Akşam gazetesinin 25 Aralık 2002 tarihli sayısında "Atalarımız Afrikalı mı değil mi Tartışması" başlıklı bir haber yayınlandı. Söz konusu yazıda farklı coğrafi bölgelerdeki insanların DNA'ları üzerinde yapılan analizlerden bahsediliyordu. Haberde Afrika'dan çıkıp dünyaya yayılan hayali bir ortak atadan söz ediliyor, araştırma sonuçlarının teoriyi güçlendirdiği ileri sürülüyordu. Oysa ne ilginçtir ki, habere kaynaklık eden araştırmanın yayınlandığı 20 Aralık 2002 tarihli Science dergisinde evrimden ya da ortak atadan hiçbir bahis yoktu.
Birçok evrim iddiası, mitokondriyal DNA ve Y kromozomu analizlerine dayandırılır. Ancak artık bu analizlerin gerçeği objektif şekilde yansıtmadığı ve güvenilirliğinin kalmadığı kabul edilmektedir.
Science dergisinde, "İnsan Popülasyonlarının Genetik Yapısı" başlığıyla sonuçları yayınlanan araştırmada dünyanın farklı kıtalarında yer alan 52 popülasyondan 1056 kişinin genleri ve kan grupları incelenmişti. Küçük genetik farklılıklar mitokondriyal DNA ve Y kromozomu analizleri uygulanarak değerlendiriliyordu. Farklılıklar yorumlanıyor ve insanların tarih içindeki göç yolları tahmin edilmeye çalışılıyordu. Sonuçta insanların genlerinde görülen varyasyonun %93 ila 95 inin aynı popülasyona dahil insanlar arasındaki farklılıklardan, %5 inin de büyük popülasyon grupları arasındaki farklılıktan kaynaklandığı belirtiliyordu. Kısacası Akşam gazetesinin yorumladığı gibi Afrika'dan çıkış, ırkların evrimi vs. gibi senaryolara değinilmiyordu.
Yine de bu araştırmada kullanılan yöntemler üzerinde durmak faydalı olacaktır. Birçok evrim iddiası, bu araştırmada kullanılan mitokondriyal DNA ve Y kromozomu analizlerine dayandırılır. Ancak bu analizlerin gerçekleri objektif şekilde yansıtmadığı ve güvenilirliğinin kalmadığı bilinmelidir. Mitokondriyal DNA, hücre içinde bulunan mitokondrilerin içinde bulunur. Yakın bir zamana kadar çekirdekteki DNA'nın aksine bunların yalnızca anne kanalıyla aktarıldığı düşünülüyordu. Buna göre farklı popülasyonlardan dişi bireylerden alınan mitokondriyal DNA'ların, bu insanların atası konumunda olduğu düşünülen hayali bir kadının mitokondriyal DNA'sını gösterdiği kabul ediliyordu. Bu hayali kadını "Mitokondriyal Havva" olarak isimlendiren çalışmalarda yapılan önemli bir hata, örnek mitokondriler arasındaki farklılıkların peşinen mutasyon olarak değerlendirilmesiydi.
Mitokondriyal DNA analizlerinin geçerliliği üzerinde artık ciddi şüpheler bulunmaktadır. İngiliz bilim dergisi New Scientist'in internet sitesinde "Mitokondri Hem Anneden Hem de Babadan Aktarılabiliyor" başlığıyla verilen bir haberde son bir araştırmanın, evrimcilerin kabullerini altüst ettiği bildirilmiştir. Danimarka'daki bir hastanede çalışan doktorlar hastalarından birinin mitokondrilerinin % 90 oranında babasından aktarıldığını ortaya çıkarmışlardır. New Scientist, "Evrim biyologları, türlerin birbirinden ayrılmasını mitokondriyal DNA dizilerindeki farklılıklardan yola çıkarak tarihlendiriyorlardı. Mitokondriyal DNA'nın çok nadiren de olsa babadan aktarılması, çalışmalarının çoğunu geçersiz kılmaya yeterli olacaktır" yorumunu yapmak zorunda kalmıştır.1
Reuters ajansı ise bir başka genetik araştırmayı haber verirken, araştırmanın dayandığı mitokondriyal DNA yöntemi için "belirsiz bilim yöntemi" ifadesini kullanmıştır.2
Araştırmada kullanılan ikinci yöntem ise Y-kromozomu analizidir. Bu analizin sonuçlarının genellikle başka kriterlere dayanılarak ortaya konan sonuçlarla çeliştiği görülür. Bu çelişkiyi göstermesi açısından Spencer Wells adlı bilim adamının yaptığı çalışma iyi bir örnek teşkil etmektedir. Wells, Y-kromozomu analizini kullanarak yaptığı çalışmada farklı ırklardan insanların genlerini incelemiş, sonuçlara bakarak günümüz insanlarının 60.000 yıl önce Afrika'dan çıkan bir atadan geldiğini iddia etmiştir. Ne var ki çoğu arkeolog genetik analizlere karşı çıkarak bu çıkışın 40.000 yıl daha erken gerçekleştiğini iddia etmektedir. Y-kromozomu analiziyle mitokondriyal DNA analizi arasındaki fark daha da büyüktür. Mitokondriyal DNA gözönüne alınarak yapılan araştırmalar bu çıkışı Wells'in öne sürdüğünden tam 90.000 yıl geriye, yani 150.000 yıl öncesine atmaktadır. Genetik analizlerle ortaya çıkan tarihlerle, fosil kayıtları arasında büyük bir fark olduğu açıktır. George Washington Üniversitesi paleoantropoloğu Alison Brooks, "Bu tarihler fosil kayıtlarında ortaya çıkan göçlerin coğrafyası veya sırasıyla uygun düşmemektedir" demektedir.3
Görüldüğü gibi, evrim teorisinin her iddiası bilimsel delillerle her gün bir kere daha çürütülmektedir. Akşam gazetesi gibi bazı yayınlar ise, bu gerçeği görmezden gelerek, evrimle ilgisi olmayan konuları dahi evrim teorisinin delili gibi göstermeye çalışmaktadırlar.
1. New Scientist, "Mitochondria Be Inherited From Both Parents", 23 Ağustos 2002; http://www.newscientist.com/news/news.jsp?id=ns99992716
2. Reuters, "Study Finds Bay of Bengal Islanders Are Genetically Unique", 10 Aralık 2002:
http://asia.reuters.com/news_article.jhtml;jsessionid=A0SZGHC53L25OCRBAEOCFFA?type=worldnews&StoryID=1876031
3. National Geographic News, "Journey" Redraws Humans' Family Tree, 13 Aralık 2002;
http://news.nationalgeographic.com/news/2002/12/1212_021213_journeyofman.html