Darwinistler, tek hücreden çok hücreye ve ardından maymundan insana doğru uzadığını iddia ettikleri sözde evrim sürecini kendilerince açıklayabilmek için, insanlık tarihini de senaryolaştırmışlardır. Bunun için sözde "ilkel insan"ın yaşam şeklini ifade eden "mağara devri", "taş devri" gibi hayali dönemler uydurmuşlardır. Oysa karanlık bir mağarada postlara bürünerek oturan, konuşma yeteneği olmayan yarı insan yarı maymun canlılar, yalnızca birer hayal ürünüdür. İlkel insan hiçbir zaman var olmamış, taş devri hiçbir zaman yaşanmamıştır. Bunlar evrimcilerin bir kısım medyanın da yardımıyla oluşturdukları göz boyamalardan başka bir şey değildir. İnsan, var olduğu günden bu yana insandır. Var olduğu günden bu yana da yüksek bir kültüre sahiptir.
Bu kitapta, "kabataş devri" iddiasının tarihi bir yalan olduğu ortaya konulmakta, bilimsel bulguların yaratılış gerçeğini desteklediği gösterilmektedir. İnsan bu dünyaya evrimle değil, sonsuz bir güç ve akıl sahibi olan Allah'ın kusursuz yaratmasıyla gelmiştir.