Şüphesiz dünya üzerinde bir insanın yaratılmış olmasından ve Yaratıcısı'nı tanımasından daha önemli bir şey olamaz. Kitap boyunca yaptığımız da, her insan için hayatta en çok önem teşkil eden bu konuyu anlatmaya çalışmak oldu.
Kitap boyunca gördüğümüz gibi, Allah'ın varlığı tüm delilleriyle ortadadır. Çünkü evrende ve canlılarda var olan bilinçli tasarımlar, ancak yüksek bir bilincin sonucu olarak ortaya çıkabilirler. Bu son derece açık, yalın ve tartışmasız bir gerçektir.
Dahası bu gerçek, sizin için tüm yaşamınızdaki en önemli konudur. Belki bu konuyu şimdiye kadar bu denli önemli görmemiş, hatta üzerinde çok az düşünmüş olabilirsiniz. Ancak, emin olun, sizi yaratmış olan Allah'ı tanımak, başka her şeyden çok daha önemli ve aciliyetlidir.
O'nun size verdiklerini bir düşünün; Hayatınızı sürdürebilmeniz için özel yaratılmış, tüm detaylarıyla ince ince planlanmış bir dünyada yaşıyorsunuz. Dünyaya gelmek için ve bu düzeni sağlamak için hiçbir şey yapmadınız; sizin bu konuda hiçbir katkınız olmadı. Sadece bir gün gözünüzü açtınız ve kendinizi sayısız nimet içerisinde buldunuz. Görebiliyorsunuz, duyabiliyorsunuz, hissedebiliyorsunuz...
Tüm bunların nedeni ise, O'nun sizi bu şekilde yaratmış olmasıdır. Bir ayette şöyle denir:
"Allah, sizi annelerinizin karnından hiçbir şey bilmezken çıkardı ve umulur ki şükredersiniz diye işitme, görme ve gönüller verdi." (Nahl, 78)
Kuran'da belirtildiği gibi, sahip olduğu herşeyi insana veren ve içinde yaşadığı tüm evreni yaratan, Allah'tan başkası değildir.
O halde insana düşen de, kendisinin ve her şeyin Yaratıcı'sı olan Allah'ı bilmek ve O'na şükredici olmaktır.
Sen Yücesin,
bize öğrettiğinden başka bizim hiçbir bilgimiz yok.
Gerçekten Sen, herşeyi bilen,
hüküm ve hikmet sahibi olansın.
(Bakara Suresi, 32)