Âhir Zaman’da, dinsizliğin iki cereyanı (akımı) kuvvet bulacak:
Birisi: Nifak perdesi altında (inkarcı olduğu halde Müslüman gibi görünerek) Risalet-i Ahmediyeyi (a.s.m.) (Peygamberimiz (sav)'in elçiliğini ve yolunu) inkâr edecek, Süfyan namında (adında) müthiş bir şahıs, ehl-i nifakın (münafık karakterli kimselerin) başına geçecek, Şeriat-ı İslâmiyenin (İslam dininin) tahribine (yıkılmasına) çalışacaktır. Ona karşı, ÂL-İ BEYT-İ NEBEVÎNİN SİLSİLE-İ NURANÎSİNE (Peygamberimiz (sav)'in nurani soyuna) BAĞLANAN EHL-İ VELÂYET (velilerin) VE EHL-İ KEMÂLİN (kamil iman sahiplerinin) BAŞINA GEÇECEK, ÂL-İ BEYTTEN (Peygamberimiz (sav)'in soyundan) MUHAMMED MEHDÎ İSMİNDE BİR ZÂT-I NURANÎ (nurlu bir şahıs), O SÜFYANIN ŞAHS-I MÂNEVÎSİ OLAN CEREYAN-I MÜNAFIKANEYİ (münafıklık akımını) ÖLDÜRÜP (fikren yok edip) DAĞITACAKTIR. (Mektubat, On Beşinci Mektup, s. 53)
Bediüzzaman burada kullandığı, “O SÜFYANIN ŞAHSI MANEVİSİ OLAN CEREYAN-I MÜNAFIKANEYİ DAĞITACAKTIR” sözleriyle Peygamberimiz (sav)'in hadislerinde, Ahir Zaman'da inkarcı felsefelerin yayılması için çaba harcayacak bir şahıs olduğu bildirilen ‘Süfyan’dan bahsetmektedir. Bediüzzaman, ‘Süfyan’ın özellikleri ve yürüteceği olumsuz faaliyetler hakkında çeşitli bilgiler vermiş ve Süfyan'ın fitnesinin, Hz. Mehdi (a.s.)'ın fikri mücadelesi ile ortadan kaldırılacağını belirtmiştir.
Ahir Zaman şahıslarından olan Süfyan'ın inkara dayalı fikir sistemi ve onu destekleyen münafıkane ruh haline sahip olan inkarcılar, hak dine ve samimi Müslümanlara karşı inkarı yaygınlaştırmak için bir mücadele yürüteceklerdir. Hz. Mehdi (a.s.) Allah'ı inkar üzerine kurulmuş (Allah'ı tenzih ederiz) bütün felsefe ve teorileri tam anlamıyla susturacak; inkarcıların bu çabalarını fikri mücadelesiyle kesin olarak etkisiz hale getirecektir. Süfyan'ın İslam aleminde yaptığı manevi tahribatı temizleyecek, İslam ahlakının yeniden canlandırılmasını ve dünya çapında yayılmasını sağlayacaktır. Kuran ahlakını ve iman esaslarını ilmi bir şekilde insanlara açıklayacak, müminlerin imanlarının güçlenmesine vesile olacaktır.
Bediüzzaman döneminde ve Bediüzzaman'ın önderliğinde böyle bir başarı elde edilmemiş, İslam'a ve Müslümanlara karşı yürütülen fikri mücadele dünya çapında etkisiz hale getirilmemiş; Süfyan cereyanının tahribatı önlenerek, İslam dini dünya çapında yeniden canlandırılıp yerleşik kılınmamıştır.
Dolayısıyla Bediüzzaman Hz. Mehdi (a.s.)'ın bu özelliğini vurgulayarak, kendisinin ‘Beklenen Ahir Zaman Mehdisi' olmadığını da ortaya koymaktadır.
'Bediüzzaman kendisinin 'Ahir zamanın büyük Mehdisi' olmadığını delilleriyle birlikte açıklamıştır' makalesine geri dönmek için tıklayın <<<<<<