Harun Yahya ile hidayete eren İngiliz
ucgen

Harun Yahya ile hidayete eren İngiliz

19758

Dünyanın dört bir yanından gelen okuyucu mektupları, dünyanın çok farklı yerlerinden, farklı inanç ve kültürlerden pek çok insanın Sayın  Harun Yahya’nın eserleri vesilesiyle Müslüman olduklarını ya da olduklarından çok daha dindar hale geldiklerini anlatıyor. İşte bu örneklerden bir tanesi de Jamaikalı Bilal Brown.

Jamaikalı olan fakat İngiltere’de doğup büyüyen ve Müslüman olmadan önce uyuşturucu satıcılığından, araba hırsızlığına kadar pek çok kötü işe bulaşan Bilal Brown, Harun Yahya’nın eserlerini okuduktan sonra, yaptığı tüm kötü işleri bırakarak Müslüman olduğunu anlatıyor

Bilal Brown, daha önce Hıristiyan olan 9 İngiliz’in Kelime-i Şehadet getirerek Müslüman olmasına vesile olmuş. Bilal, şu an Şam’da İslami ilimler alanında eğitim görüyor.


Bilal Gerçek Hayat Dergisi’nde yayınlanan söyleşide Müslüman oluşunu şöyle dile getiriyor:

İslam hapishanelerde de yayılıyor

...Ben hapishanede sadece 1 ay kaldım ve ilk mahkemede serbest bırakıldım... Bu 1 ay içinde bir çok mahkumun elinde Kur’an gördüm.... Ağabeyim de hapishanede Müslüman oldu ve ismini Abdulhak olarak değiştirdi.

... Bu yaşam uzun zaman bana cazip ve eğlenceli geldi. Belli bir zaman sonra ise içimde büyük bir boşluk oluşmaya başladı.

... Pakistanlılara İslam’la ilgili sorular sormaya başladım. Pakistanlılar Müslüman olduklarını söylüyorlardı; fakat İslam’la ilgili pek fazla bilgileri yoktu. Bir Pakistanlı arkadaşım “Kur-an okursan Kur-an’da sorularının cevabını bulursun” dedi. Bunun üzerine bir Kur-an tercümesi aldım ve Kur-an tercümesini okumaya başladım. Önce Fatiha Suresini, daha sonra Bakara ve Ali İmran Surelerini okudum. Bu sureler beni çok etkiledi ve Kur-an’ın Allah tarafından gönderildiğine inanmaya başladım.

... Kur-an okumaya başlayınca Allah’ın Kur-an vasıtasıyla insanlarla konuştuğunu fark ettim. Daha önce İncil’in de bazı bölümlerini okumuştum; fakat Kur-an İncil’den çok farklıydı. Kur-an okudukça içimde büyük bir korku oluşmaya başladı. Büyük günahlar işlemiştim ve Kur-an okudukça işlediğim günahları hatırlıyordum. Bu durum da beni çok rahatsız ediyordu.

... Bir gece Pakistanlı bir arkadaşımızın evinde toplanmıştık...Osman’ın ısrarı üzerine mescide gitmeye karar verdim ve mescidde sohbet veren hocayı dinledim. Hocanın anlattıklarının hepsi doğruydu. O an artık İslam’dan kaçamayacağımı ve Müslüman olmam gerektiğini bir kez daha hissettim. Mescidden eve dönünce tekrar Kur-an okumaya başladım. Kur-an’ı okudukça korkuyordum, fakat Allah’ın her ne olursa olsun günah işleyenleri affedeceğini müjdeleyen ayetlerine rastladığımda rahatlıyordum ve içim huzur doluyordu. Müslüman olmaya karar vermiştim.

... İslam’ı daha iyi öğrenmek için mesciddeki sohbetlere gitmeye başladım. Bu arada mescidde tanıştığım bir İngiliz Müslüman bana Harun Yahya’nın kitaplarının bir kısmını hediye etti. Bu kitaplar beni çok etkiledi Harun Yahya’nın kitapları sayesinde İslam ve Allah ile ilgili kafamı karıştıran soruların cevaplarını buldum ve Kelime-i Şehadet getirerek Müslüman oldum.

... Müslümanlar arasındaki kardeşlik. Müslümanlar birbirlerini seviyorlar ve birbirlerine karşılıksız yardımcı oluyorlar. Müslüman olduktan sonra İslam’ı daha iyi anlamak için mutlaka Arapça öğrenmem gerektiğini fark ettim ve Arapça öğrenmek için Yemen’e gittim. Yaklaşık 1.5 sene Yemen’de kaldım. Yemen’in güneyinde Hadra Mevt isimli bir bölge var. Hadra Mevt Halkı İslam’ı çok iyi yaşıyor, buranın alimleri çok bilgili ve halkı da çok misafirperver. Müslümanların aralarındaki güzel kardeşliğe özellikle Yemen’de şahit oldum. Yemenliler fakirler ama dinlerine sağdıklar ve din kardeşliğine çok önem veriyorlar.

Müslüman olmam ve sonrasında kişiliğimde meydana gelen değişiklikler beni yakından tanıyanları bir hayli şaşırttı... Bendeki değişime en çok sevinen ise annem oldu. Hatta annem sık sık bana ; “Bu din senin gibi birisini bu kadar değiştirdiyse mutlaka haktır.” diyor.

 

PAYLAŞ
logo
logo
logo
logo
logo