İncir, 800'den fazla türü olan Ficus cinsine dahil bir bitki türüdür. Milyonlarca yıldır incir ağaçlarının yapraklarında da, meyvelerinde de bir değişiklik olmamıştır. Ve bu durum incirlerin evrim geçirmediğinin önemli bir ispatıdır. Bu gerçeği gözler önüne seren delillerden biri resimde görülen 65 – 54 milyon yaşındaki incir yaprağı fosilidir.
Milyonlarca yıldır var olan incir yaprağı
65 - 54 milyon yıllık incir yaprağı fosili
Günümüzde yaşayan örneklerinden hiçbir farkı olmayan ve milyonlarca yıl önce yaşamış kınkanatlı bu böcek de, yeryüzündeki tüm canlıların Allah tarafından yaratıldığının delillerindendir.
1.8 milyon - 11 bin yıllık kınkanatlı bir böcek fosili
65 – 54 milyon yıl önceki at kestanesi yaprağıyla, günümüzde yaşayan at kestanesi ağacının yaprağı arasında hiçbir fark yoktur. Bu farksızlık, bitkilerin evrim geçirmediğini ortaya koyan delillerden sadece biridir. Bitkilerdeki her yapı özel olarak var edilmiştir. Bu da bize bu kusursuz sistemleri yapan üstün bir Aklın olduğunu gösterir. İşte bu üstün aklın sahibi Alemlerin Rabbi olan Allah, kusursuz yaratışının delillerini insanlara göstermektedir.
At kestanesi yaprağı
65 - 54 milyon yıllık at kestanesi yaprağı fosili
Günümüzdeki eğrelti otlarının sahip olduğu tüm özelliklere, bundan yüz milyonlarca yıl önce yaşayan eğrelti otları da sahipti. Fosil kayıtları bu gerçeği açıkça göstermektedir. Resimde görülen 360 – 286 milyon yaşındaki eğrelti otuyla, bugünkü eğrelti otları tamamen aynıdır.
Bitkiler, herşeyin bilgisi kendinde olan, sonsuz yaratma gücüne sahip, herşeyin Yaratıcısı Allah tarafından yaratılmıştır.
Günümüz eğrelti otu (yanda)
360 -286 milyon yıllık eğrelti otu fosili (altta)
Günümüzdeki paleontolojik veriler, fosil kayıtlarının olağanüstü derecede zengin olduğunu göstermektedir. Bu zenginlik içinde evrimcilerin delil olarak kullanabilecekleri bir tane dahi fosil yoktur. Fosil kayıtlarının tamamı Yaratılış gerçeğini teyit etmekte, evrimi yalanlamaktadır. Resimde görülen ringa balığı fosili de evrimin geçersizliğini gözler önüne seren delillerden biridir.
54 - 37 milyon yıllık ringa balığı fosili
Deniz iğnesi, deniz atlarıyla aynı alt takıma (Syngathoidei) dahil olan küçük bir balık türüdür. 23 – 5 milyon yaşındaki deniz iğneleriyle, günümüzde yaşayan deniz iğneleri birbirinden farksızdır. Bu durum, canlıların kademeli olarak evrimleştiklerini ileri süren Darwinistleri yalanlamaktadır.
Milyonlarca yıl önce yaşamış örnekleri ile arasında hiçbir fark olmayan günümüz deniz iğnesi
23 - 5 milyon yıllık deniz iğnesi fosili
Ele geçirilen keman vatozu fosilleri, hangi döneme ait olursa olsun, hep bir diğerinin aynısıdır. Her türlü özelliğiyle günümüz keman vatozlarına benzeyen bu fosiller, canlıların küçük değişikliklerle aşamalı olarak geliştikleri iddiasını yıkmaktadır. Allah tüm canlıları, bir örnek edinmeksizin, sahip oldukları mükemmel özelliklerle yoktan yaratmıştır.
95 milyon yıllık keman vatozu fosili
Darwinistler tüm canlıların değişim geçirdikleri iddiasındadırlar. Milyonlarca yıl önceye dayanan fosil örnekleri işte bu nedenle çok önemlidir. Canlılar değişmemişlerdir. Tek bir yaşayan fosil bile bu gerçeği ispat ederken, yeryüzü sayısız yaşayan fosil örneği ile doludur.
Dönem: Mezozoik zaman, Kretase dönemi
Yaş: 144-65 milyon yıl
Bölge: Lübnan
Üstte ve yanda görülen keman vatozunun şu anki kompleks yapısı ve anatomik özellikleri bundan 130 milyon yıl önce de aynı şekildedir. (Altta günümüzde yaşayan bir örnek)
Resimde görülen fosil, 33 milyon yıl önce yaşayan gergedanlarla, günümüzdeki gergedanlar arasında hiçbir fark olmadığının delilidir. Milyonlarca yıldır yapıları değişmeyen canlılar, evrim teorisinin büyük bir aldatmacadan ibaret olduğunu göstermektedir. Allah'ın üstün yaratışının izleri olan fosiller, evrimcilerin yalanlarını her geçen gün daha da güçlü bir şekilde deşifre etmektedir.
Milyonlarca yıldır hiçbir değişikliğe uğramamış gergedanlar
Üstte 33 milyon yıllık gergedan kafatası
Fosil kayıtlarında canlıların diğer türlerden, aşama aşama oluştuklarını gösteren hiçbir örnek yoktur. Örneğin, milyonlarca fosil içinde bir tane bile yarı timsah yarı tavşan, ya da yarı yılan yarı tavşan özellikleri taşıyan canlı örneği görülmemiştir. Ancak, tavşanların hep tavşan olarak var olduklarını gösteren binlerce fosil vardır. Fosillerin gösterdiği gerçek açıktır: Canlılar evrim geçirmemişlerdir, onları Allah yaratmıştır.
33 milyon yıllık tavşan fosili
Milyonlarca yıldır hiçbir değişime uğramadan varlıklarını devam ettiren bitkiler, evrim teorisine büyük darbe vurmaktadır. 54 – 37 milyon yaşındaki söğüt yaprağı fosili de, aradan geçen milyonlarca yıla rağmen değişikliğe uğramamış, yani evrim geçirmemiştir. Günümüzdeki söğüt yapraklarıyla, 54 – 37 milyon yıl önce yaşamış olanlar aynıdır.
54 - 37 milyon yıllık söğüt yaprağı fosili
Lauraceae familyasına dahil olan defne ağacının yapraklarından ve meyvelerinden yağ elde edilmektedir. Ayrıca yaprakları baharat olarak da kullanılmaktadır. Resimde görülen defne yaprağı fosili, diğer tüm bitkiler gibi, defnelerin de evrim geçirmediğinin ispatıdır. Bundan 54 - 37 milyon yıl önce yaşayan defneler, günümüzde yaşayanlarla tıpatıp aynı özelliklere sahiptir.
54 - 37 milyon yıllık defne yaprağı fosili