DİDEM ÜRER: Hocam OECD raporlarına göre, Türkiye’de içki tüketimi bir buçuk litreymiş.
ADNAN OKTAR: Ne gerek var? Devletin aldığı tedbirde isabet var. Onda acayip olan bir şey yok. Bir engelleme de yok. Her yerde cayır cayır içki satılıyor, her bakkalda her yerde bulabiliyorsun. Süpermarketlerde falan her yerde var.
DİDEM ÜRER: Hocam, Kanada, İngiltere, Estonya, İspanya, İsrail, İrlanda, Letonya, Makedonya, Norveç gibi ülkelerinde hepsinde, gece 22:00 ile sabah 10:00 arası yasak içki tüketimi, hatta bir çoğunda da açık yerlerde içmek yasak.
ADNAN OKTAR: Son derece makul bir şey. İçkili adama laf söz dinletmek de çok zor oluyor. Mesela bir kısmı yarı deli gibi oluyor, alkol almış adamın. Kontrol etmek, çok çok zor. Taşkın hareketler yapıyor, hanımlara karşı taşkın hareket yapıyor, çocuklara karşı yapıyor, arkadaşlarına yapıyor. Genellikle birbirlerini vuruyorlar, bar önlerinde. Arbede çıkıyor, sık sık duyuyoruz televizyonlarda. Kanlı arbede oldu diyor, barın önünde, o ona sıkıyor o ona sıkıyor, alkollü. Sabahleyin hatırlamıyor. Diyor “Biz nasıl yaptık bunu hayret?” diyor, “Ben mi yaptım?” diyor. Üç kişiyi birden öldürüyor, “Allah Allah, hiç hatırlamıyorum” diyor. Yazık günah değil mi? Sana da yazık, o insanlara da yazık. (Adnan Oktar, 25 Mayıs 2013, A9 TV)