Şüphesiz, mü'minler için göklerde ve yerde ayetler vardır. Sizin yaratılışınızda ve türeyip-yaydığı canlılarda kesin bilgiyle inanan bir kavim için ayetler vardır.
(Casiye Suresi, 3-4)
Allah bazı canlıları, bulundukları ortamı renk ve şekil olarak taklit etme yetenekleriyle birlikte yaratmıştır. Bu sayede düşmanlarından kolaylıkla gizlendikleri gibi karşılarındaki canlılara da istedikleri mesajları göndermiş olurlar. Dişileri cezbetmek ya da düşmanları korkutmak bu mesajlardan başlıcalarıdır.
Dediler ki: "Allah oğul edindi." O, (bu yakıştırmadan) Yücedir. Hayır, göklerde ve yerde her ne varsa O'nundur, tümü O'na gönülden boyun eğmişlerdir.
(Bakara Suresi, 116)
De ki: "Gördünüz mü haber verin; Allah'tan başka taptıklarınız, yerden neyi yaratmışlar, bana gösterin? Yoksa onların göklerde bir ortaklığı mı var? Eğer doğru sözlüler iseniz, bundan önce bir kitap ya da bir ilim kalıntısı (veya bir eser) varsa, bana getirin."
(Ahkaf Suresi, 4)
Darwinistler, çiçeklere renklerini veren, yapraklarındaki kıvrımları belirleyen, çiçeğin yapraklarının kadifemsi yumuşaklığını, dünyanın neresine giderseniz gidin aynı muhteşem kokuları belirleyen bilgilerin nasıl bir çiçeğin genlerine yerleştiğini, bunun bütün bitki türleri için geçerli olduğu gerçeğini düşünmezler.
"Onlar hâlâ Kuran'ı iyice düşünmüyorlar mı? Eğer o, Allah'tan başkasının Katından olsaydı, kuşkusuz içinde birçok aykırılıklar (çelişkiler, ihtilaflar) bulacaklardı."
(Nisa Suresi, 82)
O inkar edenler görmüyorlar mı ki, (başlangıçta) göklerle yer, birbiriyle bitişik iken, Biz onları ayırdık ve her canlı şeyi sudan yarattık. Yine de onlar inanmayacaklar mı?
(Enbiya Suresi, 30)
İlk günlerde sadece anne kanından gerekli besinleri alan cenin, artık kendi vücudunu beslemek ve hücrelerine oksijen gönderebilmek için kendine has bir kan dolaşım sistemine ihtiyaç duymaktadır. İşte bu sistemin meydana gelmesi için birçok hücre ani bir kararla işbirliği yapıp dolaşım sistemini oluşturmaya başlar. Hücrelerin bu davranışları, onların sonsuz bir akıl ve ilim sahibi olan Allah'ın ilhamıyla hareket ettiklerinin apaçık bir delilidir.