Yıllar boyunca yaratılış gerçeğine karşı mücadele içinde olan, evrim safsatasını tüm delilsizliğine rağmen canla başla savunan, materyalist zihniyeti beyinlere hakim etmek uğruna yıllardır sayısız faaliyet yürüten Amerikan Ulusal Bilimler Akademisi (National Academy of Sciences - NAS) onlarca yıllık üslübunu değiştirerek, yayınladığı yeni kitabında din ile bilimin çelişmediğini ifade etmiştir. 2008 yılı tarihli Science, Evolution and Creationism (Bilim, Evrim ve Yaratılışçılık) isimli kitapta yer alan ifadeler şaşırtıcıdır. Allah inancı ile bilimselliği asla bağdaştırmak istemeyen, hatta bu mantıktan yola çıkarak, bir bilim adamının yaratılış inancını desteklemesinin mümkün olamayacağını iddia eden söz konusu materyalist/Darwinist kurum, 2008 yılında çıkarmış olduğu bu kitapta "evrime inanmak dine inanmamayı gerektirmez" mantığını kullanarak bilim adamlarının dindar olabilecekleri mesajını verme çabasına girişmiştir. Kitapta temelde şu ifadelere yer verilmektedir:
Bilim ve din iki farklı anlayış yoludur. Bunları gereksiz yere birbiriyle karşı karşıya getirmek, her ikisinin de daha iyi bir geleceğe katkıda bulunma potansiyelini azaltır. (Science, Evolution and Creationism, 2008, Conclusion, s. 47 -http://books.nap.edu/openbook.php?record_id=11876&page=R1 )
Birçok dini inanış şu anda bilimin alanına girmeyen varlıkları ve düşünceleri içerir. Yani, tüm dini inanışlara bilimsel bulgularla meydan okunabileceğini varsaymak yanlış olacaktır. Pek çok bilim adamı, bilimsel çalışmaların kendilerindeki, Yaratıcı'yı anlama ve O'na huşu ile saygı duyma gücünü arttırdığını güzel sözlerle ifade etmiştir. Bilim üzerine çalışmanın inancı azaltması veya onunla çatışması gerekmez. (Science, Evolution and Creationism, 2008, Conclusion, s. 54 - http://books.nap.edu/openbook.php?record_id=11876&page=R1 )
Peki yıllardır yaratılış gerçeğine olan inancı gözardı eden, evrim teorisini savunmak için bilimsel delilleri değil yalnızca "din bilimsel değildir" iddiasını kullanan, materyalizmin bir numaralı kalelerinden biri olan UBA yazarları, neden birden bire ağız değiştirmişlerdir? Darwinizm'e karşı sunulan tüm bilimsel delilleri reddederken, doğadaki tüm varlıkların Allah'ın yaratma sanatını sergilediğini ifade eden tüm yorumlara şiddetle karşı çıkarken, yaratılış gerçeğini savunanları bilimsel olmamakla, bilimsel deliller doğrultusunda hareket etmemekle suçlarken neden aniden canlı varlıklar üzerinde yapılan çalışmaların Yaratan'a olan huşuyu ve hayranlığı artırdığını ifade etmektedirler? Bu ani değişikliğin sebebi nedir?
Bu değişikliğin sebebi kuşkusuz Harun Yahya eserlerinin ve tüm dünyanın haberdar olup izlediği Yaratılış Atlası isimli yapıtın dünya çapındaki etkisidir. Bu eserler tüm ülkelere şu gerçeği göstermiştir: Yıllardır materyalistler tarafından yegane bilimsel gerçek olarak gösterilmeye çalışılan evrim teorisi, büyük bir yalan, şaşırtıcı şekilde insanları etkisi altına almış bir safsatadır. Evrim teorisi için sunulabilecek tek bir bilimsel delil yoktur. Yıllardır evrim delili olarak sunulan fosillerin tümünün sahte olduğu artık bütün dünya tarafından bilinmektedir. Harun Yahya'nın Yaratılış Atlası isimli eserinde sunulmuş olan sayısız canlı fosili, varlıkların milyonlarca yıl boyunca değişmediğini, dolayısıyla evrimleşmediğini açıkça ispat etmiştir. İnsanlar artık 150 yıl boyunca dünyayı aldatmış olan evrim propaganlarına inanmamaktadır. Okullarda, üniversitelerde, konferanslarda, bilim sitelerinde ve bilimsel yayınlarda, evrim teorisinin insanlara bir gerçek gibi öğretilmesi tartışılır olmuş, insanlar yaratılış gerçeği delillerini savunur hale gelmişlerdir. Öğrenciler, kendilerine evrim öğretmeye çalışan eğitmenleri ile tartışmaya girmekte, çeşitli ülkelerde yapılmaya çalışılan evrim yanlısı sergiler, halkın itirazı sonucunda iptal edilmektedir.
Harun Yahya eserlerinin dünya çapındaki etkisi, kuşkusuz yıllar boyunca evrim propagandasının en etkili kurumları üzerinde de kendisini göstermiştir. Artık neredeyse tüm Darwinistler, evrimin bilimsel bir teori şeklinde veya bir gerçek olarak savunulamayacağını kabullenmiş durumdadırlar. UBA'nın yayınladığı kitabın üslubundaki değişiklik, bu durumu açıkça sergiler niteliktedir. Allah'ın izniyle 21. yüzyıla girdiğimiz şu dönemde, Harun Yahya eserleri vesilesiyle evrim tamamen çökmüş durumdadır. Çok yakın bir gelecekte, Darwinistlerin bu çırpınışları da sona ermiş olacak, evrim safsatası dünya çapında çok daha yoğun bir tepki ile karşılaşacaktır. Yıllarca aldatılmış olan insanlar, artık aldatılmayı kabul etmemekte, bilimsel gerçeklere göre hüküm vermektedirler. Tek ve mutlak gerçek olan yaratılış gerçeği, Yüce Rabbimiz'in izniyle artık tüm zihinlere hakim olmuş durumdadır.
Yüce Allah bir ayetinde şu şekilde buyurur:
Allah, suçlu-günahkarlar istemese de, hakkı (hak olarak) Kendi kelimeleriyle gerçekleştirecektir. (Yunus Suresi, 82)