yapalım. Sanayi de iş birliği yapalım. Hastaneler, okullar açalım, tesisler kuralım. Yollar yapalım. Yardımlaşalım, mutlu olsunlar, onların mutluluğunu görüp biz de sevinç duyalım. Biz insanların mutluluğundan zevk alan bir milletiz. İnsanlar mutlu olunca biz mutlu oluruz. İnsanların acısı üzerine biz neşeyi, sevinci, mutluluğu kuramayız. Bütün mesele bunu anlatmakta. Bunu anlattıktan sonra Amerika da, Rusya da hepsi bunu görünce kabul eder. Ediyorlar da. Ve edecekler de yani. Bakın söylüyorum Türk-İslam Birliği kesin kes kurulacak. Yani, altını çizerek söylüyorum. Yani, 10 yıl 15 yıl içerisinde bu iş bitecek. Yani bunun hiç ikinci bir ihtimali yok. Ayrıca söylüyorum Mehdi’nin zuhuru da kesindir, İsa’nın zuhuru da kesindir. Dünyanın tamamının İslam ahlakıyla şerefleneceği günler de çok yakın. Bunların hepsi kesin olan şeyler çünkü, Allah kaderi böyle yaratmış, dünyanın kaderi böyle. Kuran bunu işaret ediyor, Peygamberimiz’in hadisleri bunu anlatıyor (s.a.v) Bu sevgi ve dostluk ve kardeşlik anlayışı bütün dünyayı saracak. Ekin TV, 1 Ocak 2009 Adnan Oktar: Özür dilenecek hiçbir şey yok, yani ne bizim onlardan özür dileyeceğimiz bir konu var, ne onların bizden, karşılıklı özür dilenecek bir konu yok. Böyle şeyleri böyle sürüncemeye sokmak, karmaşık hale getirmek bu şeytanın oyunu. Ermeniler adı üstünde Millet-i Sadıka’dır ve yüzyıllarca beraber yaşadığımız canımız ciğerimiz kardeşlerimiz. Bize canı gönülden severek, aşkla, muhabbetle hizmet etmişlerdir. Birçok Ermeni paşamız oldu bizim, bilim adamlarımız oldu, sanatçılarımız oldu, onlar bizim kardeşlerimiz. Birçok insanımızın da zaten soyu Ermenilerden geliyor. Hali hazırda çok fazla Ermeni kardeşimiz gelip burada çalışıyorlar. ARM Info Bağımsız Haber Ajansı, 9 Nisan 2009 Adnan Oktar: Şimdi herkes kemik hesabı yapmayı bırakacak. Kemik saymaya kalkışırsak yüzyıllar boyunca devam edecek düşmanca duyguların temelini atmış oluruz... Yani bu konuları gündeme getirenler, düşmanlık istiyorlar anlamına gelir. 1915'de ne olmuştu, Asala kimleri nasıl katletmişti, Hocalı'da neler yaşanmıştı diye ortaya dökmeye kalkışırsak, bundan dostluk, sevgi, kardeşlik çıkmaz. Geçmişi geçmişte bırakacağız inşaAllah. Kuran'da affetme vardır. Allah, cinayet işleyenleri dahi affetmenin daha hayırlı olduğunu bildiriyor. İncil'de de af ve hoşgörü var. Biz af yolunu benimsiyoruz. Hakkımızı helal ediyoruz. Ermeni kardeşlerimiz de onlara eğer hakkımız geçmişse haklarını helal etsinler, yepyeni bir dönem başlatalım. Geçmişi kurcalamak istemiyoruz. Geçmiş bizi ilgilendirmiyor. Geçmişe baksak bile o gün o işleri yapanlar şimdi yok ki, yepyeni bir nesil var. Asalanın yaptığı zalimliklerin hesabını biz tertemiz Ermeni kardeşlerimizden mi soracağız? Olur mu böyle şey? 1800'lerin, 1900'lerin mantığıyla hareket etmiyoruz biz. 2000'lerin mantığıyla, sevgiyle, afla, hoşgörüyle, merhametle hareket ediyoruz. Geleceğe bakıyoruz, gelecekte neler yapabiliriz onu düşünüyoruz. Aydınlık bir gelecek inşa edelim istiyoruz. Ticaretimiz, sanat çalışmalarımız, kültür bilim çalışmalarımız içiçe olsun diyoruz. Sanatta, bilimde, teknolojide, her konuda birbirimize ihtiyacımız var. Niye ayrımız gayrımız olsun? Beraber üniversiteler kuralım, fabrikalar kuralım, bilim merkezleri kuralım. Bilim gelişsin, sanat gelişsin. Demir perdeler, taş duvarlar devri geçti artık, bunlar yıkılsın istiyoruz. Gelecek, Ermeni kardeşlerimiz için de Türk Milleti için de çok aydınlık ve güzel olacak. Ruslar da, Gürcüler de, Abhazlar da, Azeriler de herkes çok rahat yaşayacak. Hepimizin sevgi ve dostluğumuzu birbirimize çok iyi hissettirmemiz gerekir, saygımızı, ilgimizi, alakamızı ve koruyuculuğumuzu tam hissettirmemiz gerekir... |