İnsan, sadece bir kaç dakika için üzerinde yaşadığı dünyayı ve kendisine yaşam veren şeyleri dikkatlice düşündüğünde hayrete düşecektir. Devasa büyüklükte galaksiler barındıran bir boşlukta, uçsuz bucaksız büyüklükteki galaksilerden birinin içinde bulunan, yaşam için özel olarak var edilmiş bir gezegen üzerinde yaşamaktadır. Bu gezegen, yani Dünya, uçsuz bucaksız boşluğun içinde hiç durmadan dönmekte, evrendeki milyarlarca yıldızdan sadece biri olan Güneş yine aynı boşluk içinde yeryüzüne ışınlar yollamakta, bu ışınlar sayesinde Dünya ısınmakta, besin döngüsü, su döngüsü, azot döngüsü gerçekleşmekte, insan; hayvan, bitki ve mikroorganizmalarla birlikte kendisine sağlanan sayısız sebep vesilesiyle yaşayabilmektedir. Milyonlarca, milyarlarca detay bir araya getirilmiş, en güzel ve en kusursuz şekli ile insana sunulmuştur. Kimisi insanın yaşaması için gereken ihtiyaçları karşılarken, kimisi de bir güzellik, bir nimet olarak ona ikram edilmiştir. Bu detayların her biri bir sanattır, bir yaratılış harikasıdır. Bazen bu detaylar o kadar hayatidir ki, olmamaları durumunda yaşam durur, Dünya ölü bir gezegen halini alır. İnsanın ise, bunların çok büyük bir bölümünü değil yoktan var etmeye, benzerlerini bile yapmaya gücü yetmez.
Allah insana yaşamı boyunca nimetler sunar. İnsan, her an kopyalanan DNA'sı, her an aldığı nefes, her an atan kalbi, her nefeste soluduğu oksijen, her an dönen Dünya, her an hareket eden atomlar ve daha sayısız detay sayesinde yaşayabilmektedir. Çeşit çeşit yiyecekler, Dünya'ya "renk" getiren güneş ışınları, fotosentez yapan bitkiler, gökten inen su, bitkilere besin sunan mikroorganizmalar, denizler ve daha sayısız nimet bu dünyada yaşamın devamlılığına vesile olur. Dünya'nın konumu, Güneş'in, Ay'ın varlığı, bunların Dünya'ya uzaklıkları, Samanyolu galaksisi içindeki yerleri, büyüklükleri, eğimleri, yörüngeleri, içerdikleri tüm gazlar, moleküller, atomlar, insanın var olmasına uygun özel koşullarla yaratılmışlardır. İnsan, hayatta kalabilmesini sağlayacak sayısız nimetle birlikte kusursuz bir şekilde yaratıldığını düşünmelidir ve bunların tümü, kendisine önemli bir gerçeğin hatırlatıcılarındandır:
İnsanı yoktan yaratmış olan Allah'tır. Onu ve onun etrafını saran tüm güzellikleri, farkında olduğu veya olmadığı tüm nimetleri, bu nimetlerin en küçüğünü ve en büyüğünü sürekli olarak yaratan ve bunların her birinde hayranlık uyandırıcı detaylar var eden Yüce Allah'tır. Bu, Allah'ın detay sanatıdır. Allah, sonsuz aklı ile insanların kavrayamadıkları, henüz detaylarını keşfedemedikleri sistemler yaratmış, her detayın içinde Kendi Yüceliğini ve kudretini gösteren daha da ince güzellikler var etmiştir. Yoktan var eden, her şeyi dilediği gibi takdir eden ve onları her an dilediği gibi yaratmaya kadir olan Yüce Allah için kuşkusuz bu son derece kolaydır. Allah dilerse, elbette bunların tümünü giderip yok edebilir. İnsana düşen, kendisine karşılıksız sunulan bu nimetlere şükretmek, Allah'a muhtaç olduğunu bilmek ve yalnızca O'na yönelmektir.
Elinizdeki bu kitap, Allah'ın ayetlerde bildirdiği bu önemli gerçeği hatırlatmak için yazılmıştır.
Göklerde ve yerde olanların tümü Allah'ı tesbih etmiştir. O, üstün ve güçlü (aziz) olandır, hüküm ve hikmet sahibidir. Göklerin ve yerin mülkü O'nundur. Diriltir ve öldürür. O, herşeye güç yetirendir. O, Evveldir, Ahirdir, Zahirdir, Batındır. O, herşeyi bilendir. Gökleri ve yeri altı günde yaratan, sonra arşa istiva eden O'dur. Yere gireni, ondan çıkanı, gökten ineni ve ona çıkanı bilir. Her nerede iseniz, O sizinle beraberdir, Allah, yaptıklarınızı görendir. |