Allah'ın doğada yarattığı harikalardan biri de, canlıların kendilerini korumak için aldıkları güvenlik önlemleridir. Birçok canlı kendilerine gelebilecek zararları çok iyi tahmin edip, çok değişik korunma yöntemleri üretecek yeteneklere sahiptir. Örneğin biraz önce anlattığımız termitler, yuvalarının duvarlarını kazmayla bile kırılamayacak kadar kalın ve sert yaparlar. Dokumacı kuşlar ise yuvalarının girişlerini baş düşmanları olan yılanların içeri girmesini engelleyecek şekilde inşa ederler. Bazı örümcekler de yuvalarının içinde çeşitli odacıklar yapar ve içeri girmeyi başaran diğer hayvanları bu odacıklarda hapsederler.
Arıların yuvaları da özel bir koruma altındadır. Kovanın bekçiliği ile görevlendirilmiş olan arılar, kovana kendi kolonilerinin üyelerinden başka hiç kimseyi almazlar. Nöbetçi arının yerinden ayrılması durumunda ise hemen başka bir işçi arı gelir ve kovan kapısındaki nöbeti devralır. Üstelik nöbetçi arılar bu koruma işlemini kendi canları pahasına yaparlar.
Kunduzlar da yuvalarını su altına inşa ederler. Bu yuvalara girebilmek için sadece yuvayı yapan kunduzun bildiği gizli bir tünelden geçmek gerekir. Tünelin sonunda kunduzların yavruları ile birlikte yaşadıkları gizli odaya ulaşılır.
Kunduzlar suyun önünü kendi yaptıkları özel bir barajla keserek mükemmel yuvalar yaparlar. |
Bu birkaç örnek bile canlıların ne kadar akıllı davrandıklarını, korunmak için nasıl etkili yöntemler kullandıklarını anlamamız için yeterlidir. Ayrıca dikkat ettiyseniz, düşmanlar farklı cinsten canlılar da olabilmektedir. Buna rağmen bütün canlılar düşmanlarını çok iyi tanımakta ve onları engelleyecek şekilde güvenlik önlemleri alabilmektedirler. Bir termitin ya da bir kuşun -aklı olmamasına rağmen- başka bir canlının özelliklerini bilmesi çok hayret vericidir.
Bunu daha iyi anlamak için kendinizi düşünün. Hiç tanımadığınız, daha önce hiç görmediğiniz bir hayvanın ne gibi özellikleri olduğunu bakar bakmaz anlayabilir misiniz? Ne yer, nasıl avlanır, neden korkar bilebilir misiniz? Tabi ki hayır. Bunları bilmeniz için ya bir kitabı açıp bu canlıyla ilgili bilgileri okumanız ya da birinin size bu canlının özelliklerini anlatması gerekir. Peki öyleyse hayvanlar nasıl olup da başka canlılar hakkında bilgi sahibi olurlar? Önce düşmanlarının hangi hayvan olduğunu bulup, onun davranışları ve avlanma yöntemleri hakkında araştırma yapıyor olabilirler mi? Sonra da buna göre nasıl önlem almaları gerektiğini düşünüyor olabilirler mi? Elbette ki olamazlar. Hiçbir hayvan araştırma yapacak bir akla ve yeteneğe sahip değildir. Hayvanların düşmanları hakkında tesadüfen bilgi sahibi olduklarını düşünmek de çok mantıksız ve saçmadır. Çünkü ilk denemelerinde başarısız olmaları demek bu canlıların ölmesi demektir.
Hayvanların kullandıkları güvenlik sistemlerini en mükemmel şekilde belirleyen ve onlara gerekenleri yaptıran şüphesiz Allah'tır. Sadece çevremize baktığımızda gördüğümüz canlıların değil, tüm dünyada yaşayan canlıların aynı akılcı davranışları yapıyor olması da bize Rabbimiz’in sonsuz aklını ve gücünü kanıtlar.