Megapod kuşları Avustralya'da yaşarlar ve yavrularını büyütmek için de çok özel yuvalar yaparlar. Önce erkek megapod, dev bir çukur kazar, sonra bu çukuru çürümekte olan yaş otlar ve yapraklarla doldurur. Bunun çok önemli bir nedeni vardır. Çürüyen bitkilerdeki bakteriler, yüksek derecede sıcaklık oluşturacak ve yuvayı ısıtacaklardır. Erkek kuş bu sıcaklığı sabit tutmak için havalandırma delikleri açar ve gagasını bu deliklerden içeri sokarak sürekli yuvanın ısısını kontrol eder. Ayrıca bitki yığınının üzerinde bir de huni biçiminde delik açar. Bu delik kış boyunca yağmurun içeri sızmasını ve bitki yığınının nemli tutulmasını sağlar.
Yuva hazırlandıktan sonra dişi gelir ve çukura yumurtlar. Ancak yazın sıcağında yuvadaki ısı sürekli artar, bunun üzerine erkek megapod kuşu yuvasını kumla örter. Bu şekilde sıcağın yuvaya girmesini engellemeye çalışır.
Şimdi size bir soru soralım. Bu yazıyı okuyana kadar bitkilerin çürüdüklerinde ısı çıkaracaklarını biliyor muydunuz? Bu konuyla ilgili bir kitap okumadıysanız bunu bilmemeniz çok doğal, sizin gibi daha pek çok insan bunu bilmez. Ancak megapod kuşu bunu çok iyi bilir, üstelik yavrularının yararına olacak şekilde bu bilgiyi kullanır.
Peki nasıl olup da bir kuş böyle ince hesaplar ve hassas ölçümler yapabilmektedir? Sonra bu ölçümlerden elde ettiği sonuçlara göre teknik önlemler alabilmektedir? Niçin yavruları için böyle zahmetli bir işe katlanmaktadır?
Tüm bunları yapabilmesi için kuşun bir mühendis gibi teknik bilgiye ve sağlıklı bir insan gibi akla sahip olması gereklidir. Elbette bir kuşun zeki ve bilgili bir insan gibi davranacak aklı ve beyni yoktur. Tüm bu akıl gerektiren işleri megapod kuşuna her an yaptıran yani ilham eden ve bu kuşu yönlendiren bir güç vardır. Bu güç herşeyi en güzel biçimde yaratan Allah'a aittir.
Siz burada anlatılan bilgileri okuduğunuzda hemen bunları yapanların canlıların kendileri olamayacağını görüp, bütün canlıları yaratanın Allah olduğunu anlıyorsunuz. Ancak sizin hemen anladığınız bu gerçeği kabul etmemek için direnen bazı insanlar vardır. Allah bu insanları bize Kuran'da haber vermiştir. Rad Suresi'nde bu kişilerle ilgili olarak Allah şöyle buyurmaktadır:
De ki: "Göklerin ve yerin Rabbi kimdir?" De ki: "Allah'tır." De ki: "Öyleyse, O'nu bırakıp kendilerine bile yarar da, zarar da sağlamaya güç yetiremeyen birtakım veliler mi (tanrılar) edindiniz?" De ki: "Hiç görmeyen (a'ma) ile gören (basiret sahibi) eşit olabilir mi? Veya karanlıklarla nur eşit olabilir mi?" Yoksa Allah'a, O'nun yaratması gibi yaratan ortaklar buldular da, bu yaratma, kendilerince birbirine mi benzeşti? De ki: "Allah, herşeyin Yaratıcısı'dır ve O, tektir, kahredici olandır." (Rad Suresi, 16)