Gelmiş geçmiş tüm ümmetlere onları Allah'ın doğru yoluna çağıran resuller gönderilmiştir. Resuller insanlara Allah'ın varlığını ve birliğini anlatan, onlara Allah'ın dinini tebliğ eden, Allah'ın kendilerinden istediklerini, diğer bir deyişle yapmaları ve sakınmaları gereken şeyleri bildiren, onları cehennem azabına karşı uyaran ve cennetle müjdeleyen insanlardır.
Resullerin hayatları ve mücadeleleri, düşünen ve öğüt almasını bilen müminler için ibretlerle doludur. Kuran'da, resullerin tebliğ konuları, kullandıkları ikna yöntemleri ve daha birçok özellikleri ayrıntılı olarak anlatılır.
Andolsun, onların kıssalarında temiz akıl sahipleri için ibretler vardır... (Yusuf Suresi, 111)
Müminler, resuller arasında hiçbir ayrım yapmadan onların Kuran'da aktarılan güzel tavır ve davranışlarını, üstün ahlaklarını kendilerine örnek almalı, onların öğüt ve tavsiyelerini tutup, uyarılarına büyük önem vermelidirler. Çünkü Allah bu seçkin kullarının kıssalarını toplumlara tarih bilgisi olsun diye değil, müminler öğüt alıp düşünsünler, bu üstün insanları örnek alsınlar diye Kuran'da aktarmaktadır.
Kuran'da resuller ve onların yaptıkları işlerde müminler için örnekler ve dersler yer alır. Bu, Kuran'da özellikle belirtilen bir noktadır. Örneğin Hz. İbrahim ve ona uyanlarda müminler için güzel örnekler olduğu ayette belirtilmiş, ardından onların örnek tavırları anlatılmıştır:
İbrahim ve onunla birlikte olanlarda size güzel bir örnek vardır. Hani kendi kavimlerine demişlerdi ki: "Biz, sizlerden ve Allah'ın dışında taptıklarınızdan gerçekten uzağız. Sizi (artık) tanımayıp-inkar ettik. Sizinle aramızda, siz Allah'a bir olarak iman edinceye kadar ebedi bir düşmanlık ve bir kin baş göstermiştir." Ancak İbrahim'in babasına: "Sana bağışlanma dileyeceğim, ama Allah'tan gelecek herhangi bir şeye karşı senin için gücüm yetmez." demesi hariç. "Ey Rabbimiz, biz sana tevekkül ettik ve 'içten sana yöneldik.' Dönüş sanadır. Rabbimiz, bizi inkâr edenler için bizi fitne (deneme konusu) kılma ve bizi bağışla Rabbimiz. Şüphesiz Sen, üstün ve güçlüsün, hüküm ve hikmet sahibisin." Andolsun, onlarda sizlere, Allah'ı ve ahiret gününü umud edenlere güzel bir örnek vardır. Kim yüz çevirecek olursa, artık şüphesiz Allah, Ğaniy (hiçbir şeye ihtiyacı olmayan), Hamid (övülmeye layık olan)dır. (Mümtehine Suresi, 4-6)
Aynı şekilde, diğer tüm Resuller de müminler için her yönden örnek alınmaları gereken, Allah'ın özel ve seçkin kullarıdır. İman edenler resullerden hiçbirini ayırt etmez, hepsine indirilene iman ederler. Bu Allah'ın bir emridir ve tüm emirler gibi üzerinde titizlikle durulmalıdır:
Deyin ki: "Biz Allah'a; bize indirilene, İbrahim, İsmail, İshak, Yakub ve torunlarına indirilene, Musa ve İsa'ya verilen ile peygamberlere Rabbinden verilene iman ettik. Onlardan hiçbirini diğerinden ayırt etmeyiz ve biz O'na teslim olmuşlarız." (Bakara Suresi, 136)
Bütün resuller insanları hak dine ve en doğru yola çağırmışlardır. Bu çağrı onların ümmetleri için geçerli olduğu gibi, bizim için de geçerlidir. Hepsinin davet ettiği temel imani ve ahlaki gerçekler, sergiledikleri üstün karakter özellikleri, her devir için, dolayısıyla bizler için de uyulması ve örnek alınması gereken konulardır..
Allah da bu hikmete binaen, Kuran'da onların davet ettikleri gerçekleri ve sahip oldukları üstün ahlaki özellikleri bizlere pek çok açıdan, özlü ve ayrıntılı bir biçimde bildirmiştir. Ve peygamberinin şahsında tüm müminlere doğru yola tabi olmayı emretmiştir:
Bunlar, kendilerine kitap, hikmet ve peygamberlik verdiklerimizdir. Eğer bunları tanımayıp-küfre sapıyorlarsa, andolsun, biz buna (karşı) inkâra sapmayan bir topluluğu vekil kılmışızdır. İşte Allah'ın hidayet verdikleri bunlardır; öyleyse sen de onların bu hidayetlerine uy. De ki: "Ben bunun için sizden bir ücret istemiyorum. O (Kuran), alemlere bir 'öğüt ve hatırlatmadan' başkası değildir." (En'am Suresi, 89-90)
Öyleyse müminlere düşen Kuran'da resullerin kıssalarını dikkatlice okuyup, onların gösterdikleri doğru yola, yaptıkları öğüt ve uyarılara titizlikle uymaya çalışmaktır. Bu kitabın amacı da müminlerin bu gayretine yardımcı olmaktır.