Mete Yarar: “Nefrete Karşı En Büyük Silahımız Sevgi”
ucgen

Mete Yarar: “Nefrete Karşı En Büyük Silahımız Sevgi”

34886
Ne demiştiNe oldu

Deccaliyetin, telkin yöntemiyle tüm dünyaya sevgisizliği öğrettiğini söyleyen Sayın Adnan Oktar, özellikle son zamanlarda yaptığı sohbet programlarında nefret üslubuna karşı sevgi üslubunun üzerinde ısrarla durmak gerektiğini anlatmaktadır.

Sayın Oktar’ın bu konudaki ısrarlı hatırlatmalarından sonra farklı kesimlerden birçok kimse sevginin önemi üzerinde durmaya başlamışlardır. Son olarak gazeteci-yazar Mete Yarar, “Etrafımızdaki nefret kuşağına karşı en büyük silahın sevgi olduğunu” yazmıştır.

28 Şubat 2017, A9 TV

ADNAN OKTAR: Sevginin çok üstünde durmak lazım. Sevgisiz tek kelime kullanmamak lazım. Sevgi ısrarla kullanıldığında, şeytanın büyüsünü bozarız. Yoksa şeytan insanların birbirine düşmesi, birbirini sevmemesi için sevmeme büyüsü yaptı dünyaya, sevgisizlik büyüsü yaptı ve insanlar mahvoluyor bu büyünün içerisinde, yani şeytani etki yapıyor. Bu büyüyü de telkinle elde ediyor. İşte radyo, televizyon, gazetelerle imanı zayıflaştırarak, Darwinizm’i anlattırarak, İslam’ın içinde de Darwinizm’in olduğunu söyleyerek. Zaten daha da içten, derinden İslam’ı vurmuş oluyor. Ve sezdirmeden tahribatına devam ediyor. Buna karşı en etkili söz sevgidir. Şeytanın en rahatsız olduğu kelimelerden birisi sevgidir.


16 Şubat 2017, A9 TV

ADNAN OKTAR: Dünya sadece sevgiyle güzel olur, dolayısıyla köprüyle, yolla, tünelle dünyanın güzel olması mümkün değil, hiçbir yer öyle güzel olmaz. İnsanları öyle hale getirmişler ki ben bakıyorum sokakta, sevgiden çok alaycılık, kavgacılık, laf sokma, birbiriyle uğraşma, rekabet, sevgisizlik, birbirinin ayağına çelme takma, kıskançlık var. Gereksiz yere dünyayı cehenneme çevirmişler, kendi cehennemlerinin odununu sürekli taşıyarak o cehennemin ateşini daha da güçlendiriyorlar. Mehdiyet bu cehennem ateşini söndürme hareketidir yani imanın nuruyla o cehennem ateşini söndürüyor Mehdiyet. Sevgiyi, kardeşliği, dostluğu, tevazuyu, muhabbeti, insancıllığı, affetmeyi, Kuran’ın güzel gösterdiği, Allah’ın güzel dediği, fıtratımızda olan, güzel olan her şeyi savunarak, bu belayı, negatif elektriği, pozitif elektriğe çeviriyor, o negatif dünyayı saran aurayı, Deccaliyetin aurasını pozitif aurayla tertemiz hale getiriyor. 


10 Aralık 2016, A9 TV

ADNAN OKTAR: Türkiye’de gençliğin bir kısmını sevgisiz, merhametsiz, dar düşünen, kinci, kıskanç, kavgacı, ağzı bozuk, nefrete yatkın, kirli yüzlü, kirli elli, kirli bedenli, her yeri kirli, ruhu kirli insanlar haline getirdiler. Bu insanlarla her türlü belanın oluşabileceğine inanıyorlar. Bu çok büyük bir tehlike. İngiliz derin devletinin bu yönde bir politikası oluyor.

Gençler çok sevgisiz yetişiyor. Bu büyük bir tehlike. Devlet sevgiyi resmi olarak Anayasa’ya koysun. Devlet sevgiyi elde etmek için uğraşır diye madde konsun. Devletin asli görevlerinden birisi de insanların birbirini sevmesi, vatandaşların birbirini sevmesi, sevginin yayılması, insanlara, hayvanlara, bitkilere sevginin öğretilmesidir diye Anayasa’ya madde koyalım.


29 Kasım 2016, A9 TV

ADNAN OKTAR: Sevgisiz, kavgacı, tartışmacı, iftiracı, kinci bir nesli de alttan alta Türkiye’de yetiştirmek istiyorlar. Büyük bir bölüm değil ama Deccaliyete yardım edecek bir ekip olarak yetiştirmek istiyorlar. Bu insanlara karşı sürekli uyarı görevi yapılması lazım.

Böyle esaslı bir kitle yetişiyor. Küçük de değil sayıları. İnternette bunlar lağım gibi akıyorlar. Bunları hep böyle güzelliğe, iyiliğe çeken konuşmalar yapmak lazım. Bu adamlar adam olmaz demek doğru değil. Konuşursun,  bayağı etkilenir, ömründe ilk defa duyuyordur çünkü. Onları hayatında bir kere bile uyaran olmaz.


16 Ocak 2016, A9 TV

ADNAN OKTAR: Derin devletlerin en üstünde durduğu şey sevgisizliktir. Çünkü sevgisiz toplumlar ihtilal, iç kargaşa, geniş çaplı cinayetler, iç savaş yani her türlü rezillik için çok müsaittir. Bütün mesele, kin dolu bir toplum oluşturmaktadır. Adamın düğmesine bir basarsın, kan revan içinde bırakır ortalığı. Onun için derin devletler, yıkacakları ülkeyi önce nefret toplumuyla dolduruyorlar, nefret insanlarıyla dolduruyorlar.

Şimdi Türkiye'de bir nefret topluluğu meydana getiriyorlar. Gençler arasında muazzam bir nefret politikası var. Rusya'dan nefret, İsrail'den nefret, Yunanistan'dan nefret, İran'dan nefret, kendi aralarında nefret, başka partilere karşı nefret, başka futbol kulüplerine karşı nefret, başka şehirlere karşı nefret. Böyle toplumları yıkmak son derece kolay. Onun için önce bu nefret ruhunun ortadan kalkması gerekiyor.

 

24 Nisan 2017, Karar Gazetesi

Karar Gazetesi yazarı Mete Yarar, sevgiye dikkat çeken şöyle bir yazı yazdı:

“Bugünlerde geçmişimizi, değerlerimizi, vatanımızı, milletimizi bir annenin evladını sevdiği gibi sevmek zorundayız. Aynı zamanda koruyup kollamak, büyütmek, yanlışlarını düzeltmek zorundayız. Çünkü etrafımızda o kadar büyük bir nefret kuşağı var ki. Bu kuşağı yarabileceğimiz en büyük silahımız yüreğimizdeki sevgi gücümüz olacaktır.” 

PAYLAŞ
logo
logo
logo
logo
logo