Ahmet ile At

Ahmet’in ablası ata binmeyi öğrenmek istiyordu. Hafta sonu ailece binicilik kulübüne gittiler. Ablası, annesi ve babası binicilik hocasıyla konuşurken, Ahmet ileride ot yemekte olan bir atın yanına yaklaştı.

Ahmet: Merhaba! Yediğin otlar çok kumlu ve tozlu gözüküyor. Dişlerin acımıyor mu?

At: Hayır küçük dostum. Dişlerimizin aşınma payları vardır. Allah dişlerimizi çok uzun yaratmıştır. Bu dişler çene kemiğimizin çok derinlerine kadar gömülen uzun şeritler halindedir. Yani dişlerin kök kısmı sizinkilere göre çok daha derinlerdedir. Dişimiz aşındıkça kemiğin içindeki bölüm dışarı çıkar. Her bir diş, yemek yeme kabiliyetini yitirmeden 2,5-5 cm kadar aşınabilir.

at

Ahmet: Demek Rabbimiz’in siz atlara böyle bir özellik vermesiyle, kısa sürede dişlerinizi kaybedip açlıktan ölmekten kurtulmuşsunuz.

At: Çok haklısın. Gördüğün gibi Allah her canlıyı karşılaşacağı yaşam şartlarına uygun yaratmıştır. Bu O’nun üstün yaratışının delillerinden biridir. Yeryüzündeki her canlı O’na muhtaçtır.

Ahmet: Şimdi senin üstüne binsem, beni hiç yorulmadan kilometrelerce uzağa taşıyabilirsin, değil mi?

At: Evet. Zaten tarih boyunca insanlara bu konuda en çok yardımcı olan hayvanlar bizleriz. Bugün sokaklarda binlerce araba ve bu arabalar için yapılmış yollar var. Oysa, bu arabalar ancak son yüzyılda insanlara hizmet etmeye başlamışlardır. Büyük büyük babanın doğduğu yıllarda hiç kimse araba diye bir şeyin varlığını bilmiyordu. O tarihte ulaşım ve taşıma işleri hayvanlar, özellikle de biz atlar sayesinde yapılıyordu.

at

Ahmet: Bu bacaklarla bu kadar uzun yol gidebilmene şaşırmadım. Peki hızlı koşabilir misin?

At: Tabii. Allah bacaklarımı yalnız ağır yükleri taşıyabilmek değil, aynı zamanda hızlı koşabilmem için de için özel olarak yaratmıştır. Bizde diğer hayvanlarda olduğu gibi köprücük kemiği yoktur. Bu bizim daha büyük adım atabilmemizi sağlar.

Ahmet: Allah sizi ağır yükleri kolaylıkla taşımanız ve hızlı koşabilmeye uygun olarak yaratmış.

At: Evet Ahmet. Allah, bizi bu özelliklerimizle insanlara hizmet etmemiz için yaratmıştır.

Ahmet: Bu öğrendiklerimi ablama anlatınca binicilik eğitimi almak daha çok ilgisini çekecek eminim!

At: Hoşçakal küçük dostum.

It is He Who created all the species and gave you ships and livestock for you to ride. (Surat az-Zukhruf: 12)

 

Anne Pandaların Özenli Bakımı
panda

Anne pandalar yavrularına çok iyi bakım yaparlar. Yavru pandaların özel bir korumaya ihtiyaçları vardır, çünkü doğduklarında yardıma muhtaç durumdadırlar. Düşmanları yavru pandaya saldırdıklarında, annesi güçlü çenesiyle düşmanını ısırarak yavrusunu korumaya çalışır. Oysa anne pandanın güçlü çenesi yavrusunu tuttuğunda oldukça nazik olabilmektedir. Hatta yavrularını bir yerden, bir yere taşırken boyunlarından tutarak bir kedi gibi kavrayabilirler. Nasıl davranmaları gerektiğini pandalara öğreten, onları yaratan ve neye ihtiyaçları olduklarını en iyi bilen Allah’tır.

 

PAYLAŞ
logo
logo
logo
logo
logo
İNDİRMELER
  • Sinan ile Termitler
  • Cem ile Renkli Kelebekler
  • Ağaçkakan ve Serhat
  • Hakan ile Martı
  • Serdar ile Ateş Böceği
  • Bora ile Yeşil Kurbağa
  • Serkan ile Uzun Bacaklı Leylek
  • Emre ve Fok Balığı
  • Emre ve Bukalemun
  • Bora ile Köpek
  • Ahmet ile At
  • Levent ile Kanguru
  • Uğur ile Örümcek
  • Serkan ile Ördek
  • Ali ile Devekuşu
  • Can ile Bal Düşkünü Sevimli Ayı
  • Seda ile Kirpi
  • Tolga ile Dev Kutup Ayıları
  • Ömer ile Balık
  • Kerem ile Tolga