Peygamberimizin hadislerinde ahir zamana yönelik bildirilen bir başka haber ise, İslam'dan uzak din anlayışının tamamen ortadan kalkışıdır. Altınçağ'da Peygamberimizden sonra gelişen bidatlarla dolu İslam anlayışı tamamen düzelecek ve din aslına dönecektir. Hadislerde bu konu ile ilgili olarak, ahir zamanda kaldırılmadık bidatın kalmayacağı ve "aynı peygamber gibi dinin icablarının yerine getirileceği" ifade edilmektedir.25
Bilindiği gibi Peygamberimiz (sav)'in ve sahabelerin vefatından sonra dinin içine Kuran ile taban tabana zıt hurafeler, ibadet şekilleri sokulmuş, Resulullah adına sayısız hadisler, hükümler uydurulmuştur. Ve bunların birçoğu günümüze kadar gelmiştir. Yüzyıllar süren bu süreç içinde samimi Müslümanlar bunları elden geldiğince ayıklayarak, dinin aslını ayakta tutmaya çalıştılarsa da, bugün İslam adına ortaya atılan birçok konunun Kuran'da yerinin olmadığı açık bir gerçektir. Hiç şüphesiz neyin dine uygun olup neyin olmadığı konusunda başvurulabilecek kaynak Kuran ve Peygamberimiz (sav)'in Kuran'ı tefsiridir.. Dolayısıyla ahir zamanda dine sonradan ilave edilmiş hurafeler, Kuran ölçü alınarak, uygulamadan kaldırılacaktır. Ancak bu şekilde gerçek din ortaya çıkacaktır.
Bugün birçok kişi din olarak Kuran'da ve Peygamber Efendimiz (sav)'in sünnetlerinde bildirilenden çok daha farklı bir İslam anlayışını benimsemiş durumdadır. Kuran'ın gözardı edildiği bir ortamda gerçek anlamda İslam'ın bilinmesi ve yaşanması imkansızdır. Nitekim Kuran'da bildirildiğine göre, ahiret günü Peygamberimiz (sav) kendi ümmetinin "Kuran'ı terk ettiğini" söyleyecektir:
Ve elçi dedi ki: "Rabbim gerçekten benim kavmim, bu Kur'an'ı terkedilmiş (bir kitap) olarak bıraktılar." (Furkan Suresi, 30)
Kuran'ı bırakıp, ondan yüz çevirenleri ise Allah şöyle uyarmaktadır:
Sana geçmişlerin haberlerinden bir bölümünü böylece aktarıyoruz. Gerçekten, sana katımızdan bir zikir verdik. Kim bundan yüz çevirirse, şüphesiz kıyamet günü o, bir günah-yükü yüklenecektir. Onda ebedi olarak kalıcıdırlar. Bu, kıyamet günü onlar için ne kötü bir yüktür. (Taha Suresi, 99-101)
Birçok insanın İslam'dan uzak durmasının ana sebebi din ahlakının olduğundan çok farklı biçimde anlatılmasıdır. Pek çok kişi, bu geleneğe dayalı dinin bir takım mantıksızlıklara dayalı olduğunu, sayısız çelişki içerdiğini fark edebilmekte, doğruların ortaya çıkarılmasını beklemektedir. Nitekim Allah ahir zamanda dini aslına döndürecek ve Kuran ahlakını hakim kılacaktır. O dönem geldiğinde, insanların Allah'a yakınlaşmasını, din ahlakını yaşamasını engelleyen tüm bu çarpıklıklara son verilecek, dinin aslında olmayan, sonradan ilave edilmiş birçok hurafe, inanış ve ibadet şekli İslam'dan temizlenecektir.
Altınçağ'da yaşanacak çok önemli başka bir olay, dinin aslına döndürülmesinde samimi Müslümanların çabası ve gayretidir. Bu dönemde İslam alemi içindeki ihtilaflar, ayrılıklar ortadan kalkacaktır. İslam tarihinin en büyük alimlerinden biri olan Muhyiddin Arabi "Fütühat-ül Mekkiye" isimli eserinde bu konuda şu tespiti bildirmiştir:
...dini peygamberin zamanında olduğu gibi aynen uygulayacak. Yeryüzünde mezhepleri kaldıracak. Halis hakiki dinden başka hiçbir mezhep kalmayacak. 26
İçinde bulunduğumuz dönemde, bazı Müslümanların en temel konularda bile ihtilafa düştükleri açık bir gerçektir. Kuran'da ise dinde ayrılığa düşülmemesi emredilmektedir:
Ki onlar Kur'anı parça-parça kıldılar. (Hicr Suresi, 91)
O: "Dini dosdoğru ayakta tutun ve onda ayrılığa düşmeyin" diye dinden Nuh'a vasiyet ettiğini ve sana vahyettiğimizi, İbrahim'e, Musa'ya ve İsa'ya vasiyet ettiğimizi sizin için de teşri' etti (bir şeriat kıldı). Senin kendilerini çağırdığın şey, müşriklere ağır geldi. Allah, dilediğini buna seçer ve içten kendisine yöneleni hidayete erdirir. (Şura Suresi, 13)
Bu, Allah'ın Kitabı şüphesiz hak olarak indirmesindendir. Kitap konusunda anlaşmazlığa düşenler ise uzak bir ayrılık içindedirler. (Bakara Suresi, 176)
Kuran'da, İslam'ın yaşanması çok kolay bir din olduğu, hükümlerin çok açık ve net olduğu da bildirilmektedir. Nelerin hatalı nelerin doğru olduğu, hangi davranışların cennete hangilerinin cehenneme götüreceği çok açık biçimde Kuran'da anlatılmıştır:
◉ Kuran'da insanlar için gereken her türlü bilginin bulunduğu birçok ayette vurgulanmıştır:
... Biz Kitabı sana, herşeyin açıklayıcısı, Müslümanlara bir hidayet, bir rahmet ve bir müjde olarak indirdik. (Nahl Suresi, 89)
Böylece biz onu, Arapça bir Kur'an olarak indirdik ve onda korkulacak şeyleri türlü şekillerde açıkladık; umulur ki korkup-sakınırlar ya da onlar için düşünme oluşturur. (Taha Suresi, 113)
Andolsun, biz bu Kur'an'da, belki öğüt alıp-düşünürler diye, insanlar için her bir örnekten verdik. (Zümer Suresi, 27)
◉ Allah, Kendi koyduğu kurallar haricinde din adına hükümler icat edenleri ise şöyle uyarmaktadır:
Dillerinizin yalan yere nitelendirmesi dolayısıyla şuna helal, buna haram demeyin. Çünkü Allah'a karşı yalan uydurmuş olursunuz. Şüphesiz Allah'a karşı yalan uyduranlar kurtuluşa ermezler. (Nahl Suresi, 116)
...Allah'ın kendilerine rızık olarak verdiklerini haram kılanlar elbette hüsrana uğramışlardır. Onlar, gerçekten şaşırıp sapmışlardır ve doğru yolu bulamamışlardır. (Enam Suresi, 140)
◉ İslam'ın yaşanması son derece kolay bir din olduğunu Allah başka ayetlerinde şöyle bildirmiştir:
Allah, hiç kimseye güç yetireceğinden başkasını yüklemez... (Bakara Suresi, 286)
...Allah (ağır yükleri) sizden hafifletmek ister: (Çünkü) insan zayıf olarak yaratılmıştır. (Nisa Suresi, 28)
Allah size güçlük çıkarmak istemez, ama sizi temizlemek ve üzerinizdeki nimeti tamamlamak ister. Umulur ki şükredersiniz. (Maide Suresi, 6)
◉ Hz. Muhammed hakkındaki aşağıdaki ayette, peygamberin geliş amaçlarından birinin insanların üzerindeki ağır yükleri ve zincirleri indirmek olduğu belirtilmektedir:
Andolsun ki Allah, mü'minlere içlerinden, kendilerinden olan bir elçi göndermekle lütufta bulunmuştur. Onlara ayetlerini okuyor, onları arındırıyor ve onlara Kitabı ve hikmeti öğretiyor. Ondan önce ise onlar apaçık bir sapıklık içindeydiler. (Al-i İmran Suresi, 164)
Gerçek din ise, yukarıdaki ayetlerde de haber verildiği gibi kolaylık üzere kuruludur. Peygamber Efendimiz de pek çok hadisinde insanlara zorluk çıkartılmaması gerektiğini belirtmiştir:
Kolaylaştırınız, güçleştirmeyiniz. Müjdeleyiniz, nefret ettirmeyiniz. 27
Allah beni ruhbaniyetle görevlendirmedi. Allah yanında dinin hayırlısı kolay tevhid yoludur. 28
Dinde aşırılıktan sakınınız. Sizden öncekiler ancak bu yüzden helak oldular. 29
Altınçağ, Allah'ın emrettiği gerçek dinin eksiksiz olarak yaşanacağı bir dönem olacaktır. Din samimi Müslümanlar tarafından aslına döndürülecektir.
Biz kitabı ancak, hakkında ihtilafa düştükleri şeyi onlara açıklaman ve inanan bir kavme rahmet ve hidayet olması dışında (başka bir amaçla) indirmedik. (Nahl Suresi: 64) |
25. Kıyamet Alametleri, s. 163
26. Muhammed B. Resul El Hüseyin El Berzenci, Kıyamet Alametleri, s.186-187)
27.El-Lü'lüü Vel-Mercan, 2/296
28. Ramuz-El Ehadis, 2/498
29.Ramuz-El Ehadis, 1/176