Yaptığın her işte Rab'bi an, O senin yolunu düze çıkarır. (Süleyman'ın Özdeyişleri, 3:6)
Yasa Kitabı'nda yazılanları dilinden düşürme. Tümünü özenle yerine getirmek için gece gündüz onu düşün. O zaman başarılı olacak ve amacına ulaşacaksın. (Yeşu, 1:8)
Bu sözlerimi aklınızda ve yüreğinizde tutun... Onları çocuklarınıza öğretin. Evinizde otururken, yolda yürürken, yatarken, kalkarken onlardan söz edin. (Yasa'nın Tekrarı, 11:18-19)
Ağzımdan Sana övgü eksilmez, gün boyu yüceliğini anarım. (Mezmurlar, 71:8)
Gece adını anarım, ya Rab, Yasa'na uyarım. (Mezmurlar, 119:55)
Her zaman Rab'be övgüler sunacağım, övgüsü dilimden düşmeyecek. Rab'le övünürüm… Benimle birlikte Rab'bin büyüklüğünü duyurun, adını birlikte yüceltelim. (Mezmurlar, 31:1-3)
… Rab'bin Yasası hep ağzınızda olsun. Çünkü Rab güçlü eliyle sizi Mısır'dan çıkardı. (Mısır'dan Çıkış, 13:9)
Allah'ın sözü size çok yakındır; uymanız için ağzınızda ve yüreğinizdedir. (Yasa'nın Tekrarı, 30:14)
Benimle birlikte Rab'bin büyüklüğünü duyurun, adını birlikte yüceltelim. (Mezmurlar, 34:3)
O gün diyeceksiniz ki, "Rab'be şükredin, O'na yakarın, halklara duyurun yaptıklarını, adının yüce olduğunu duyurun! Rab'be ezgiler söyleyin, çünkü görkemli işler yaptı. Bütün dünya bilsin bunu. (Yeşaya, 12:4-5)
Ey bütün halklar, Rab'bi övün, Rab'bin gücünü, yüceliğini övün. (1. Tarihler, 16:28)
Ey Allah, beni kurtaran Allah, dilim Senin kurtarışını İlahilerle övsün. Ya Rab, aç dudaklarımı, ağzım Senin övgülerini duyursun. (Mezmurlar, 51:14-15)
Rab'bin ruhu benim aracılığımla konuşuyor, sözü dilimin ucundadır. (2. Samuel, 23:2)
Bense gücün için sabah ezgiler söyleyecek, sevgini sevinçle dile getireceğim. Çünkü Sen bana kale, sıkıntılı günümde sığınak oldun. Gücüm Sensin, Seni İlahilerle öveceğim; çünkü kalem, beni seven Allah Sensin. (Mezmurlar, 59:16-17)
Ağzımla Ona yakardım, övgüsü dilimden düşmedi. (Mezmurlar, 66:17)
Seni İlahilerle överken, dudaklarımla, varlığımla sevincimi dile getireceğim, çünkü Sen beni kurtardın. Dilim gün boyu Senin zaferinden söz edecek… (Mezmurlar, 71:23-24)
… Şöyle desinler sürekli: "Kulunun esenliğinden hoşlanan Rab yücelsin!" O zaman gün boyu adaletin, övgülerin dilimden düşmeyecek. (Mezmurlar, 35:27-28)
Sözlerimi yüreğinde saklarsan mutlu olursun, onlar hep hazır olsun dudaklarında. (Süleyman'ın Özdeyişleri, 22:18)
Senin sevgin yaşamdan iyidir; bu yüzden dudaklarım Seni yüceltir. Ömrümce Sana övgüler sunacağım, Senin adınla ellerimi kaldıracağım… Ağzım Sana övgüler sunacak. (Mezmurlar, 63:3-5)
Ağzından çıkan bütün hükümleri dudaklarımla yineliyorum. Sevinç duyuyorum öğütlerini izlerken, sanki benim oluyor bütün hazineler… Dudaklarımdan övgüler aksın, çünkü bana kurallarını öğretiyorsun. Dilimde sözün ezgilere dönüşsün, çünkü bütün buyrukların doğrudur. (Mezmurlar, 119:13-14, 171-172)
... Bu Yasa'yı onlara okuyacaksınız. Halkı -erkekleri, kadınları, çocukları ve kentlerinizde yaşayan yabancıları- toplayın. Öyle ki, herkes duyup öğrensin, Allah'ınız Rab'den korksun. Bu Yasa'nın bütün sözlerine uymaya dikkat etsin. Yasa'yı bilmeyen çocuklar da duysunlar... Allah'ınız Rab'den korkmayı öğrensinler. (Yasa'nın Tekrarı, 31:11-13)
… Sonsuza dek şükredeceğiz Sana, kuşaklar boyunca övgülerini dilimizden düşürmeyeceğiz. (Mezmurlar, 79:13)
Rab diyor ki, "… Üzerindeki ruhum, ağzına koyduğum sözler, şimdiden sonsuza dek senin, çocuklarının, torunlarının ağzından düşmeyecek." (Yeşaya, 59:20-21)
Bugün size verdiğim bu buyrukları aklınızda tutun. Onları çocuklarınıza benimsetin. Evinizde otururken, yolda yürürken, yatarken, kalkarken onlardan söz edin. (Yasa'nın Tekrarı, 6:5-7)
Doğrunun ağzından bilgelik akar, dilinden adalet damlar. Allah'ının Yasası yüreğindedir, ayakları kaymaz. (Mezmurlar, 37:30-31)
Kim yaşamdan zevk almak, iyi günler görmek istiyorsa, dilini kötülükten, dudaklarını yalandan uzak tutsun. (Mezmurlar, 34:12-13)
Yapmanız gerekenler şunlardır: Birbirinize doğruyu söyleyin... Yalan yere ant içmekten tiksinin..." Böyle diyor Rab. (Zekeriya, 8:16-17)
Dürüst tanık doğruyu söyler, yalancı tanıksa hile solur… Gerçek sözler sonsuza dek kalıcıdır, oysa yalanın ömrü bir anlıktır. Kötülük tasarlayanın yüreği hileci, barışı öğütleyenin yüreğiyse sevinçlidir. Doğru kişiye hiç zarar gelmez, kötünün başıysa beladan kurtulmaz. Rab yalancı dudaklardan iğrenir, ama gerçeğe uyanlardan hoşnut kalır. (Süleyman'ın Özdeyişleri, 12:17-22)
Doğru kişinin ağzı yaşam pınarıdır, kötülerse zorbalıklarını sözle gizlerler. (Süleyman'ın Özdeyişleri, 10:11)
Doğru kişinin ağzı bilgelik üretir, sapkın dilse kesilir. Doğru kişinin dudakları söylenecek sözü bilir, kötünün ağzındansa sapkın sözler çıkar. (Süleyman'ın Özdeyişleri, 10:31-32)
Doğru kişi yalandan nefret eder, kötünün sözleriyse iğrençtir, yüzkarasıdır. (Süleyman'ın Özdeyişleri, 13:5)
Karar verdim: "Adımlarıma dikkat edeceğim, dilimi günahtan sakınacağım; karşımda kötü biri oldukça, ağzıma gem vuracağım." (Mezmurlar, 39:1)
Doğru öğüt ağzındaydı. Dudaklarında hile yoktu. Benimle esenlik ve doğruluk içinde yürüdü. Birçoklarını da suç yolundan döndürdü. (Malaki, 2:6)
… Ağzımı doğruları söylemek için açarım. Ağzım gerçeği duyurur, çünkü dudaklarım kötülükten iğrenir. Ağzımdan çıkan her söz doğrudur, yoktur eğri ya da sapmış olanı. Apaçıktır hepsi anlayana; bilgiye erişen, doğruluğunu bilir onların. (Süleyman'ın Özdeyişleri, 8:6-9)
Ağzında yalanla dolaşan kişi, soysuz ve fesatçıdır. (Süleyman'ın Özdeyişleri, 6:12)
Güvenilir tanık yalan söylemez, yalancı tanıksa yalan solur. (Süleyman'ın Özdeyişleri, 14:5)
Yalandan zevk alırlar. Ağızlarıyla hayır dua ederken, içlerinden lanet okurlar. (Mezmurlar, 62:4)
… Yüreği nefret dolu kişi sözleriyle niyetini gizlemeye çalışır, ama içi hile doludur. (Süleyman'ın Özdeyişleri, 26:23-24)
İçimde yaşam belirtisi olduğu sürece, Allah'ın soluğu burnumda olduğu sürece, ağzımdan kötü söz çıkmayacak, dilimden yalan dökülmeyecek. (Eyüp, 27:3-4)
Niçin kötülüğünle böbürlenirsin, ey kabadayı, Allah'ın sadık kullarına karşı bütün gün dilin yıkım tasarlar. Keskin ustura gibi, ey hilekar. İyilikten çok kötülüğü, doğru konuşmaktan çok yalanı seversin. Seni hileli dil seni! Her yıkıcı sözü seversin. Ama Allah seni sonsuza dek yıkacak… Yaşam diyarından kökünü sökecek. (Mezmurlar, 52:1-5)
Sussun o yalancı dudaklar; doğru insana karşı gururla, tepeden bakarak, küçümseyerek konuşan dudaklar. (Mezmurlar, 31:18)
Ağzından kötülük ve yalan akar, akıllanmaktan, iyilik yapmaktan vazgeçmiş. (Mezmurlar, 36:3)
Başkasına karşı yalancı tanıklık eden topuz, kılıç ya da sivri ok gibidir… Kuzeyden esen rüzgar nasıl yağmur getirirse, iftiracı dil de öfkeli bakışlara yol açar. (Süleyman'ın Özdeyişleri, 25:18, 23)
Yalancı dil incittiği kişilerden nefret eder... (Süleyman'ın Özdeyişleri, 26:28)
Ya Rab, kurtar canımı yalancı dudaklardan, aldatıcı dillerden! (Mezmurlar, 120:1)
… Dudaklarınız yalan söyledi, diliniz kötülük mırıldanıyor. Adaletle dava açan, davasını dürüstçe savunan yok. Boş laflara güveniyor, yalan söylüyorlar. Fesada gebe kalıp kötülük doğuruyorlar. (Yeşaya, 59:3-4)
Dost dostu aldatıyor, kimse gerçeği söylemiyor. Dillerine yalan söylemeyi öğrettiler, suç işleye işleye yorgun düştüler… Dilleri öldürücü bir ok, hep aldatıyor. Komşusuna esenlik diliyor, ama içinden ona tuzak kuruyor. (Yeremya, 9:5, 8)
Ağzını kötülük için kullanıyor, dilini yalana koşuyorsun. (Mezmurlar, 50:19)
Onların ağzı yalan saçar, sağ ellerini kaldırır, yalan yere ant içerler. (Mezmurlar, 144:8)
Nefretini gizleyen kişinin dudakları yalancıdır. İftira yayan akılsızdır. (Süleyman'ın Özdeyişleri, 10:18)
Doğru kişinin dili saf gümüş gibidir, kötünün niyetleriyse değersizdir. Doğru kişinin sözleri birçoklarını besler, ahmaklarsa sağduyu yoksunluğundan ölür. (Süleyman'ın Özdeyişleri, 10:20-21)
Dürüst yanıt gerçek dostluğun işaretidir. (Süleyman'ın Özdeyişleri, 24:26)
… Doğru yolda yürüyüp doğru, dürüst konuşan… yükseklerde oturacak; uçurumun başındaki kaleler onun korunağı olacak, ekmeği sağlanacak, hiç susuz kalmayacak. (Yeşaya, 33:15-16)
Yapmanız gerekenler şunlardır: Birbirinize doğruyu söyleyin… (Zekeriya, 8:16)
Bilge kişinin ağzından çıkan sözler derin sular gibidir, bilgelik pınarı da coşkun bir akarsu. (Süleyman'ın Özdeyişleri, 18:4)
Bilge yüreklilere akıllı denir, tatlı söz ikna gücünü artırır… Bilgenin aklı diline yön verir, dudaklarının ikna gücünü artırır. (Süleyman'ın Özdeyişleri, 16:21, 23)
Kral Süleyman dünyanın bütün krallarından daha zengin, daha bilgeydi. Allah'ın Süleyman'a verdiği bilgeliği dinlemek için bütün dünya onu görmek isterdi. (1. Krallar, 10:23-24)
Ahmak sinirlendiğini hemen belli eder… Düşünmeden söylenen sözler kılıç gibi keser, bilgelerin diliyse şifa verir. (Süleyman'ın Özdeyişleri, 12:16, 18)
İhtiyatlı kişi bilgisini kendine saklar, oysa akılsızın yüreği ahmaklığını ilan eder. (Süleyman'ın Özdeyişleri, 12:23)
Ahmağın sözleri sırtına kötektir, ama bilgenin dudakları kendisini korur. (Süleyman'ın Özdeyişleri, 14:3)
Bilgenin dili bilgiyi iyi kullanır, akılsızın ağzındansa ahmaklık akar. (Süleyman'ın Özdeyişleri, 15:2)
Bilgelerin dudakları bilgi yayar, ama akılsızların yüreği öyle değildir. (Süleyman'ın Özdeyişleri, 15:7)
Uygun yanıt sahibini mutlu eder, yerinde söylenen söz ne güzeldir! (Süleyman'ın Özdeyişleri, 15:23)
Akıllı kişinin dudaklarından bilgelik akar, ama sağduyudan yoksun olan sırtına kötek yer. Bilge kişi bilgi biriktirir, ahmağın ağzıysa onu yıkıma yaklaştırır. (Süleyman'ın Özdeyişleri, 10:13-14)
Başkasını küçük gören sağduyudan yoksundur, akıllı kişiyse dilini tutar. (Süleyman'ın Özdeyişleri, 11:12)
Bilgili kişi az konuşur, akıllı kişi sakin ruhludur. Çenesini tutup susan ahmak bile bilge ve akıllı sayılır. (Süleyman'ın Özdeyişleri, 17:27-28)
Geçimsiz kişi kendi çıkarı peşindedir, iyi öğüde hep karşı çıkar. Akılsız kişi bir şey anlamaktan çok kendi düşüncelerini açmaktan hoşlanır. (Süleyman'ın Özdeyişleri, 18:1-2)
Bol bol altının, mücevherin olabilir, ama bilgi akıtan dudaklar daha değerlidir. (Süleyman'ın Özdeyişleri, 20:15)
(Erdemli kadının) ağzından bilgelik akar, dili iyilik öğütler. (Süleyman'ın Özdeyişleri, 31:26)
Dilini tutan canını korur, ama boşboğazın sonu yıkımdır. (Süleyman'ın Özdeyişleri, 13:3)
Allah, Süleyman'a bilgelik, derin bir sezgi, kıyılardaki kum kadar anlayış verdi. Süleyman'ın bilgeliği, bütün doğuluların ve Mısırlılar'ın bilgeliğinden daha üstündü... Üç bin özdeyişi ve bin beş ezgisi vardı. Lübnan sedir ağacından, duvarlarda biten mercanköşk otuna kadar bütün ağaçlardan söz ettiği gibi, hayvanlar, kuşlar, sürüngenler ve balıklardan da söz edebiliyordu. Süleyman'ın bilgeliğini duyan dünyanın bütün kralları ona adamlarını gönderirdi. Bütün uluslardan insanlar gelir, Süleyman'ın bilgece sözlerini dinlerdi. (1. Krallar, 4:29-34)
Okşayıcı dil yaşam verir, çarpık dilse ruhu yaralar. (Süleyman'ın Özdeyişleri, 15:4)
Hoş sözler petek balı gibidir, cana tatlı ve bedene şifa. (Süleyman'ın Özdeyişleri, 16:24)
Yumuşak yanıt gazabı yatıştırır, oysa yaralayıcı söz öfkeyi alevlendirir. (Süleyman'ın Özdeyişleri, 15:1)
Sabırla bir hükümdar bile ikna edilir, tatlı dil en güçlü direnci kırar. (Süleyman'ın Özdeyişleri, 25:15)
Kaygılı yürek insanı çökertir, ama güzel söz sevindirir. (Süleyman'ın Özdeyişleri, 12:25)
… Kararlıyım, ağzımdan kötü söz çıkmaz. (Mezmurlar, 17:3)
Ağzı lanet, hile ve zulüm dolu, dilinin altında kötülük ve fesat saklı. (Mezmurlar, 10:7)
Onlar yüreklerinde kötülük tasarlar, savaşı sürekli körükler, yılan gibi dillerini bilerler, engerek zehiri var dudaklarının altında. (Mezmurlar, 140:2-3)
Allah'sız kişi başkalarını ağzıyla yıkıma götürür, oysa doğrular bilgi sayesinde kurtulur… Dürüstlerin kutsamasıyla kent gelişir, ama kötülerin ağzı kenti yerle bir eder. (Süleyman'ın Özdeyişleri, 11:9, 11)
Onlar dillerini kılıç gibi bilemiş, acı sözlerini ok gibi hedefe yöneltmişler, pusularından masum insanın üzerine atmak için. Ansızın vururlar, hiç çekinmeden. Dilleri yüzünden yıkıma uğrayacaklar… (Mezmurlar: 3-4, 8)
Doğru kişinin aklı yanıtını iyi tartar, kötünün ağzı kötülük saçar. (Süleyman'ın Özdeyişleri, 15:28)
Kötü kişi fesat yüklü dudakları dinler, yalancı da yıkıcı dile kulak verir. (Süleyman'ın Özdeyişleri, 17:4)
... Yüreklerine dokunacak güzel sözlerle onlara güven verdi. (Yaratılış, 50:21)
Yüreğimden güzel sözler taşıyor... Dilim usta bir yazarın kalemi gibi olsun. (Mezmurlar, 45:1)
Kardeşine yüreğinde nefret beslemeyeceksin. Komşun günah işlerse onu uyaracaksın. Yoksa sen de günah işlemiş olursun. (Levililer, 19:17)
Ağzından bilgelik akar, dili iyilik öğütler. (Süleyman'ın Özdeyişleri, 31:26)
Doğru kişi arkadaşına da yol gösterir, kötünün tuttuğu yolsa kendini saptırır. (Süleyman'ın Özdeyişleri, 12:26)
Atalarınız gibi davranmayın! Önceki peygamberler, "Herşeye egemen Rab kötü yollarınızdan ve kötü uygulamalarınızdan dönün" diyor diyerek onları uyardılar. Ne var ki, onlar dinlemediler, bana aldırış etmediler... (Zekeriya, 1:4)
"Kardeşler, lütfen bu kötülüğü yapmayın." dedi. (Yaratılış, 19:7)
Beni dinle, sana öğüt vereyim. Allah seninle olsun... (Mısır'dan Çıkış, 18:19)
… "Hayır, kardeşlerim, rica ediyorum böyle bir kötülük yapmayın… böyle bir alçaklık yapmayın… adama bu kötülüğü yapmayın." (Hakimler, 19:23-24)
Kötülük tasarlayanın yüreği hileci, barışı öğütleyenin yüreğiyse sevinçlidir. (Süleyman'ın Özdeyişleri, 12:20)
Bundan ötürü onları uyar, ey insanoğlu, onları uyar. (Hezekiel, 11:4)
Kalk… o büyük kente git ve halkı uyar… (Yunus, 1:1-2)
… Beni bırakıp başka ilahlara kulluk ettiler… Onları açıkça uyar… (1. Samuel, 8:8-9)
(Davut:) Kötülükten sakının, iyilik yapın; esenliği amaçlayın, ardınca gidin. (Mezmurlar, 34:14)
(Eyüp:) Ağzımdan çıkan sözlerle yüreklendirir, dudaklarımdan dökülen avutucu sözlerle yatıştırırdım sizi. (Eyüp, 16:5)
Her emek kazanç getirir, ama boş lakırdı yoksulluğa götürür. (Süleyman'ın Özdeyişleri, 14:23)
… Keyfinize bakmayıp boş konulara dalmaz, o günü yüceltirseniz, Rab'den zevk alırsınız... (Yeşaya, 58:13-14)
Bilge kişi boş sözlerle yanıtlar mı, karnını doğu rüzgarıyla doldurur mu? Boş sözlerle tartışır, yararsız söylevler verir mi? (Eyüp, 15:2-3)
Bu yüzden egemen Rab şöyle diyor: "Söylediğiniz boş sözler, gördüğünüz yalan görüşlerden ötürü size karşıyım." Böyle diyor egemen Rab. (Hezekiel, 13:8)
… Öyleyse ne diye boş boş konuşuyorsunuz? (Eyüp, 27:12)
… Boş laf ediyor, fesat topluyor içinde, sonra dışarı çıkıp fesadı yayıyor. (Mezmurlar, 41:6)
… Size uydurma görüşlerden, falcılıktan, boş şeylerden, akıllarından geçen hayallerden söz ediyorlar. (Yeremya, 14:14)
Boş laflarla beni nasıl avutursunuz? Yanıtlarınızdan çıkan tek sonuç yalandır. (Eyüp, 21:34)
Huysuz kişi çekişmeyi körükler, dedikoducu can dostları ayırır. (Süleyman'ın Özdeyişleri, 16:28)
Odun bitince ateş söner, dedikoducu yok olunca kavga diner. Kor için kömür, ateş için odun neyse, çekişmeyi alevlendirmek için kavgacı da öyledir… (Süleyman'ın Özdeyişleri, 26:20-22)
Dedikoducu sır saklayamaz, bu nedenle ağzı gevşek olanla arkadaşlık etme. (Süleyman'ın Özdeyişleri, 20:19)
Dedikoducu sır saklayamaz, oysa güvenilir insan sırdaş olur. (Süleyman'ın Özdeyişleri, 11:13)
Halkının arasında onu bunu çekiştirerek dolaşmayacaksın. Komşunun canına zarar vermeyeceksin. Rab Benim. (Levililer, 19:16)
Hepsi de çok dikbaşlı, onu bunu çekiştirerek dolaşan insanlardır, tunç kadar, demir kadar katıdırlar. Hepsi baştan çıkmıştır… Rab onları reddetti. (Yeremya, 6:28, 30)
Yarınla övünme, çünkü ne getireceğini bilemezsin. Seni kendi ağzın değil, başkaları övsün; kendi dudakların değil, yabancı övsün. (Süleyman'ın Özdeyişleri, 27:1-2)
Artık büyük konuşmayın, ağzınızdan küstahça sözler çıkmasın. Çünkü Rab herşeyi bilen Allah'tır; O'dur davranışları tartan. (1. Samuel, 2:3)
Dinlemeden yanıt vermek ahmaklık ve utançtır. (Süleyman'ın Özdeyişleri, 18:13)
Sevgi isteyen kişi suçları bağışlar, olayı diline dolayansa can dostları ayırır. (Süleyman'ın Özdeyişleri, 17:9)
… Yaltaklanan ağızdan yıkım gelir. (Süleyman'ın Özdeyişleri, 26:28)
Akılsızın dudakları çekişmeye yol açar, ağzı da dayağı davet eder. Akılsızın ağzı kendisini mahveder, dudakları da canına tuzaktır. (Süleyman'ın Özdeyişleri, 18:6-7)
İnsan ağzının ürünüyle iyiliğe doyar, elinin emeğine göre de karşılığını alır. (Süleyman'ın Özdeyişleri, 12:14)
İyi insan ağzından çıkan sözler için ödüllendirilir, ama hainlerin soluduğu zorbalıktır. (Süleyman'ın Özdeyişleri, 13:2)
… Allah'ın huzurunda düşünmeyi engelliyorsun. Çünkü suçun ağzını kışkırtıyor, hilekarların diliyle konuşuyorsun. Kendi ağzın seni suçluyor, ben değil, dudakların sana karşı tanıklık ediyor. (Eyüp, 15:4-6)
Kötü kişinin günahlı sözleri kendisi için tuzaktır, ama doğru kişi sıkıntıyı atlatır. (Süleyman'ın Özdeyişleri, 12:13)
Sustursun Rab dalkavukların ağzını, büyüklenen dilleri. Onlar ki, "Dilimizle kazanırız, dudaklarımız emrimizde, kim bize efendilik edebilir?" derler. (Mezmurlar, 12:3)