Adnan Oktar, Darwinizm'in bilimsel geçersizliğini ve din ahlakına karşı olan sosyal boyutunu topluma anlatmayı yıllardır misyon edinmiş bir yazardır. Yazar, "Sosyal Silah: Darwinizm" adlı eserinin giriş kısmında bu misyonunu şu sözleriyle ifade etmektedir:
"Darwinizm'in toplumların ve bireylerin yaşamı için neden ciddi bir tehlike olduğunu anlamayan veya anlamazlıktan gelenlere, bu teorinin geniş çapta kabul görmesinin ve özellikle genç nesillerin bu teoriyle eğitilmesinin tehlikelerinin gösterilmesi".
Yazar, genç nesillerin Darwinizm'le eğitilmesinin toplum adına ne denli zararlı olacağını anlatma amacıyla çok sayıda kitap, makale, belgesel ve internet sitesi yayınlamıştır. Eserleri ilk olarak Türkiye'de ve İslam aleminde önemli bir yaygınlık kazanan yazar, Darwinizm yanılgısını Batı toplumuna da anlatmaya yönelmiştir. Stratejisini, Darwinizm'in Batı toplumunda eğitim ve kültür alanında son derece geniş bir yayılma zemini bulunduğu gerçeği üzerine oluşturan yazar, Darwinizm'in yanılgılarının, bu düşüncenin etkili olduğu Batı toplumlarına çarpıcı bir biçimde anlatılması için bu alanda görülmemiş niteliklerde bir eser hazırlamıştır. Sayın Oktar, binlerce resim ve yaklaşık 700 sayfadan meydana gelen, yaklaşık 7 kilogram ağırlığındaki "Yaratılış Atlası" isimli eserinde, Darwinizm'in bilimsel geçersizliğini en somut örneklerle yeniden ortaya koymuştur. Yazar, Yaratılış Atlası'nda, Darwinizm'in insanlığa getirdiği yıkımlara özel bir vurgu yapmış, bu vurgusunun en belirgin elemanı ise Hitler gibi milyonları ölüme sürüklemiş bir ırkçı diktatörün bu katliamlarında Darwinizm'e dayandığını göstermek olmuştur.
Yazarın bu devasa eserinin yayıncısı, promosyon amacıyla çeşitli Avrupa ülkeleri ve ABD'de önde gelen kişilere hediye olarak verilmiş, Darwinizm'in bilimsel geçersizliğini ilan eden bu görkemli eseri aniden posta kutularında bulan Batılı Darwinistler neye uğradıklarını şaşırmışlardır. Bu kampanya, Darwinizm'in kendi evinde "ani bir baskınla" vurulduğu benzetmesini yapan Batılı medya organlarının manşetlerinde ardı ardınca yer almıştır. Gazete ve televizyonlarda yazarın Darwinizm'in eğitimde tek taraflı olarak okutulmasına karşı duruşu ve Darwin-Hitler bağlantısını deşifre edişi yaygın olarak tartışılmıştır.
Müslüman bir yazarın Batı toplumuna böylesine büyük bir yankı bulan bir eserle girmesi, Darwinizm aleyhindeki fikirsel mücadelenin bu cephesinde yeni bir perdenin açılmasına vesile olmuştur. Birçok Batılı kaynak, Yaratılış gerçeğini savunanların Darwinizm aleyhindeki mücadelelerinde Hristiyanların yalnız olmadığı, bu alanda dünya çapında eserler yayınlamış olan Adnan Oktar'ın çok güçlü bir hareketin önderi olarak tanınması gerektiğinin altını çizmiştir.
Bu yeni dönemde, Sayın Oktar'ın vesile olmasıyla Darwinist eğitim tehlikesinin Batı'da artık çok daha yüksek sesli olarak dile getirilmesi, birçok insanın bu konuyu yeniden düşünmesini ve hatta eğitim politikalarının gözden geçirilmesini teşvik etmesi kaçınılmazdır. Nitekim geçtiğimiz günlerde ABD'nin Florida Eyaleti Eğitim Kurulları'ndan birine yazılan mektupta konunun gündeme geliş şekli, Yaratılış Atlası'ndaki anlatımla dikkat çekici bir paralellik göstermektedir. St. Petersburg şehri eğitim kuruluna yazılan sözkonusu mektupta, Hitler'in Darwin'i dayanak aldığı ve evrim teorisinin öğrencilere bilimsel bir gerçek olarak okutulmasının bu açıdan tehlikeli olduğu görüşü yer almaktadır.
ETKİ 1: Bill Foster'ın Mektubu Bill Foster'ın 27 Aralık 2007 tarihli 3 sayfalık mektubunun 1. sayfası |
Sözkonusu mektup, St. Petersburg Times Gazetesi'nde 12 Ocak 2008 tarihli sayısında yayımlanan ve "Foster links Darwin, Hitler (Foster, Darwin ve Hitler arasında bağlantı kuruyor)" başlığını taşıyan haberle gündeme geldi(*). Haberin konusunu, bölge belediyesinde belediye meclisi eski üyesi olan Bill Foster'ın Eğitim Kurulu'na yazdığı mektup oluşturuyordu. Foster sözkonusu mektubunda, evrim teorisinin öğrencilere bilimsel bir gerçek olarak okutulmasının zararlarına dikkat çekiyor ve Darwinizm'in öğrencilere dayatma yoluyla öğretilmesinin engellenmesini talep ediyordu.
Foster mektubunda evrim teorisinin gerçek olarak okutulmasına neden karşı olduğunu şu sözlerle ifade ediyor:
"Evrim çocuklarımıza, onların zayıflara karşı üstün olduğu inancına yol açan doğal seleksiyon ve güçlü olanın hayatta kalmasına inanmaları için bir mazeret oluşturuyor. Bu ise kaygan [tehlikeli] bir zemin."
Foster'ın bu mektubu, Florida Eyaleti'nin önerilen yeni bilim standartlarının oylamaya sunulması arifesine denk geliyor. Yeni bilim standartları Charles Darwin'in teorisini modern biyolojinin mihenk taşı olarak benimsiyor. Eyalette 1996 yılından beri yürürlükte olan mevcut bilim standartlarında ise "evrim" kelimesinin bahsi geçmiyor. Eğitim Kurulu, sözkonusu oylamayı 19 Şubat'ta yapacak.
Foster, aynı zamanda, St. Petersburg'un 2009'da yapılacak belediye başkanlığı seçimleri için önde gelen adaylardan birisi. Foster mektubunda, Darwin ile Hitler arasındaki bağlantıya ise şu sözleriyle dikkat çekiyor:
"Adolf Hitler bütün bir nesli Darwin'in evrim teorisini kullanarak aldatmış, 'kayırılmış' ırkı hayatta kalma mücadelesinde korumayı hedeflemişti".
(*) RON MATUS and DONNA WINCHESTER, "Southpinellas: Foster links Darwin, Hitler", 12 Ocak 2008
ETKİ 2: Okul Cinayetlerinde Darwinizm Bağlantısı |
Bill Foster sözkonusu mektubunda, eğitimde Darwinizm'in bilimsel bir gerçek olarak okutulmasının zararlarına çarpıcı bir kanıt olarak Columbine katliamını örnek verdi. ABD Columbine'deki bir okulda 20 Nisan 1999 günü iki öğrenci tarafından gerçekleştirilen silahlı saldırıda 12 öğrenci ve bir öğretmen öldürülmüş, 23 öğrenci yaralanmış, saldırganlar daha sonra intihar etmişti. Foster, saldırganlardan birinin internet sitesinde "Neyi seviyorum biliyor musunuz? Doğal seleksiyon! Dünyada olmuş olan en iyi şey bu. Bütün aptal ve zayıf organizmalardan kurtulunmuş olması" ifadesine yer verdiğini belirtti.
1999 yılındaki katliamdan sonra Amerikan Temsilciler Meclisi üyesi Tom DeLay de, Darwin'in teorisini sebeplerden birisi olarak saymış, Kongre'nin kayıtlarına geçirilen mektubunda devlet okullarının öğrencilere "ilkel çamur çorbasından evrimleşmiş üstün bir maymundan başka birşey olmadıklarını öğrettiğini" yazmıştı.
Columbine katliamı, Darwinist görüşlü öğrencilerin gerçekleştirdiği istisnai bir eylem değil. Finlandiya'da kendini Sosyal Darwinist olarak tanımlayan Pekka-Eric Auvinen, Finlandiya'nın başkenti Helsinki'den yaklaşık 40 mil mesafede bulunan Jokela Lisesi'ne silahlı olarak girmiş, sekiz kişiyi öldürdükten sonra intihar etmişti.
Auvinen, görüşlerini anlattığı manifestosunda, bu katliama girişmesinde Darwinist görüşlerinin etkili rol oynadığını açıkça gösteren şu ifadelere yer veriyordu:
"Davam için dövüşmeye ve ölmeye hazırım. Bir doğal seçilimci olarak, uygun görmediklerimi, insan ırkının ve doğal seleksiyonun yüz karalarını elimine edeceğim. Hayır, gerçek şu ki, ben sadece bir hayvan, bir insan ve bir muhalifim. Artık doğal seleksiyon ve güçlü olanın hayatta kalması ilkesini yeniden yoluna koymanın vakti geldi!"
ETKİ 3: "Darwin'in Ölümcül Mirası" ABD'de Gösterimde |
ABD'nin Florida eyaletinde faaliyet gösteren, Evanjelist Hristiyan grup "Coral Ridge Ministries", "Darwin'in Ölümcül Mirası" başlıklı yeni bir belgesel üretti. Hristiyan Kablolu TV kanallarında ve ülke genelinde yaklaşık 200 TV istasyonunca gösterilen belgeselde, Adolf Hitler'in, soykırımında Charles Darwin'in evrim teorisine dayandığı anlatılıyor.
26-27 Ağustos 2007 tarihlerinde "Coral Ridge Saati" isimli TV kuşağında yayımlanan belgesele, evrim-yaratılış konularında eserler vermiş olan 14 akademisyen, bilim adamı ve yazar yorumlarıyla katılıyor. Coral Ridge Ministries kurucusu olan D. James Kennedy konuyla ilgili olarak "Özetle, Darwin olmazsa Hitler [gibiler] de olmaz. Hitler, evrimi hızlandırmaya çalıştı, bu yolda milyonlarca kişi tarifi mümkün olmayan şekillerde acı çekti ve öldü" yorumunu yapıyor.(2)
CRM sözcüsü John Aman ise şunları söylüyor:
"Darwinizm bir felsefe, bir dünya görüşüdür ve içindeki temel şey, evrimin ölümle ilerlediği, dolayısıyla ölümün faydalı olduğudur. Hitler, yaşanmaya değer olmayan hayatları yok etmekle medeniyetin yararına birşey yaptığını zannediyordu. Biz elbette bunun, Darwin'in başlattığı ve onun takipçilerince yaygınlaştırılan dünya görüşünün bir sonucu ve fevkalade kötü bir ahlaki trajedi olduğunu düşünüyoruz". (3)
Darwin-Hitler ittifakı, yaklaşık 40 milyon kişinin ölümüne yol açan bir trajediyle sonuçlandı.
Kaynaklar
(1) Konuyla ilgili Harun Yahya kaynaklarından bazıları:
Sosyal Silah Darwinizm (Kitap)
Darwini·zm'i·n İnsanliğa Geti·rdi·ği· Belalar (Kitap)
Darwini·zm'i·n Kanli İdeoloji·si· Faşi·zm (Kitap)
Sosyal Silah Darwinizm (Makale)
Darwinizm ile İlmi Mücadelenin Önemi (Makale)
Terörizmin Gerçek İdeolojik Kökeni: Darwinizm ve Materyalizm(Makale)
(2)"Coral Ridge Ministries new "documentary" featuring Ann Coulter attributes Hitler to Charles Darwin", Bill Berkowitz, 6 Eylül 2006, http://www.mediatransparency.org/storyprinterfriendly.php?storyID=146
(3) Bill Berkowitz, ibid.
(4) Online Holocaust Magazine, Nazi Terror, Alexander Kimel, http://www.kimel.net/terror.html