Adnan Oktar’ın 25 Mayıs 2010 tarihli HarunYahya.TV röportajından
ADNAN OKTAR: ... “Rahman Rahim olan Allah’ın adıyla.” Kardeşimiz; “bu sureyi açıklar mısınız?” demiş. İnşaAllah, Allah’ın bize ilham ettiği kadar bilgimiz dahilinde söyleyelim inşaAllah. Şeytandan Allah’a sığınırım. “Rahman Rahim olan Allah’ın adıyla. “Soluk soluğa koşanlara andolsun. Ateş saçanlara. Sabah vakti baskın yapanlara. Derken, orada tozu dumana katanlara. Bununla bir düşman topluluğunun orta yerine kadar dalanlara.” Şimdi mesela biz ne yaptık? Gittik İsviçre’de baskın yaptık değil mi? Tozu dumana kattık. Bununla bir topluluğun orta yerine de daldık, tam bir dalma oldu. Kuran ayetinin tam tecellisi. Ve bir çaba var, mücadeleden bahsediyor zaten ayet. Evet, “Soluk soluğa koşanlara” Müslüman heyecanlı olacak değil mi? Koşuşturacak, bak çok canlı. “Ateş saçanlara,” Cıvıl cıvıl canlı bir hayattan bahsediyor Allah, meskenetten bahsetmiyor. Çok hareketli bir hayat. “Sabah vakti baskın yapanlara.” Mıymıntı bir şekilde olmuyor Müslüman, sabah vakti baskın yapıyor. Gidip, mesela tebliğe gidiyor, bir hayır yapıyor, bir güzellik yapıyor, gidiyor tebliğe. Hakkı, hakkaniyeti, doğruları anlatıyor. Darwinizmin, materyalizmin geçersizliğini anlatıyor, Kuran’ı anlatıyor, ama bu inanmayanlar için bir baskın hükmündedir. Nitekim Fransa’da bizim kitaplarımız bir gece toptan bütün Fransa’ya dağıtıldıktan sonra ne dediler? “Gece baskını,” dediler. “Baskın yapıldı,” dediler. Yani baskın diye, haber başlığında baskın diyor. Ayette ne diyor? “Sabah vakti baskın yapanlara” diyor, aynısı inşaAllah. “Derken, orada tozu dumana katanlara.” Adamların tozunu dumanına kattık işte. Ama tabii tabaka tabaka ayet. “Soluk soluğa koşanlara andolsun.” Mesela insanın spor yapmasına da Kuran işaret ediyor burada, soluk soluğa koşmak. Heyecanlı olmak, değil mi? Nefes açmak. “Ateş saçanlara.” Kahraman ordumuzun askeri gücüne de Kuran işaret etmiş oluyor. Allah yolunda mücadele yapıyorlar, deccaliyete karşı, dinsizlere karşı, PKK’ya karşı değil mi? Kendilerini savunuyorlar. “Sabah vakti baskın yapanlara.” Yine kahraman ordumuzun eylemlerine, değil mi? Yaptıkları harekata dikkat çekmiş oluyor Allah. “Derken, orada tozu dumana katanlara.” Top patlamasıyla toz duman kalkıyor, her yer birbirine giriyor, değil mi? Yahut roket atışı yapıyorlar, kendilerini savunuyorlar. “Bununla bir topluluğun orta yerine kadar dalanlara.” PKK’nın ta göbeğine kadar giriyorlar, darmakeşan ediyorlar. Yine oradan da bakıyor kahraman ordumuza, yani Türk Ordusu’na da bakıyor. Tabaka tabaka, yani yine devam etsek, yine devam eder inşaAllah. Mesela “Sabah vakti baskın yapanlara.” Sabah erkenden hareket etmenin, sabah erkenden canlı bir faaliyete başlamanın önemine Kuran dikkat çekmiş oluyor. Bir de baskın, yani onların harekatını beklemeden, önce hamle yapmak, onların tahribatını beklememek. Tahribat olmadan, tahribatı engellemek önemli. Buna dikkat çekiyor Kuran. “Derken, orada tozu dumana katanlara.” Mesela askeri araçlar da giderken tozu dumana katarak gidiyorlar, değil mi? Bir güzelliktir, bizim için bir övünç, değil mi? Karşı taraf için de bir korkudur inşaAllah. Zaten “bununla” diyor bakın. “Bir topluluğun orta yerine kadar dalanlara.” Tanklarla Türk Ordusu tozu dumana katarak ta orta yerlerine kadar giriyor, inşaAllah. “Gerçekten insan, Rabbine karşı nankördür.” diyor Allah. Allah insanların hepsinde olmasa da, büyük bir bölümünde olan bir karakteri vurguluyor Allah. “Ve gerçekten, kendisi buna şahiddir.” Yani nefsinde görüyor insanlar bunu diyor Allah. Hakikaten küfür ve zalim olanlar bunu bilirler nefislerinde. “Muhakkkak o, mal sevgisinden dolayı çok katıdır.” Zaten kapitalist sistemin, faşist ve komünist sistemde hep bu mal sevgisinden katılaşma oluyor, dünya sevgisinden kalpleri katılaşıyor. Mesela vahşi kapitalizmin zalimliğinin kökeninde ne var? Mal sevgisi var. Ayette ne diyor Cenab-ı Allah? “Muhakkak o, mal sevgisinden dolayı çok katıdır.” Kalbi katılaşmış, ruhu katılaşmış, saldırganlaşmış. “Yine de bilmeyecek mi? Kabirlerde olanların deşilip dışa atıldığı, göğüslerde olanların derlenip-devşirildiği zamanı? Şüphesiz, o gün Rableri, kendilerinden gerçekten haberdardır.” “Öleceklerini bilmiyor mu bu insanlar?” diyor Cenab-ı Allah. “Kabirlerde olanların dışarı çıkacağını bilmiyor mu bunlar?” diyor. Ölümü düşünseler, bunu yapmazlar tarzında Kuran hatırlatmada bulunuyor. Ama bunların tabii kaderlerinde olmadığı için, Allah onları o şekilde yarattığı için, onlar da vicdansızlık yaptıkları için, böyle bir durum oluyor. Kuran bu tehlikeye dikkat çekmiş oluyor inşaAllah. Ama devam etsek tabii kat kat kat kat, yani benim gördüğüm en az yetmiş kat tefsiri yapılır yani, yetmiş kat. Ama şimdilik bu kadarla bitirelim inşaAllah...